Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '10

 
Kategori
Blog
 

Milliyet Blog Piddu Bahar buluşması gerçekleşti.

Milliyet Blog Piddu Bahar buluşması gerçekleşti.
 

PİDDU TOPLANTISI.24 Nisan 2010 C.tesi


Söz verdiğimiz üzere Girgin ailesi olarak, herkesten önce gelip PİDDU da yerimizi almıştık. Daha sonra sırası ile Yılmaz Çetingöz, Uçurtmalar, Mavi yelken, Sessizçığlık, Hızır Kabil, Beran Uzer ve arkadaşları, Vildan Hanım, Leylim. Esma Hanım ve oğlu Mert, Hatice Atalay, Saygıdeğer eşi ile gelen Taner Bey (Hazandagüzeldir), Zeynep Kibaroğlu, Ahmet Yılmaz, Sessizçığlık’ın, sonradan aramıza katılan avukat ve bankacı iki bayan arkadaşı; (İsimlerini aklımda tutamadığım için çok özür dilerim.)

Katılacağını söyleyen arkadaşların içinde katılmayan yoktu. Buna mukabil Sayın Ahmet Yılmaz Bey, Hatice Atalay ve Sessizçığlık’ın arkadaşlarının habersiz gelmesi bizim için güzel bir sürprizdi. Son blog yazımda da dediğim gibi, toplantıya katılan bazı arkadaşlarımız ile bloğumuz üzerinde ciddi konuların olduğuna hem fikir olduk. Ancak havanın güzel olması ve taa Antalya’dan, Bursa’dan ve İstanbul’umuzun uzak köşelerinden gelen dostlarımızı bu sorunlarla daha fazla bunaltmak istemedik. Ve günü en iyi şekilde hoş sohbet ile geçirmeye karar verdik. …

Aslına bakarsanız; “ insanlar arasındaki fikir ayrılıkları, pek çoklarının sandıkları aksine, hiç de pek derin değil. Pek çokları, diğerleri ile giriştikleri münakaşalarda, hemfikir oldukları noktaları bulmaya çalışmaz ve gereksiz yere birbirilerine karşı kırıcı olurlar. İlkin, hemfikir oldukları konulardan başlayan iki kişi, diyaloglarını, önceden tahmin edemeyecekleri bir şekilde geliştirecektir.”

Amerika Cumhurbaşkanı Woodrow Wilson: “Doğruyu bulmak için takip ettiğimiz yol, genellikle, mücadele kanımızın kızıştığı yoldur; ben, bu yolun kısa değil, uzun bir yol olduğunu söylemeye cüret ediyorum. Eğer yumruklarınızı sıkarak üzerime gelirseniz, size, benim ellerimin de sizinkiler kadar çabuk yumruk haline geleceğine söz veririm. Fakat bana, “Gel oturalım, karşılıklı konuşalım ve ayrıldığımız noktalar varsa, niye ayrıldığımızı araştıralım, ” derseniz, birbirimizden sandığımız kadar uzak olmadığımız meydana çıkacaktır. O zaman, birbirimizden ayrıldığımız noktaların az, hemfikir olduklarımızın çok olduğunu; sabır, samimiyet, birleşme arzusu bâki kaldığı müddetçe, beraberce, aynı gayeye doğru yürüyebileceğimizi anlayacağız.”

Evet, yukarıdaki söz blog yazarları için bir harita olmalı diye düşünüyorum. Ben, bütün bu tartışmaların kaynağında iletişim eksikliğinin olduğuna inanıyorum. Bizler; az da olsa istismarcı kişilerin, kendi amaçları doğrultusunda bir takım insanları kullanmaya çalıştıkları, önceki günlerde yaşanmışlıklarla sabit kılındığından, bu tecrübenin verdiği korku ve endişeyi taşımakta, galiba, haklıyız diyorum!

