Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Temmuz '18

 
Kategori
Güncel
 

Milet-i Sadıka'nın Dönüşümü

Milet-i Sadıka'nın Dönüşümü
 

Ermeniler hakkında Osmanlı kaynaklarından çoğunda millet-i sadıka olarak bahsedilir. Tarihsel manada önemli bir geçmişe sahip bu milletle tarihsel bağlarımız, komşuluklarımız vardır. Millet olarak Hıristiyanlığı seçen Ermeniler genellikle Ortodoks kimliğe sahipken, önce papalık misyonerleri (İtalyan ve Fransızların etkisiyle) ile bir kısmı Katolik çok daha geç tarihlerde Amerika’dan veya İngiltere’den gelen misyonerlerin etkisiyle özellikle Ortodoks olanlardan bir kısmını ise Protestan olarak bölünmüşlerdir.

Ortodoks olanlar, özellikle Rumlarla geçmişten (Bizans) gelen bir rekabet içerisinde olan Ermeniler tarihte inançlara en saygılı halklardan olması icab eden Türklerle yüzyıllarca birlikte yaşadıkları gibi; önemli sayıda devlet adamı, doktor, zanaatkar yetiştirmişler ve Osmanlı’ya derin bağlılıklarından ötürü Millet-i Sadıka (sadık millet) unvanı alan tek millet olmuşlardır. Millet-i Sadıka unvanı verilen bir millet birçok imtihandan geçtikten sonra bu ünvanı kazanmış olsa gerektir. Esasında düşüncelere, inançlara saygı anlamında çağının inançlara en saygılı devleti olmasını İspanya’dan sürülen Yahudilerin de Osmanlı’ya sığınmasından pekâlâ anlaşılabilecektir. Aradan yüzlerce yıl geçtikten sonra bile inançlara saygı konusunda benzer standartlara dünyanın en modern ülkelerinde bile ulaşıldığı şüphelidir! Bir ülkenin ülke içindeki insanlarının inancına karışmaması, devlet hizmetinden ticarete kadar hemen her konuda adaletli bir davranış sergilemesinden başka insan ne isteyebilir ki? Doğrusu günümüz demokrasi standartlarını görünce bunu tasavvur edemiyoruz.

Burada asıl elbette sorulması gereken soru yedi asra kadar Osmanlı ile birlikte yaşayan ama gerçekte bin yıldır bir aradan bulunan bir milletin Türklerle mücadelesinde her iki halkın münevverleri nasıl olup da bu durumun hasıl olduğunu düşünmüşler midir? Öyle birlik ve beraberlik içindeyken bir başarı öyküsüne imza atan Türkler ve Ermeniler sadece son yüz yıldır kontrollü ve uzaktan kumandalı bir kavganın tarafları olduğunu anlamışlar mıdır?

Levon Panos Dabağyan adlı Osmanlı Ermenisi bir yazarın “Osmanlı Ermenileri” adlı eserinde bu bilinci fazlasıyla gördüm. Diğer kitaplarını da okuyarak ne demek istediğini en azından son yüz yıldır başka milletlerin kaşımaları sayesinde var olan sorunu daha da büyütüp, sorunlar artacak mı yoksa azalarak, sorunlar akıl yoluyla mı çözülecek geçmiş taraflar sağduyuyla mı çözümleyecek birlikte göreceğiz. Asıl önemli olansa “Millet-i Sadıka” nasıl oldu da böyle dönüştü onun cevabını aramamız gerekecek…

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..