Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ocak '10

 
Kategori
Mimarlık
 

Mimarlar odası Muğla şubesi tarihi Muğla Evi'nde...

Mimarlar odası Muğla şubesi tarihi Muğla Evi'nde...
 

Açılış konuşmasında Y. Mimar Oktay EKİNCİ


İzlenimler, Gizemli Bir Söyleşi, Nabide Kılınç.

Önceki günde Muğla’da anlamlı bir açılış gerçekleştirildi. .

Mimarlar Odası Muğla Şubesi Sit alanı içindeki 110 yıllık binayı satın alarak, restore ettirdi ve hizmet binası olarak açtı.

Şeyh mahallesindeki “Terzibaşıoğlu evi” . Terzibaşıoğlu ismi Muğla’nın kendine özgün temsilcisidir. Örneğin Seyfi Terzibaşıoğlu önceki yıllarda milletvekili olarak gerek Muğla’daki konuşmalarında, gerekse ülkenin değişik yerlerinde hep Muğla’yı tanıtan ve Muğla’nın özgün dokusunu anlatan bir isim olarak iz bırakmıştır. Örneğin arabasında her yerde Muğla’ya özgü kitaplar, CD ler taşıdığını söylerdi.

Geçtiğimiz günde " Yerkesik Kütüphanesi"ni telefonla arayan İstanbul Boğaziçi Üniversitesi öğretim görevlisi Yücel Terzibaşıoğlu “ben de Muğlalıyım” diye söz ederken, Kütüphane dostluğu gösterdi. Kitap yollamış, Yücel Terzibaşıoğlu.

Mimarlar Odası Muğla Şubesi’nin anlamlı çalışmaları eski tarihlere rastlar.

Mimarlar Odası’nın açılışında, Muğla’nın mimari dokusunu ve tarihini veren açılış konuşmalarının heyecanını yaşamak olanağını o gün bulamadım. Yerkesik’ten kalkıp gidemedim.

Ancak çıkan haberlerini okurken, aynı duygu ve düşüncelerle, bu açılışı yaşadım. Gazeteden okudum Seyfi Terzibaşıoğlu, yine bu anlamlı konuşmasını, duygularını yaşatmış izleyenlere.

7 yaşına kadar kaldığı bu evin "Muğla Mimarlar Odası " tarafından mimari doku ve çalışmalar içersinde ebediyen açık kalacağı duygularından dolayı mutluluk duyduğundan, söz etmiş.

Muğla’nın mimari yapısının ele alındığı yıllarda Erman Şahin, Oktay Ekinci, Mimarlar Odası ve bu evleri yaşamının birer parçası haline getiren Muğlalılar hep birlikte olmuşlar, el ele vermişler, Muğla’da bu yaşamı korumuşlardır. Tarihi Kentler Birliği'nin ve Dünyanın gündemine taşımışlardır.

Bu heyecanların hepsi birer zincirin halkaları ...

Biraz Muğla Mimarlar Odası’nın eskiden bu yana tarihe ve insana gösterdiği saygıyı ve güzelliği verelim neler yapmışlar? Korumacılık çalışmaları nasıl arı gibi sürmüş? Eski tarihlerde gezelim. Kent Muğla halkıyla korundu. Peki nasıl gelişmelerle var oldu görelim:

1988 yıllara bakılacak olursa, Muğla Mimarlar Odası neredeydi? Çalışıyor muydu? Faaliyetleri aktif ve geleceğe yönelik miydi?

Pek çok soruya “evet” denmektedir, Muğla’da.

Mimarlar Odası Muğla Şubesi o zaman “ışık mağazası”nın yanından girersiniz şimdi yine kreş midir bilmem orası?

Geçerken oraya bakmamışım. Merdivenlerden inip geniş kapalı bir bahçeye girersiniz , ağaçları vardır. İçinde bir yapı, kapalı sofa. Özel bir tarihi yapı, yine burası.

O mekanın, bahçenin içinde kendinizi mutlu eden pek çok özgün faaliyet ve sohbet bulursunuz. Muğla Mimarlar Odası o dönemde orada, hizmet vermekteydi.

Bahçesi lokal ve işletme. Tarihi mekanın içinde ise Mimarlar Odası çalışmaları gerçekleştirilirdi. Mimarlar Odası’nda devamlı bulunan kişi de Hayriye Özsoy’dur.

Mimarlar Odası yönetiminde Mimar Zehra Ekinci gerek mimari projeyle, gerekse oda çalışmaları ile Muğla'ya katkıda bulunmaktadır,

O dönemde Muğla ‘da korumacılık çalışmaları hızla devam etmektedir. Bu yönde halkı özendirecek Muğla mimarisiyle "barışık ve huzurlu" yaşayacak tüm faaliyetlere imza atılmaktadır. Koruma bilinci geliştirilmektedir.