“Blog” kategorisi; üye arkadaşlarımızla iletişim içersinde olacağımız tek kategorimiz olduğundan, oraya gerekli özeni göstermemiz gerektiğine inanıyorum. Tabi ki bu benim şahsi görüşüm, diğer arkadaşlarımızın düşüncelerini bağlamaz. Ancak bizler, yani bu toplantılara katılan insanlar olarak, hoşsohbetin yanı sıra, öncelikle hemfikir olduğumuz konular üzerinde uzlaşırsak! Problem veya polemik yaratacak konulardan kendimizi uzak tutar ve bunlara çanak tutanlara hak etmedikleri değeri, hak etmişler gibi, verdiğimizi düşünmelerini sağlayacak yorumlar yazmazsak, MB toplantılarındaki birlikteliklerin daha güçlü olmasını sağlayabiliriz diye düşünüyorum.

Gelelim dünkü toplantıdaki analizlere.

Hemen sağımda oturan Mert, annesi Esma Kahraman sayesinde toplantılara alışık olduğundan pek heyecanlı görünmüyordu. Oldukça doğal, samimi bir portre çizdim kafamda. Gökmen Girgin ile icatları masalarımıza renk kattı:)) Güller, kurbağalar, ismi lazım olmayan böcekler... Gökmen sihirbazlık ta yapacaktı ama yanında malzemelerini getirmeyi unutmuştu:))

Uçurtmalar (Adnan Bey) uçurtması kopmuş gibi suskun, sessiz ve sakindi. Dört mevsim pidesini yerken, ne düşündüğünü çok merak ettim doğrusu.:)) Davetime koşarak geldiği için kendisine çok teşekkür ederim… Kendi yakamızda buluşmak altı köşe uçurtmalarımızı uçurtmak üzere diyorum…

Sayın Yılmaz Çetingöz henüz Milliyet blog’ta üç aylık olması :)) :)) ve benim bunu dile getirişim biraz komik olsa da. Sevgili ağabeyimin geniş hoş görüsüne ve yapıcı kişiliğine hayran oldum. Henüz oldukça yeni olması ve kolları sıvayıp hadi işe koyulalım demesi, ayrıca takdire değerdi. Kendisiyle daha çok görüşeceğimizi sanıyorum. :) Davetime icabet ettiği için çok teşekkür ederim.

Hızır Kabil Bey, hakikaten Hızır gibi yetişti ve bizleri renkli kişiliği ile renklendirdi:) Onun da en az Yılmaz Bey kadar önemli fikirleri vardı ve bunları zaman zaman dile getirdi. Sanıyorum birlikte, gerçekleşmesi güç veya zor da olsa bazı fikirleri paylaşacağız. Davetime icabet ettiği için kendisine çok teşekkür ederim.

Antalya’dan bu toplantıya katılan, Sayın Beran Uzer ve arkadaşı Vildan Hanım ile kendilerine Bursa’dan katılan Leylim; “bırakın blog’un olumsuzluklarını biz buraya sohbete geldik deyince; toplantımızın daha da renklendiğini söyleyebilirim:)) Eşim ve ben, bu üç değerli insan ile tanışmış olmaktan son derece memnun olduk. Davetimize icabet ettikleri için kendilerine çok teşekkür ederiz. İnşallah bu toplantılarda tekrar görüşmek nasip olur.

Taner Bey (Hazandagüzeldir) ve saygıdeğer eşinin aramıza katılmasından son derece memnun olduk. Güzel yazıların sahibini görmek hakikatten çok heyecan vericiydi. Hasköy’ de Haliç’e karşı çay içeceğimiz ve sohbet edeceğimiz günü sabırsızlıkla bekliyorum:)) Davetimize icabet ettikleri için kendilerine çok teşekkür ederim.

“Seslensem duyarsınız” diyen Zeynep Hanım en son gelenlerdendi:) O da her zaman ki gibi toplantıya renk verenlerden biriydi. Kendisi Ataşehir sakinlerinden biri olarak ev sahibi sayılırdı. Keşke katılım gösterenlere yolu o tarif etseydi. :)) (Bir tek Beran Hanım ”adresi kolay buldum” dedi) Zeynep Hanım’a da, davetime icabet ettiği için çok teşekkür ederim…

Mavi yelken, yolu anladığını bana yorumunda bir güzel tarif etmişti. Ancak Yeni Sahra üst geçidini, üç kez tekrar nasıl geçtiğine bir anlam veremedim. :)) Piddu’ya geldiğinde zafer kazanmış komutan edası vardı yüzünde. “Yeter artık, kaybolmaktan bıktım. Bir daha ki toplantıyı bize yakın bir yerde yapacağız sizi; Pierre Loti’ye bekliyorum” dedi ve toplantının yerini belirledi. Vallahi haklı, mesajlara ilk ve olumlu yanıt veren biri olarak onu kırmamak lazım. Sayın Mavi Yelken Girgin ailesini listene yazabilirsin. Ayrıca davetime icabet ettiğin için çok teşekkür ederim.

