Milliyet Blog'da yarışanlar ve manipülasyon olayı

Talihsiz Juliet Hanım’ın yazarlar listesinde birinci sırayı kapan Bay Solohan’a bir haller oldu! Mesaj üstüne mesaj çekiyor bana. Neymiş efendim? O birinci olmuş da ben de ikincilikte kalmışım. Kızdırıyor aklı sıra. Geçen gün de “ Ağabey, en çok yorum alanlarda ilk altıya girdim, sen nerelerdesin?” diye bir mesaj çekti.

Hemen ana sayfaya girdim tabii. Benim bildiğim altıncı sırada Ali Gülcü vardı. Baktım, dediği doğru. Hemen sayfalarına girip yorum sayılarını karşılaştırdım. Solohan 895, Ali Gülcü 891. Bunlar fena kapışmışlar yani. Solo’ya kızgınım ya, beni şeytan dürttü tabii. Hemen Ali’nin sayfasına girdim ve ilk yazısına bir “hoş geldin” yorumu yazdım. Ardından da diğer yazılarına 5 yorum daha yazdım. Ali hemen telefon etti tabii. “Hayrola Kaptan, iyi misin?” dedi. “Üzümünü ye bağını sorma Ali, yorumları hemen yayına al” dedim ona. Sözümü dinledi tabii…

Ali Gülcü 897 yorumla altıncı sıraya yerleşti ve bizim ortak listeden çıktı haliyle. Bir sevindim, bir sevindim sormayın. Yüreğimin yağları eridi. “Oh olsun bu Solo’ya” dedim.

Aradan iki dakika geçmeden Messenger şeyinden teşrif etti, Bay Solohan. “Ağabey ben ettim sen etme” diyor. Der tabii… İstikbali benim elimde. Kafamı kızdırırsa 10 yorum daha yazarım Ali’ye ve bütün dengeleri alt üst ederim. Ali beni Silivri’ye davet etmiş. Ünlü gazeteci Ömer Bey’le beni tanıştıracak. Akşama rakı sofrasını kuracak, beni bir güzel ağırlayacak. Bu çocuğa 10 değil 20 yorum bile yazarım ben. Menfaatlerim için yapmayacağım şey yoktur. Her neyse efendim, bizim ortak yola geldi tabii. Ben de hemen şartlarımı sıraladım:

“Talihsiz Juliet Hanım’la irtibata geçilerek sıralama değiştirilecek (Birinci ben, ikinci sen). Gerekirse paraya kıyıp rüşvet verilecek( Hemen)…

Benim her yazım yorumlanacak ve övülecek(Derhal)…

En baba yazarlar listesi yapacaksın ve beni birinci sıraya yerleştireceksin, sana gelen yorumların yarısını benim sayfama aktaracaksın ve her yazımı okuyacaksın.”

Dedim ve anında kabul etti tabii… Bir de, “Ağabey, o talihsiz değil, Bahtsız Juliet” diyerek beni düzeltti aklı sıra. Aman! Ha talihsiz, ha bahtsız! Ne fark var?

İşte bu vesileyle “ En çok yorum alanlar” kısmını bir güzel inceledim. Kerem Oğuz Bey kardeşim Celal Çelik ağabeysini bir güzel geçmiş. Bana yazdığı son yorumunda bunu kastediyormuş demek ki. Ve beni de yarışa davet ediyor. Celal Bey “Bana yorum makinesi lazım” diye bir yazı yazmasaydı biraz zor geçerdi ama neyse işte. Millet kıran kırana yarışıyor bizim haberimiz yok. Şu son duruma bakın lütfen:

FULYA: 277 yazı. 2079 yorum almış. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı (7.5)

S.ÇÜRÜK: 405 yazı. 1269 yorum. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı (3.1)

K.OĞUZ: 108 yazı. 1244 yorum. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı.(11.5)

C.ÇELİK:155 yazı. 1217 yorum. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı ( 7.8)

HOŞSEDA:: 98 yazı. 1046 yorum. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı(10.4)

SOLOHAN: 112 yazı. 904 yorum. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı (8)

A.GÜLCÜ: 225 yazı. 895 yorum. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı (3.9)

Durum böyle işte, yazarlar yarışmasa da “verileri” kıran kırana yarışıyor. Milliyet Blog’u çekici kılan da bu zaten. Şimdi kimileri çıkıp itiraz edebilirler bu sıralamaya. Ve hatta Milliyet Blog idaresi bana bir yorum yazarak, “ Çok yorum almak önemli değil Ümit Bey, önemli olan yazı başına düşen yorum ortalamasıdır” diye uyarabilir beni.

Vallahi itiraz etmem!

Bu satırların fakir yazarı da 48 yazısına 681 yorum almış. Yazı başına düşen ortalama yorum sayısı (14.1)

Kerem Oğuz kardeşim muhasebecidir. Hesabını kitabını iyi bilir. “Hodri meydan” demeden önce bu durumu göz önüne almıştır sanırım. Değerli Aydın Tiryaki Bey bir öneri sunsa idareye, “Yazı başına en çok yorum alanlar bölümü olsun” dese… Sümüklühaylazelisapanlı’yı sevindirse fana mı olur? Yarışalım ama ortada kabak gibi duran gerçekleri de göz önünde bulundurarak ahkâm keselim diyorum ben.

Şimdi bu durumda ne olur? Milliyet Blog idaresi bu duruma ne der? 814444 numaralı MB üyesi bana bir kutlama mesajı gönderir mi? Mavi Ruh Hanım, “Ben yarışmıyorum paylaşıyorum Ümit Bey” diye bir yorum yazar mı? Bay Solohan gerçekleri görür mü?

Biz bilemeyiz tabii.

Sonuçta biz istesek de istemesek de yarışıyoruz. Biz yarışmasak da “verilerimiz” yarışıyor. Bırakalım yarışsınlar. Ama adaletli yarışsınlar.

Yarışmacı arkadaşlara başarılar dilerim.

Kendim için bir şey istiyorsam da namerdim!

O kadar!

Resimle ilgili not: Resimdeki güzel hanımlar yarıştırmıyorlar elbette. Hepsi de birbirinden güzel oldukları için paylaşıyorlar kareyi. Ayrıca sanatsal bir resim ve estetik öğeler ağır basıyor.