Milliyet blog'da"en"ler...

İki yılı aşkın bir süredir , MB ailesi içindeyim.Bu, 99.yazım.Bir sonraki yazımda, ben de, yüze yüze "yüz"e gelenlerden oluyorum.Güzel, bilgilendirici, ufkumu genişleten yazılar okudukça burada olmaktan duyduğum gurur artıyor.

Bazen benim düşüncelerimle bire bir örtüşenler olduğu gibi, kafa yapıma aykırı yazılara da rastlıyorum.Bu son derece normal.Anormal olan, herkesin aynı şeyleri düşünmesi...Değişik bakış açılarından da, çok şey kazanabiliyor insan.Yeter ki, olumlu olumsuz her durumdan, her olgudan bir şeyleri dağarcığımıza kazandırabilelim. Çok fazla internete giremiyor, dolayısyla, yazıları düzenli takip edemiyorum. Ama okuduğumda; yazının sahibinin, ilk olarak hangi tarihte yazmaya başladığına, aldığı yorum ve okunma oranına mutlaka bakıyorum.Daha sonra da kişisel bilgilerine göz atıyorum.Dikkatimi çeken hususlardan biri, yazı sayısı ile, okunma oranının her zaman doğru orantılı olmadığı.Yani, çok yazma, çok okunma için bir etken değil.Çok yorum alanlar için de, okunma oranı, yorum sayısıyla aynı çizgide değil demem, sanırım yanlış bir tespit değil.

Bu nedenle, MB daki "en" ler için bir tarama yapılsa, nasıl sonuçlar çıkar diye, aklımda bir soru oluştu.Hepsi, kendine özgü değerler, burada yazanlar.Amacım birilerini yarıştırmak değil.Sadece, nasıl sonuçlar çıkar acaba diye bir merak...

Örneğin:

En önce kim yazdı ... En son giren kim ... En çok yazısı olan kim ... En az yazısı olan... En çok yorum alan ... En genç, En yaşlı...

En çok okunma oranı kimde... Yazmaya başladığı günden, bu güne kadar olan sürede, haftada-ayda yazdığı yazı sayısı olarak, en fazla yazan...En çok okunanlardan olmasına karşın, en fazla şimşekleri üzerine çeken,en sivri dilli...

Bu liste uzayabilir...Yazım hatası en fazla yapan...:))))))))))))

2 yıl,2ay sonunda, biraz eleştiri, biraz özeleştiri için izlenimlerimin bazılarını sizlerle paylaşmak istedim.

Burada olmaktan dolayı, duyduğum onur ve gururu yineleyerek, SELAM, SAYGI ve SEVGİLERİMİ iletiyorum, tüm MB ailesine ve okuyanlarıma...