Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Aralık '09

 
Kategori
Öykü
 

Minik peri ve serçesi

Minik peri ve serçesi
 

DİZAYN MONTAJ : GÖKHAN CENKER


Sapsarı saçları vardı yaprak misali Çınar Baba'nın.
Rüzgarla dans eder gibi salınırdı.
Esen o tatlı meltem esintisi
Serçeye melodi gibi gelirdi.
Dağlar, taşlar, kertenkeleler
Hepsi bir ağızdan serçeyi gülümsetmeye çalışırlardı.
Bilirlerdi ki o gülümseyince şen şakrak
Şakıyıverirdi.
Koca çınar aşka gelir,
Mahzun yüzünü eğerek serçesine bakardı.
Kemanıyla serçesine nağmeler, notalar serpiştirirdi,
Sırf serçesinin o cıvıltısını duymak için.

Dağlar, bulutlara aşkindan ağlar olmuş,
Bir gün ona dokunmak
Saniyelik bile olsa onun sıcaklığını
Hissetmekmiş tek hedefi..
Her gece, güneşin doğusuyla feryat yakmaya baslar,
Ona seslenişi her yeri sallar,
İçindeki sevda ateşi gün geçtikce büyür
Bazense patlarmış..
Biz insanlar bunlara doğa desek te;
Milyonlarca yıldır bir aşk hikayesi
Sürüp gidermiş..

Bulutlar, her gün tüm zerafetiyle salarmış eteklerini,
Bilmezmiş dağların ona sevdalı olduğunu
Onun için her gün ağlayıp, özlemler çektiğini..
Onu unut demiş bir gün bir kara ağaç
Kavuşamazsın hiçbir zaman, birleşemezsin
O kadar yükseğe ulaşamazsın..
Ve bir gün eğmiş boynunu aşık dağ
Yaşlanmışta iyice..
Son kez bağırmış umutsuzca bulutlara
Seni Seviyorum.... seni seviyorum..
Susmuş..

Yıllar geçmiş artık, çökmüş yaşlı dağ,
ölümü ister olmuş çoğu zaman
Onsuz yaşamaktansa, yok olmakmış
Her gece dilediği tek dua..
Soğuk bir şubat sabahı
Bulutların arasından bir peri düşmüş
Dağın eteklerine..
O kadar güzelmiş ki
Yaşlı dağ etkilenmiş ve sormuş:
"Sen kimsin" diye,
Konuşmamış rüzgar saçlı peri,
Gülümsemiş ve ellerini dağın kalbine yaslayıp
"Bende Seni Seviyorum" demiş.

Yaşlı dağ, gözyaşlarını tutamamış bir an
Sarılmakmış tek istediği sevdalısına
Onu öpmek, saçlarını koklamak..
Tüm sevinci ve heyecanı bir anda yok olmuş,
Onun bir eli yoktu perisini sarsın
Bir başı yoktu ki dizine yatsın
Sadece bir kalbi vardı kimsenin bilmediği
Derinliğinde gizli..

Rüzgar Saçlı Peri, inmiş dağın eteklerinden kalbine
Yaşlı dağın, ağlamaları yeri göğü sarsıp
İçindeki ates her yeri yakmaktaymış.
Rüzgar Saçlı Peri, buldu dağın kalbini.
Ve bir bıçakla yardi kendi yüreğini,
Kalbini çıkartıp ikiye boldu,
Yarısını dağın sonu belirsiz karanlık uçurumuna bıraktı,
Sonra yere yığıldı güzel peri, ölüyordu..
Ama mutluydu..
Belki de o da sevmekteydi milyonlarca yıldır onu..
Koca dağın karanlığından bir serçe uçarak kondu perinin dudaklarına
Onun hareketsiz vücudunu yerde gördü,
Ve ağlamaya başladı, hıçkırarak..
Milyonlarca yılın özlem şarkısını söyleyip
Arada bir durup ona bakmaktaydı..
Serçenin gözyaşları, tekrar hayata getirdi periyi
Bir ödüldü bu yılların hasretine karşılık..
Peri, önce şaşırdı sonra ise serçeyi eline alıp
Bir öpücük kondurdu
Ağlamaktan kurumuş gagasına..
Dağ bir anda yerle bir oldu,
Bulutlar kayboldu..
Gecenin karanlığı, şimşeklerle gündüze dönüştü.
En parlak yıldızlar adlarını yazdı o gün gökyüzüne

Minik Peri
ve
Serçesi diye . . .

Bu güzel paylaşım için; Ayperi'ye teşekkürler. . .

Not : (İLK 12 SATIR BANA AİTTİR. uMARIM DEVAMINA UYUM SAĞLAYABİLMİŞİMDİR. )

SEVGİLERİMLE. . .

 
Toplam blog
: 749
: 1983
Kayıt tarihi
: 11.10.07
 
 

Yazmanın hayatın akışının bir parçası olduğu kanısındayım. 6 Mayıs 1982'de doğdum ve İstanbul Kar..