Milyonların konuştuğu kitap "The Secret" (sır)

Kitabın arkasını okuduğunuzda büyük vaatler sizi etkileyecek ve hemen kitabı satın alacaksınız. Kim istemez ki, mutlu, başarılı, sağlıklı, zengin olmayı... Bir umut başlıyorsunuz okumaya.

Kuantum fiziğinden bolca alıntıların olduğu kitapta hayatın büyük sırrının çekim yasası olduğu söyleniyor. Tarihten çok sayıda örnek verip Edison, Beethovan, Picasso, Eflatun, Goethe gibi ismi ölümsüzleşen kişilerin 'sır' rı bildiklerini anlatıyor.
Düşüncelerin manyetik ve frekanslarının olduğunu, aklımızdan geçirdiğimiz düşüncelerin evrene yollanarak aynı frekansta bulunanları manyetik güçlerin etkisiyle kendimize doğru çektiğimizi anlatıyor. Yani basitleştirirsek, iyi düşünürsek iyi, kötü düşünürsek kötü şeyler gelir başımıza.

Bu 'sır' rı kullanabilmek için ilk önce, ne istediğimizi netleştirmemiz gerekiyormuş. Tamam bunu herkes yapabilir sanırım. Sonra ise, istediğimiz bu şeyi şimdiden elde etmiş gibi düşünerek öyleymiş gibi davranmamız gerekiyormuş. İşte bu mış gibi yaşamayı becermek biraz zor. En son olarak, istediğimizi elde etmek için dileğimiz gerçekleştiğinde hissedeceklerimizi hissetmelimiymişiz. Bunu yapabilmek ise çoook zor.

Aslına bakarsanız bu kitap an'ı yaşamayı, net-planlı olmayı, geçmişe takılı kalmamayı, pozitif olmayı ve pozitif ortamlar yaratmamız gerektiğini anlatıyor. En çok üzerinde durduğu konulardan biri de şükretmek. Şükretmeden, elindekinin kıymetini bilmeden, isteklerinin(dileklerinin) gerçekleşmeyeceği anlatılıyor. Çok da mantıklı tabii ki! Bilmemize rağmen gözden kaçırdığımız, gündelik yaşama kapılıp gittiğimizde unuttuğumuz minnet duygusunu oldukça çarpıcı örneklerle, hikayelerle açıklıyor.

Bana çok ilginç gelen bir bilgi vardı. Çekim yasası isteklerimizin içeriği ile değil, frekanslarla ilgileniyormuş. Yani, 'Çok borcum var.' diye düşündüğümüzde borcumuzun artması çok olasıymış. İlginç öyle değil mi?

Kitaptan yararlanabileceğiniz çok sayıda bilgi var. Bazıları ütopik geliyor, bazıları ise mantıklı. İşte benim kendimce çıkardığım bazı notlar:

1)İyi düşün, senin olsun.

2)Kendini anla, sev, seni neyin mutlu ettiğini bul. Kendine, başkalarının sana nasıl davranmasını istiyorsan öyle davran. (Acımasız olma.)

3)Mutluluk, neşe ve sevgiyle tüm dileklerin gerçekleşir.

4)Yakınmak yerine, takdir etmeye odaklan.

5)Bir şeylere karşı olmak yerine, bir şeylerin yanında ol. Artık 'savaş'a karşı değilim, 'barış'tan yanayım.

Ve son sözü kitaptan bir alıntı yaparak bitiriyorum:

''Yapabileceğini de düşünsen, yapamayacağını da düşünsen; her iki durumda da sen haklısın.''

İyi okumalar, pozitif yaşamlar...