Milliyet Blog için birkaç söz

Son zamanlarda Milliyet Blog’un yeni şekli konusunda bazı tartışmalar oldu. Milliyet Blog’un yeni şekli için eleştiri yapanlar vardır. Kimin ne dediğine beni şahsen ırgalamıyor, beğenirsiniz, beğenmezsiniz bu ayrı bir mesele. Milliyet Blog’un yeni şekli konusunda elbette benim de düşüncelerim vardı. Milliyet Blog’un daha önceki şekline alışmıştık, yazılarımızı, bize gelen yorum ve mesajları anında bulabiliyorduk, yazdıklarımı gözden kaçan sözcüklerde veya yazıda bir hata varsa kolayca düzeltebiliyorduk. Ancak bu yeni şeklinde yapılan düzenlemede biraz zorlandığımı belirtmek isterim. Her halde zamanla buna da alışırız. Böyle olmasına karşın yeniliklerden yanayım. Zaman gelir belki başka bir düzenleme daha yapılır. Bu konuda emek verenlere ve Milliyet Blog editörlerine saygılı olduğumu söylemek isterim.

Milliyet Blogla tanışmam 27 Haziran 2009 tarihinde başlar. Bugüne değin hiç bir yazım geri gönderilmedi ve reddedilmedi. Bugüne kadar  yazdığım yazıların bilançosunu sunu sunuyorum: Şiir ( 325 ),Kültür- Sanat ( 61 ), Deneme ( 30 ), Güncel ( 14 ), Etkinlikler –Festivaller ( 12 ), Edebiyat ( 222 ), Kitap ) 34 ), Anılar ( 23 ), Tarih ( 13 ), Ben bildiriyorum ( 11 )  Toplam Blog:  ( 823 ), Toplam Yorum ( 605 ), Toplam (mesaj ( 86 ) ve ortalama okuma oranı ( 457)’ dır.

Daha önce de yazmıştım. Milliyet Blog’un sayfaları herkese açıktır. Şucu, bucu demeden her görüşe saygılı olduklarını görüyorum. Kapıları sonuna kadar yazar, şairlere açıktır. Yeter ki yazdıklarımız düzgün olsun, kaliteli olsun. Bizler de yazılarımızı şiir olsun, deneme olsun veya başka bir yazı olsun “işte yazdım, buda burada bitti” dememeliyiz. Yazılarımızı acele etmeden tekrar gözden geçirmeliyiz. Bir başka okurun gözüyle yazılarımızı okumalıyız. Dinlenerek gözden geçirmeliğiz. “ İşte yazdım, burada bitti “ dememeliyiz. MB okuyucularına karşı  saygılı okumak zorundayız..

Ben şahsen kim ne derse desin Milliyet Blog’ta yazmaya devam edeceğim. Ve de yazmaya gönül rahatlığı içinde devam ediyorum. Ben sadece burada yazmıyorum sanat ve kültür dergilerimizin yanı sıra yerel ve ulusal basında da yazıyorum. Ben her şeyden önce öğretmenim. Öğretmenliğin emeklisi olmaz diyorum. Onun için yazdıklarımla bir şeyler verebiliyorsam ne mutlu bana diyorum. Onun için bu fırsatı bize veren Milliyet Blog mensuplarına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Sanatımız, kültürümüz adına onları alkışlıyorum.