Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ocak '07

 
Kategori
Gelenekler
 

Misafirliğin de bir adabı var mıdır ?

Misafirliğin de bir adabı var mıdır ?
 

Misafirlik kavramı bize yabancı bir kavram değil. En fakir aile yaşamından, en modern ve en lüx ve zenginlik içinde yaşayan ailelere kadar, her sınıf ve toplumda misafirlik kavramı vardır. Özellikle bizim toplumumuzda eski bir gelenektir ve geleneklerimizin en derininde vardır. Orta Asya’dan gelen atalarımızdan miras kalmıştır bize. Bizim toplumumuzda, diğer toplumlardan ve milletlerden çok daha fazla ve farkındalık yaratan türden bir misafirlik anlayışımız vardır. Belki de bu yüzden biz Türkler için çok ''misafirperver'' derler.

Misafir kelimesi dilimize, benliğimize , kültürümüze öyle yerleşmiştir ki, bununla ilgili olarak özdeyişlerimiz, atasözlerimiz bile vardır.

* Kim gelirse gelsin, misafir başımız üstüne denir.

* Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer derler

* Misafirin hakkı üç gündür derler,

Gerçekten bu lafı neden söylerler ? Misafir’in hakkı üçtür derken, üç defa misafirliğe gelebilir mi demektir bu, üç defa yanlış yapabilir mi demektir? Yoksa, misafirlik üç saat, üç gün gibi kısa bir zman diliminde olmalıdır mı demek istenmiştir ?

Bence biraz öyle !. . . Hatta ''misafirliğin kısası makbuldür'' de denir Türkçe’mizde. Bu bir kural haline bile getirilmiştir. Ama bu kuralı (duruma ve misafire göre) üç saate kadar indirmek sizin elinizde. Yemekli misafirliklerin gece yarılarına kadar sürdüğü, birkaç saatliğine uğranılıp yatıya kalındığı ve hatta pijama partilerinin düzenlendiği, bunu biraz uzatıp, bütün hafta sonunu sizde geçirmeyi alışkanlık haline getiren arkadaşlarınız varsa, her güzel şeyin sonu olduğu gibi misafirliğin de bir sonu olduğunu onlara hatırlatmanız gerekebilir. Internet’ten derlediğim ve bu gibi durumlar için işinize yarayabilecek birkaç ipucu:

- "Ooo, zaman su gibi akıp geçmiş, bu kadar geç olduğunun farkına varmamıştım. Ben seni tutmayayım, dinlenmen gerek değil mi? "

-"Seninle vakit geçirmek gerçekten harikaydı. Otobüs tarifesi mi dedin, hemen bakalım? Durağa kadar sana eşlik etmemi ister misin? "

-"Daha az zamanın olduğunda yine gel!"

Uzun süreli konaklama taleplerini de şu cümleciklerle savuşturabilirsiniz:

- "15 gün mü? Bizde mi kalmayı planlıyordun? Keşke daha önceden haber verseydin, gelecek hafta benim için pek uygun bir zaman değil!"

- "Cuma akşamına kadar kendini evindeymiş gibi hisset, zaten daha sonra Almanya'dan ev sahibinin oğlu gelecekmiş! Evi tahliye edeceğim. "

-"Ne iyi ettin de geldin, taşınmama da yardım edersin! Vaz mı geçtin? Koray'larda mı kalacaksın? Niye ki? "

Baktınız arkadaş eve yerleşmeye kararlı, onca laf ettiniz, anlamamazlıktan geliyor, sıra şu taktikleri uygulamaya gelmiş demektir:

- Evinizdeki divan, çek-yat gibi rahat mobilyaları, yastıkları ortadan kaldırın, çok isterse yerde yatabilir.

- Yatağının altına taş koymak, ya da sabahın beşinde mutfaktaki tencereleri tangırdatmak da iyi bir çözüm olabilir.

- Buzdolabınızın tamtakır olduğundan emin olun.

- Ona, kapı anahtarının zaman zaman takıldığını söyleyin ve o evden çıkar çıkmaz kilidi değiştirin.

Hayırlı misafirler ve hoş misafirlikler, gülümseyen yüzler dilerim. . .

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..