Milli Mücadele'nin 100. Yılı

19 Mayıs... 1. Dünya Savaşı'ndan mağlup ayrılan, bunun sonucunda da vatanının her karış toprağı yayılmacı Batılı devletlerin işgâli altında kalan bir milletin, bütün umutlarını yitirmek üzereyken kurtuluş ve özgürlük ümidinin yeşerdiği istiklâl meşâlesinin yanışının 100. yıldönümü bugün. 

Geçip, giden bu 100 yılda Türk Milleti olarak en büyük kazancımız; modern çağın katbekat gerisinde bir anlayışa sahip, yıkık, derbeder bir saltanatın küllerinden kurulan, modern esaslara dayalı bir Türkiye Cumhuriyeti oldu hiç şüphesiz. Ve ardından gerçekleştirilen devrim ve inkılâpların her biri; modern çağın temelleri üzerine kurulan Cumhuriyet'in, bu temellerini daha da sağlam hale getiren harçlar ve yapı taşları oldu.

Cumhuriyet'imizin ilanını da içine alan bu 100 yıllık zaman diliminde, yine de az badireler atlatmadık değil. Gerek Kurtuluş Savaşı'nın kazanılması ve Cumhuriyet'in ilanından sonra yaşanan sancılı süreç, gerekse çok partili siyasi hayata geçilmesiyle birlikte daha da başgösteren siyasi ve ekonomik sorunlar, farklı ideolojik gruplar arasında patlak veren sokak ve fakülte çatışmaları, bütün bu yaşanan olaylara bir ayar çekmek, ülke siyasetine çekidüzen vermek için yapılan askerî müdahaleler, yaşı bir asıra yaklaşan Cumhuriyet'in geçmişinde en çetin sınavlar oldu.

Ama Cumhuriyet, öyle bir velinimet ki; kazanımları sayesinde millet olarak yaşanan her kriz döneminden, kayıplarla da olsa yine kendi hür irademizle çıkmasını bildik. Bugün sahip olduğumuz birçok temel sosyal hak ve hürriyet, dünyada pekçok ülkede hâlen yok. Birçok ülke de, 1923 yılında Cumhuriyet'in ilan edilmesiyle birlikte sahip olduğumuz hak ve hürriyetlere, bizden uzun yıllar sonra kavuştular. Yüzyıllar boyunca Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliği altında kalan birçok devlet; bugün hâlen birer demirperde ülkesi olarak, demokrasi ve özgürlüklerden yoksun bir vaziyette totaliter askerî rejimlerin gölgesi altında yönetiliyor. 

19 Mayıs 1919 (Pazartesi) günü Samsun'un Tütün İskelesi'ne demir atıp, 9. Ordu Müfettişi Gazi Mustafa Kemal Paşa'yı ve beraberindeki diğer paşaları Samsun'a getiren Bandırma Vapuru; işte kazanılan bütün bu hak ve özgürlüklerin işaret fişeği oldu. Ne mutlu bize; iyi ki Cumhuriyet var.