Milliyet Satılınca Biz de Satıldık mı?

Bildiğiniz gibi Doğan Gazetecilik A.Ş. Milliyet ve Vatan gazetelerini ve onların İnternet alan adlarını –ve isim haklarını– Demirören ve Karacan Grubu’nun ortak girişim şirketi DK Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş’ye sattı(1).

Haberi okur okumaz aklıma artık çoğunuza bıkkınlık veren espri geldi. Hani Birinci Dünya Savaşında Almanlar yenildiği için biz de yenilmiş sayıldık diye anlatırlardı ya.. İşte "Milliyet satılınca biz de satılmış olduk mu" diye sormadan edemedim kendime. (Ne yapayım Şinasi bugünlerde iyi espri yapamıyorum, idare ediver gitsin)

Her ne kadar Milliyet Blog Milliyet gazetesinden ve milliyet.com.tr’den ayrı bir platform denilse de netice de isim hakkından dolayı Milliyet ailesinin içinde sayılıyor. Direkt bir bağlantı yok denilse de dolaylı yoldan organik bir bağ söz konusu. Zaten bazı blog yazarlarının Milliyet’in İnternet sitesinde köşe yazarı olması da bunu doğrular nitelikte.

İşte böyle bir durumda Milliyet Blog da –muhtemelen– aynı gruba satılmış oldu. Bu platformu alan grubun blog dünyasına bakışını bilmiyoruz. Aslına bakarsanız DK Gazeteciliğin yayın politikasını da bilmiyoruz. Dolayısıyla önümüzü göremiyoruz desek yalan söylemiş olmayız galiba.

Platformun uzun zamandır yenileneceği fısıldandı durdu. Ancak yenilenme olmadığı gibi eski heyecanı, eski hareketliliği ve bence eski sıcaklığı da pek kalmadı gibi. Hem yazılan blog sayısı azaldı hem de okunma sayıları. Yorumlar kişiden kişiye farklılık arzetse de genel anlamda azaldı denilebilir. Tüm bunlara ilişkin istatistiksel bir veriye sahip değilim. Tamamen şahsi gözlemimden çıkardığım sonuçtur bu durum. Yanılıyor da olabilirim.

Öyle bile olsa yeni sahibin blog dünyasına bakışını bilmediğimizden önümüzü görmemiz de pek olası değil. Bakarsınız kapıya kilit vururlar, bakarsınız bambaşka ve capcanlı bir blog dünyası meydana getirirler. Hepsini zamanla göreceğiz.

Kişisel fikrimi soracak olursanız blog yapılanmaları artarak ve gelişerek daha çok ses getirmeye aday iken MB bundan beri duramaz/durmamalı. Günümüzde hızla değişen/gelişen iletişim araçları bir çok yeniliğin ister istemez medya dünyasına da girmesine vesile oldu. İnternet baş döndüren bir hızla gelişirken medya organları buna kayıtsız kalamazdı.

Ne ki bir çok grup İnternet haberciliği üzerinde yoğunlaştı. Blog tarzı yapılanmalar önceden de vardı, yenileri de eklenmeye başladı. Ancak Milliyet Blog kadar kapsamlı, kategorik ve geniş katılımlı bir platform henüz oluşmuş değil. MB bu anlamda hepsinden bir adım önde.

Lakin son zamanlardaki durağanlık açıkçası pek hayra alamet gibi görünmemişti bizlere. Sevgili Süleyman Ekim bu konu üzerinde bir çok blog yazdı hatta :)

Milliyet Blog üzerindeki ölü toprağını bir an önce atarak yepyeni yüzüyle blog dünyasına bir canlılık getirmeli ve bu sektörde evvelce olduğu gibi bundan sonra da bir adım önde olmalıdır.

Muhtaç olduğu kudret sayfalarındaki yazarlarda saklıdır :)

Sevgi, hürmet ve muhabbetle..

Murat HACIOĞLU

İstanbul / 20 Nisan 2011

Twitter.com/murathacioglu

murathacioglu.com

(1) http://ekonomi.milliyet.com.tr/dogan-gazetecilik-ten-satis-aciklamasi/ekonomi/ekonomidetay/20.04.2011/1380281/default.htm