Mesele Enerji Meselesi Değil Mesele Hissetmek

“Sen seversin diye…” başlayan cümleler kurmaktan ve duymaktan çok hoşlanıyorum.

Sen seversin diye çayına tomurcuk attım Gizem.

Sen seversin diye unlu kurabiye yaptım Esin

Dilek, sen seversin diye kek yaptım bak.

Bunlar benim 5 çayında kuracağım cümleler. Sonra Gizem çayından bir yudum alarak “ımm harika olmuş” diyecek biliyorum Dilek’in kalbi keke atacak. Esin gülümseyecek biliyorum. Sonra başka bir zaman bir cumartesi sabahı mesela, telefonum çalabilir bilmiyorum ama hissediyorum. “Sen seversin kalabalık kahvaltı sofrasını. Hadi bize gel” diyecek birileri. Belki yolda bir tanıdıkla karşılaşacağım ve “Soğuktan burnun kızarmış. Bol tarçınlı bir salep? Sen seversin hadi” diyerek koluma girecek…

      İşte o zaman benim sıram gelmiştir. Keyiflenirim “Sen seversin diye…” başlayan cümleleri duymaktan. Böyle olacak bir cumartesi sabahı hissediyorum. Çünkü ben, her fırsatta sevdiğimi söylüyorum insanlara. Söyledikçe de duyuyorum. Bir garson kızdan, kapı komşumdan, yolda tanımadığım yaşlı birisine sadece gülümsediğim için “Sen seviyorsun selamlaşmayı…” dediklerini duyuyorum. Hep oluyor çünkü.

      Kimsenin sevgi dilini bilmiyorum. Sadece sevdiğimi hissettiriyorum. “Seni seviyorum” demenin çok yolu var. Söyleyin sevdiğinizi insanlara, yapamıyor musunuz? O zaman yolunu bulun. Hem söylemeyip de ne yapacaksınız? Yanınızda mı götüreceksiniz? Âlemsiniz.