Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Şubat '10

 
Kategori
Spor
 

Milli Takımın başına tanıdık bir isim

Milli Takımın başına tanıdık bir isim
 

Milli takımın başına hala bir teknik direktör seçilememiş olması ilginç değil mi?

Beşiktaş kongresinden beklenen sonuç çıktığı için Mustafa Denizli ismi şimdilik gündemden düştü. Ancak hiç belli olmaz, Denizli sağlık sorunlarını ortaya koyarak daha önce Beşiktaş’tan ayrılmış teknik direktörler (Feldkamp, Scala) gibi lig takımı çalıştırmayı bırakabilir.

Uzak ihtimal olsa da Mustafa Denizli ve milli takım ilişkisi benim için geçen ayın önemli gündem maddelerinden biriydi.

Hazır Avrupa Kupası grup elemeleri kuraları çekilmişken gündeme bir başka ismi alarak fikir jimnastiğimize devam edelim.

Euro 2012 için grubumuzdaki rakiplerimiz Almanya, Avusturya, Belçika, Azerbaycan ve Kazakistan oldu. Kuşkusuz ağzı sütten yanmış olmanın verdiği bir tedbirli olma haliyle dilimizi ısırıyorsak da çok kolay bir grup kurası çekmiş olduğumuzu düşünüyorum. Futbol karakterimize uygun bir taktikle ve bunu oynatacak teknik adam ile normal şartlarda grubumuzu lider bitirip direkt olarak finallere bile gidebiliriz.

Futbol karakterimiz nedir?

Sanki modern futbol 4-3-3 şablonu ile oynanıyormuş (bu etki biraz da Barcelona'dan kaynaklanıyor) gibi görünse de, özellikle Beşiktaş ve Galatasaray ısrarla bu taktik kurgu ile oynuyor olsa da bu dizilişin ülkemizdeki genel futbol karakterine uymadığını düşünüyorum.

Bu nedenle, bu ve yakın taktiklerle oynamayı düşünen teknik adamlardan uzak durulmalıdır.

Peki, bize uyan model ne?

- Sağında ve solundaki oyuncular mutlak surette hücuma katkı yapacak, uzun stoprlere sahip dörtlü savunma hattı

- Göbekte biri ön libero özellikli kesici, diğeri hücumu yönlendirebilecek yerlilikte mücadele gücü yüksek oyun kurucu, sağda ve solda kanat akınları geliştirecek hareketlilikte dörtlü orta saha

- Biri santrafor özellikli diğeri onun etrafında gezinen olmak üzere ikili ileri uç

Bu şablonun daha çok 4-1-3-1-1 (ya da 4-1-4-1) şeklinde sahaya yayıldığını söyleyebiliriz.

Son yıllarda özellikle orta sahanın üçlüsü ve onun önünde oynayacak tek oyuncu alternatiflerimizde artış var. Bu oyuncuların kimler olduğunun detayına burada girmeden Şubat ayı teknik direktör adayımı açıklamak istiyorum.

Arthur Antunes Coimbra isimli, Zico “Beyaz Pele” lakaplı şu sıralar bildiğim kadarıyla bir takım çalıştırmayan hepimizin çok yakından tanıdığı Brezilyalı teknik adamdan söz etmek istiyorum.

Milli takımı çalıştıracak yerli teknik adam bulunamıyor ya da yabancı arayışının içine girilmişse ülkemizi yakından tanıyan, takip eden ve bilen bir adamın ne büyük bir avantaj sağlayacağı kuşkusuz hemen tahmin edilebilir.

Zico’nun insani ilişkilerinin de çok iyi olduğunu onunla çalışmış Fenerbahçeli futbolcuların açıklamalarından öğreniyoruz ki bu özellikle bizim futbolcumuz için çok önemli bir detaydır.

Zico zamanında Uğur Boral, Gökhan Gönül ve Semih’in futbolculuklarının zirvesine çıktığını biliyoruz.

Avrupa tecrübesinin olmadığı, stajyer teknik direktör muamelesi yaptığımız Zico’nun Fenerbahçe’yi Avrupa’da en iyi dereceye taşımış olduğu unutulmamalıdır. Zico’nun Fenerbahçe’si de hakemin bitiş düdüğü çalmadan mücadelen asla vazgeçmeyen bir karaktere sahipti.

Zico’nun futbol kamuoyunun ne dediğini dinlemesi de çok önemli özelliklerinden biriydi.

Hatalarından ders almasını biliyordu.

Fenerbahçe’ye oynattığı taktiğin de Fatih Terim tarafından kullanılmış, Euro 2008’deki yarı finale kadar uzanan yolun önemli oyun kurgusu olması dikkatle altı çizilmelidir.

Fatih Terim aynı taktik kurguyu olmadık isimleri takıma kazandıracağım dik başlılığı yüzünden Dünya Kupası grup eleme maçlarında uygulayamadı ve olmadık puanları kaybetti.

Zico, neden olmasın diyorum, ortada da başka alternatif olmadığını görüyorum.

Yok eğer Dünya Kupası Finalleri bitsin başarısız takımların teknik adamları ortaya çıksın diye düşünüyorsak çok zaman kaybedeceğimiz demektir. Çünkü grup eleme maçları hemen başlayacaktır.

Türkiye teknik direktörünü hemen seçer ve finaller öncesinde hazırlık maçları yaparsa elemeler daha hazırlıklı girecektir.

Uzay Gökerman

Gürcü lugerci Nodar Kumaritashhvili’ne saygı...

haber baslik

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..