Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Nisan '07

 
Kategori
Mizah
 

Mısdıva' ya son teklif

Sayın kıymetli gonşum Mısdıva

Duyuşuma göre, daşlı tarlanın büküşündeki fidanlığa gözünü dikmişsin. Yav gardaşım, sen bu köyün başına virilmiş en böyük cezasın. Gurban olduğum Rabbime ne hata işlediysek, seni bizim başımıza töretti. Anan olacak o duzsuza on defa didik ki, gel Kerziban şu melaneti everelim. Her türlü düğün mesariflerini de biz yapalım, mühim diil. Yeter ki, bu namıssız köye dönsün. Amma bizi dinnemedi anan, şimdi de iki gözü iki çişme bizden medet bekliyor. Ben köy mıkdarı Üsüyün emmin olarak, sana son cüvabımı yazıyom evladım. Köye o elin gavurlarını dutup-dutup nirden getiriyon ula sen? Geçen günü, Topalın Bekir çift sürerken iki dene capon cızık gözlü adam gelmiş, Bekir'e seni sormuşlar. Oğlum, gara gözlü Mısdıva'm! Etme bu durumları yavrım, biz İç Anadolu bölgesinde 150-200 rakımlı bir depede, gendi halınca yuvallanıp giden milayim bir köyüz. Bu gavır gısmını bize musallat itme namıssız, sende utanma-arlanma galmamış, biz annadık bunu. Hetertet mi, himtercet mi neyise bir yir varımış. Oralara düvamlı mekdup atıp, bizim köynen ilgili dembil-dümbül yalanlar uyduruyormuşsun. Bunu okuyan gavır gısmı da, soluğu köyde alıyor. Lan oğlum, sen gafayı gaçırdıysan söyle hocuya götürek. Güya, bizim köye fezadan eciş-bücüşler iniyormuş. Allah deli gözün kör ossun senin emi fikirsiz Mısdıva? Ne eciş-bücüşü lan? Gosgoca köyden bir Allahın gulu görmüyor da, sen mi görüyon o datsızları? Yav bizim köye Dünya'daki ilazım adamlar heç uğramıyor da, yokardakiler mi merak edecekler duzsuz geçii!

Bak Mısdıva, keleş oğlum. Sen akıllı, uslu bir bebeyidin. Buban ırahmatlık aniden mafaat idincik, böyle bi taaf oldun. Gel köye, okuduğun okulu bırak getsin. Öteki sene git, mihim diil. Yokarı Çetrefil Köyünde deriin bir hoca var, gel seni ona götürüyüm. Bu senin halin hal değel guzum, hoca gözel mısga yazar, bir-iki aydan guzu gibi akıllanın vallaha bak. Ondan sonra da, köyden kimin gızını isdiyorsan toplaşıp isdemiye giderik. Keleeşce bir düğün yaparık, efendi gibi oturun oğlum. Gettiğin yollar yol değel senin, bak bu sana son cüvabımız. Bi daha, şoruya-buruya mekdup atıp, fidanlıkda yokardan eciş-bücüşler var diyerek ahaliyi başımıza toplarsan, vallaha bi daha bu köye giremen bilmiş ol! Ayrıyeten, eğer köye faydam ossun diyorsan, müzumsuz işler peşinde gopacağına, köyün girişine " OFİS ÇİFTÇİNİN KARA GÜN DOSTUDUR " yazdırmak isdiyok. Amma gocaman olacak, bunu kim yazıyorusa ara, dut getir. Melanet aklın birez faideli neticelere çalışsın.

Şimcilik sana diyeceklerim buncacık. Hadi yavrım, köycek sana hayilli taksil hayatı temenni idiyok, akıllanacaan günü ipinen çekiyok doğmaz olasıca seni. Anan Kerziban, böyük yengen Merzuka, abiyin Mesut ve bilimum akraba talukatının aşırı selamları var, yazmazsam mebal altında galırım. Yoksa, selam virilecek bir adam değelsin sen guru erik gılıklı gara davşan. Hadi, keleş gözlerinden incitmeden öperik.

Mıkdar: Üsüyün GÜÇYİTMEZ

 
Toplam blog
: 95
: 736
Kayıt tarihi
: 08.03.07
 
 

Emekli öğretmenim, 52 yıllık hayatımdan amatör mizah, bağlama, sürrealist resimler, yitikler, sev..