Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mayıs '21

 
Kategori
Gelenekler
 

MEVLAM BU TAŞA BİR CAN VER

 

Yoldan geçen yolcu gardaş
Ben kimlere olam sırdaş
Kırşehir'de Hacı Bektaş
Mevla’m şu taşa bir can ver.

Yüzyıllar önce Anadolu’nun bir yerinde bir Yörük Türk Beyi sevdiği bir kızla evlenir. Yıllar geçer beyin çocuğu olmaz. Zamanla Türk boyu bu yüzden yasa boğulur!

Beyin anası bu durumdan yakınarak, “A beyimiz, yarın sen bu dünyadan göçersen soyumuza kim beylik edecek? ” der. Gün gelir Yörük Beyi e karısının çocuğu olmuyor, diye başka bir kızla evlenmek için zorlanır. Ancak Bey, karısını sevmektedir. Karısı da bu töreye razı olur, hatta Bey’e yakışacak en iyi kızı kendisi arar. Duygularını da dışa vurmaz.

Bir süre sonra düğün yapılır. Bey evlenir. Aylar sonra bir oğlu olur.  Bey’in eski karısı Songül üzüntüden dağlara çıkar! Kafası estiği gibi dere tepe gider. Bir dereden geçerken uzunca bir ak taş bulur. Bu taşı kundağa sararak taşa can vermesi için Tanrı'ya yakarır.

Söylenceye göre Tanrı, kadının dileğini yerine getirerek ak taşa can verir! Daha sonra bu olay halkın dilinde efsaneleşerek türküleşir. Buyurunuz türküye dönüş yapalım:

 

Ak taş diye belediğim
Tülbendime doladığım
Tanrıdan dilek dilediğim
Mevla’m şu taşa bir can ver.

Tarlalarda olur yaba
Savururlar gaba gaba
Merzifon'da Piri Baba
Mevla’m şu taşa bir can ver.

Yoldan geçen yolcu gardaş
Ben kimlere olam sırdaş
Kırşehir'de Hacı Bektaş
Mevla’m şu taşa bir can ver.

Bebeksiz oldum divane,
Hep ağlarım yane yane,
Konya'da ulu Mevlana,
Mevla’m şu taşa bir can ver.

Yüksekte şahin yuvası,
Alçakta Avşar ovası,
Gelsin yavrumun babası,
Emzireyim nenni nenni.

Bebek uyandı bakıyor,
Sevinci içim yakıyor,
Gözlerimden yaş akıyor,
Emzireyim nenni nenni…

 

                  *

 
Toplam blog
: 782
: 1295
Kayıt tarihi
: 18.08.08
 
 

Kırşehir Erkek İlköğretmen Okulu'nu, İzmir Buca Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünü, İstanbul Çapa M..