MHP ve HDP’nin ortak kaderi: Terörün tırmanışı, seçmenin davranışı

Bu iki parti birbirine bu kadar zıt ama millet onlara ortak bir kader biçti: Neredeyse ikisine birden “kefen” biçiyordu, şimdilik ağır bir darbeyle yetindi… Barajın kıyısına kadar yanaştırdı… Bir dahaki seçimde her iki parti de “baraj terleri” dökecek!

Dün, yüksek lisans yapan bir kız öğrenciyle kısa bir sohbetimiz oldu.

“Sağ” siyasetten yana olduğunu, 1 Kasım’da Ak Parti’ye oy verdiğini söyledi.

7 Haziran’da kime oy verdiğini sordum: “MHP’ye” dedi.

“Peki, 5 ay içindeki bu karar değişikliğinin sebebi ne?” diye sordum.

“PKK terörü” dedi… “Bunda tabii iktidarın da eli vardır” diye devam etti.

“Çok ilginç, dedim, Terörden iktidarı sorumlu tutuyorsun ama faturayı MHP’ye kesiyorsun”!

“Öyle, dedi, İktidarın haberi olmadan olmaz ama faturayı MHP’ye kestim. İktidarın mücadelesine, terörü bitireceğine güvendim”!

Biraz daha konuştuk, kafası oldukça karışık gibiydi. Konuyla nasıl bir bağ kurduysa, Adnan Kahveci, Eşref Bitlis kaza veya suikastlarından bahsetti. Vaktimiz yoktu, sohbet orada bitti.

Öğrenci kızın “seçmen davranışı” MHP’nin şok düşüşünü çok net bir biçimde açıklıyor.

Benzer şok düşüş HDP’de de var ve aynı gerekçeyle:

Terörün tırmanışı!

Demek terör tırmanınca MHP ve HDP’nin oyları düşüyor. Burada bir kader ortaklıkları var… Tabii bu ortaklık aleyhlerine olduğundan “ortak kadersizlikleri” demek daha doğru olacak!

Birbirine bu derece zıt iki partiyi terörün böylesine vurması, terör yükseldikçe oylarının düşmesi, bunlara ortak bir kader biçmesi çok “manalı” değil mi?

Bu sonuçtan; seçmenin, “siz istediğiniz kadar birbirinize zıt olun, ben sizi aynı noktada birleştiririm… Aynı sebepten ikinize birden fatura keserim”,

“Birbirinize bu kadar zıt olursanız, memleket meselelerinde bir araya gelmezseniz ikinizin de üstünü çizerim”,

“Birbirinizi dışlamayın, birbirinizi anlayın, birbirinize yaklaşın”,

“Çatışma, bölünme, ayrışma istemiyorum, barış, huzur, sükûnet istiyorum” mesajları verdiğini çıkarabilir miyiz?

Evet, bence seçmen bu iki partiye bu çağrıları yaptı… Sert bir şekilde ikaz etti!

Başta TBMM çatısı altında,

Sokakta, caddede,

Memleketin her yerinde MHP ve HDP birbirini anlamalı, hoşgörüyle yaklaşmalı,

Demokrasinin, senin gibi düşünmeyene saygı ve tahammül olduğunun bilinciyle siyaset yapmalı…

Aksi halde, her ikisinin de “yaşama talihi” yok!

Ortak talihsizliği var!