MİLLİYET BLOG'A DAİR

Milliyet Blog’ ta  aşağı, yukarı 12 yıl oldu.

Toplam Blog sayısı: 2111

Toplam yorum: 4618

Mesaj sayısı: 223

Ortalama okuma: 824

Kayıt tarihi: 27 Haziran 2009 

Sevgili okurlarım,

Ben bu yorumlarla asla övünmüyorum. Biraz daha fazla yazmalıydım.  Bir ara sağ gözden ameliyat oldum,( 18 Kasım 2020), üç, dört ay yazı yazmadım. Okuyucularımı pek arayamadım, beni lütfen bağışlasınlar. Benim çok saygıdeğer okurlarım var, onlarla gurur duyuyorum. Hepsine ayrı ayrı saygılarımı ve de sevgilerimi sunuyorum. Adlarını yazmak isterdim, ancak bazılarını unuturum diye yazmıyorum…

Milliyet Blog’ ta neden yazıyorum? Eski Aydın Milletvekilimiz M. Kemal YILMAZ bir sözünde şöyle diyordu: Yazmak yaşamaktır,  söz uçar yazı kalır “ diye…  Bu güzel insanı   saygıyla ve rahmetle anıyorum.... Ben de bu amaçla yazıyorum, ahım, şahım bir şeyler yazmaktan çok sadece boş zamanlarımı değerlendiriyorum. İşte öyle bir şey…

Benim alanım halk edebiyatıdır, özellikle folklor, yani halk bilimi. Bu alanda öğrendiğim ve ya araştırıp bulduğum bazı bilgileri siz değerli arkadaşlarımla paylaşmak istiyorum. Bu konuda yazılan folklorik yazılara yazının son bölümünü yazı ile ilgili kaynağının belirtilmesi şarttır).Bir de sanat kültür içerikli yazılar ve şiir… Şiir benim baş tacımdır…

Şiir yazarken de kolaya kaçmıyorum…

Öncelikle bana bu fırsatı veren Sayın Milliyet Blog yöneticilerine şükran borcum vardır. Cümlesine teşekkürler.  Bu arada birçok şair ve yazar arkadaşlarla tanışma fırsatını buldum, onlardan da çok şeyler öğrendiğimi belirtmek isterim.  Bu değerli yazar ve şairlerin adlarını yazmak isterdim.  Bir kaçını yazmak isterdim ve bir kaçını yazmasam onları kırmış olacağım. Onun için adlarını yazmıyorum, beni bağışlasınlar…

Bu arada birçok değerli dostlarım da oldu.  Zaman zaman mahallelerine uğrar yazılarını keyifle okur ve öneride bulunurum. Kimi zaman da yorum da yaparım. Aslında onların ihtiyacı da yoktur. Ben de şahsen bu konuya fazla önem vermek istemiyorum.   Ancak bazı arkadaşlar var ki fazla yorum aldıklarına dair övünüyorlar. “ Ben 571 yazı yazdım,  2500 yorum aldım “ diyenler de vardır… Bence bu önemli değildir…  Hata öyle kişi bilirim altı satırlık bir yazı yazsa 40 kişiden öneri, yorum aldığını gördüm… Şimdi bu kişi yazmıyor…

Aslında fazla yorum almak bir başarının ölçüsü değildir… Hatta yorum almak için sık sık onu, bunu telefonla arayanları da duyduk… Ya hu ayıp olmuyor mu? “ Ben bir yazı yazdım, bana bir yorum yazar mısınız?” diyenleri de duyduk… Yorum da yazılsa bir değeri yoktur diyebilirim…

12 yıldır burada yazıyorum, daha önce de dediğim gibi çok saygıdeğer arkadaşlarım,  can dostlarım oldu.  Hiç birini üzmemeğe, kırmamaya çalıştım. Sadece bir arkadaşımın yazısı için öneride bulunmuştum. Çok saygı duyduğum bir bayandan sert bir fırça yedim. Meğerse araları iyi değilmiş.  Yazı yazan arkadaşımı uyardım, ben de acele ile öneride bulunmuştum, çok çok pişman oldum, o bayan arkadaştan iki kez özür diledim. Yine de özür diliyorum. Öneride bulunmamalıydım. Bundan dolayı üzgünüm.  Özür dilemekte bir erdemliliktir. O bayan aydın arkadaşım da bir daha semtime uğramadı.

Oysa vefa diye bir şey vardır… Vefa sadece İstanbul’da bir yerin adı değildir…

Aziz Milliyet blogdaşlarım,

Ben sadece bir özeleştiride bulundum. Sakın kimse bu dediklerim üzerine almasın. Daha önce de bir yazımda   söylemiştim. Milliyet Blog Akademik bir Yüksek Okul gibidir. Burada binlerce arkadaş yazı yazıyor. Yazıların kalıcı ve nitelikli olmasını diliyorum.

Başta Milliyet Blog mensupları olmak tüm yazar ve şair arkadaşlarıma selam ve sağlık dileklerimi gönderiyorum. 

     hoş ve esen kalınız  efendim...

       Abdülkadir GÜLER

       4  Nisan  2021-  Söke