Örneğin “Evini En İyi Koruyan”a ödül başlatılmıştır.

Böylelikle yılın belirli günlerinde seçilen evlere ödül ve plaket çakılmakta ve verilmektedir. İlk ev galiba “Hafize Kaşıkara” teyzenin evidir. O evde davullar zurnalar çalınmış, tören yapılmıştır. Tüm mahalle mimari bayram sevincini yaşamaktadır.

Daha birçok ev bu şekilde seçilerek, gerek ev sahipleri , gerekse Mimarlar Odası ve Belediye el ele vermiş Muğla halkının “yazın yanmadan kışın donmadan “ o yaşamın huzurunu veren kuzulu kapılarının ardındaki evlerinde kültürel mirası korumaya teşvik edilmiştir. Muğla tam bir kültür ve mimari mirasın kentidir. Gelecek kuşaklara aktarılacak çalışmaları kucaklamaktadır...

Daha sonra bu evler daha iyi korunmaya başladı, insanlar evinin bakımını yaptırarak Muğla mirasına katkıda bulundular.

Mekanlar insanların parçalarıdır.

Muğla artık "geçmişten geleceğe kültürel mirası "ile yaşamaktadır. "Yaşayan bir kentin" adıdır Muğla.

Bununla ilgili tüm mimarlık çalışmalarını bir kitabında da adlandıran “Y. Mimar Oktay Ekinci” ve sonra restoratör “Y Mimar Ertuğrul Aladağ”” Yaşayan Muğla” kitabıyla da yaşayan Muğla’ya tanıklık etmişlerdir.

Saburhane’de Oktay Ekinci’nin, İlhan Selçuk ağabeylerin evleri de bulunmaktadır. Önemli adımlardır. Sonraki yıllarda İlhan Selçuk ağabeyim Muğla’daki evini Eczacılar Odası'na vermiştir. Çok şirin bir Muğla evi ve hayatı ile onların hatıralarını hissettirmektedir. Rahmetli Handan abla (Selçuk) yazın gelir o evde bir süre kalırdı, çarşıya çıkar dolaşırdı.

Oktay Ekinci’lerin evi ise, bir kayanın üzerine oturmakta olan sağlam ve görkemli bir yapıdır. Restore edilerek Muğla’ya kazandırılmıştır.. Geniş bir bahçesi vardır, katlı ve müştemilatı .

Çok sayıda insan Muğla mimarisine saygılı bir yaşamla buluşmuş evler tam bir mimarlık örneği kent haline gelmiştir.

Festivallere taşınmıştır bu programlar.

Daha sonraki yıllarda aynı heyecanı Muğla Mimarlar Odası Başkanı mimar Rukiye Uslu arkadaşım yürütmüştür..

Muğla sokakları sizi dinlendirir. Saburhane’ye çıkarsınız. Yürüyün ve gidin... Gide gide evleri bulursunuz yaşamın ta kendisini. Sokaklarında yaşamın huzurunu. Saburhane meydanında kahvelerde sıcak bir çay içer dinlenirsiniz... Mimar Sinan’ın heykeli karşılar, sizi.

Mimarlar Odası Muğla’ya yakışır çok şey yaptı, çok şey kazandırdı. Öncülük etti.

Gerek Muğla’da gerekse ülkede, Muğla; "Mimarisiyle ve öyküleriyle" yaşıyor... "Hayat " denen avluya açılan "kuzulu kapıları" ile. Bu evlerin içinde yaşanan hayat. Acıları, sevinçleri, düğünleri ile... Muğla’ya özgü yaşam ile. Bulgur kaynatarak, güzün tarhana hazırlayarak, biber dizilerinin kurutulduğu, o önü açık sofalarda. Cumbalı evler....

Şimdi de Seyfi Terzibaşıoğlu’ndan alınan ev Muğla mimarisinin içinde Mimarlar Odası. O görkemli yapının içinde yine geleceğe görkemli bir kent bırakmanın çabasıyla.

Açılışı sağlayan ve emek veren, Mimarlar Odası Muğla Şubesi'nin anlamlı duruşunu kazandıran herkesi tek tek kutluyorum ...

Hayırlı uğurlu olsun...

Yazım Yatağan Demeç Gazetesi internet yayınından Yazarlar bölümünden okunabilir. www.demecgazetesi.com

Veya Muğla Devrim Gazetesi internet adresi www.devrimgazetesi.com

Not:(Aşağıdaki fotoğraflar Muğla Devrim Gazetesi çalışanı gazeteci Süleyman Akbulut'tan alınmıştır, teşekkürler.)

 
Toplam blog
: 642
: 524
Kayıt tarihi
: 19.07.08
 
 

Muğla'nın YERKESİK  beldesinde dünyaya gelmişim.  Yöremin o solunacak havasını, coğrafyasını çok ..