Sayın Helvacı arkadaşımız Esma Kahraman, İzmir den sonra, İstanbul’da da yapıcı organizasyonlara imza attığınız, yazı ve yorumlardaki olumlu kişiliğinizi de, yanınıza alarak davetimize icabet ettiğiniz için Girgin ailesi olarak size çok teşekkür ederiz. Gelişiniz suskun olmuştu ama dönüşünüz , inşallah muhteşem olmuştur...:)) Pierre Loti’de buluşmak üzere :)) İyi bayramlar...

Sayın Ahmet Yılmaz Bey, habersizce toplantımıza katılmanız bizim için sürpriz oldu. Sessizçığlık’a, şarkılarında sessizce eşlik etmeniz inanın çok hoştu:) Belki yeterince sohbet edemedik, ancak, bir daha ki toplantılarımızda bu açığı kapatacağımıza inanıyorum. Davetimize icabet ettiğiniz için çok teşekkür ederim…

Gelelim günümüze güzel sesi ile damgasını vuran sanatçımız Sessizçığlık’a; harika sesi ile bize güzel bir müzik ziyafeti vermesi, hakikatten toplantıya katılan arkadaşlarımıza güzel bir jestti. Kendisi bu toplantıya katılacağını günler öncesinden belirtmişti. Bu kararlığı ve davetimize icabet ettiği için eşim ve kendi adıma kendisine çok teşekkür ederim. Ayrıca adlarını unuttuğum ve toplantımıza sonradan katılan avukat ve bankacı olan her iki arkadaşına da, aramıza sürpriz katılımları için yine eşim ve kendi adıma çok teşekkür ederim. Kendileriyle yeterince ilgilenemediğimiz için ayrıca özür dilerim.

Benim 18 yıllık hayat ağacım, cennet kuşum, yaşama sebebim, kalbimin sahibi, uğur böceğim, antibiyotiğim… :) Misafirlerimizi karşılamada bana yardımcı olan ve desteğini esirgemeyen çocuklarımın annesi sevgili eşim, sana da çok teşekkür ederim. :))

Sevgili çocuklarım Gülden ve Gökmen’e de beni yalnız bırakmadıkları için, çok çok teşekkürler ve bol bol öpücükler. :))

İzmir’den arayan Ufuk Hanım ve onun nezdinde selam gönderen diğer arkadaşlarımıza da çok teşekkür ederim. ( Bu arada B.Gelinciğin selamını da, tüm arkadaşlara ilettim duyurulur:) )

Bu arada Ömer Gazezoğlu ağabeyime bizlere gösterdikleri anlayış ve misafirperverlikten dolayı teşekkür ederim. “Piddu” umarız tüm eksikliklerini bitirdiğinde, karşımıza bölgenin ihtiyacını karşılayacak, temiz nezih bir ortam sağlayacağı gibi, toplu ihtiyaçlara da cevap verecek bir müessese olacaktır..

Aşçısından garsonuna, tüm çalışanlarına, MB arkadaşlarım adına çok teşekkür ederim. Bloğumuzdan katılmak isteyipte katılamayan arkadaşlarımızın, Ümit Culduz, vakayinüvis, Arif Öğütçü, Ahmet Balcı, Nejat Gürçiftçi, Pirmete, Hasan Basri Özgen, Mustafa Tayfun, Kaliteli yaşam, mamut (Celal ağabey) , Celal çelik ve diğer dostlarımızın da kalplerinin bizimle attığını hissettim. Kendilerine de çok teşekkür ederim!!!

 
Toplam blog
: 438
: 826
Kayıt tarihi
: 07.01.07
 
 

Milliyet Blog'a hangi vesile ile kayıt olduğumu doğrusu hatırlamıyorum!  Bende birçoğunuz gibi ya..