Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Temmuz '13

 
Kategori
Dünya
 

Mısır, Türkiye, Ortadoğu, ABD, Ilımlı İslam, demokrasi

Mısır, Türkiye, Ortadoğu, ABD, Ilımlı İslam, demokrasi
 

wsj


 ABD hükümet sözcüsü Jay Carney, Mısır’da gerçekleştirilen askeri müdahaleye ABD’nin neden darbe demediği sorusuna, “ Bu, karmaşık bir durum, böyle bir karara varmada gereksiz bir şekilde çabucak hareket etmemiz çıkarlarımıza uygun değil. Çünkü amaçlarımıza ulaşmak için dikkatli olmak zorundayız. Amacımız, Mısır halkının demokrasiye kolayca ulaşmasına yardımcı olmak ve ulusal güvenlik çıkarlarımızı korumaktır.” şeklinde cevap verdi.

Bu açıklamaya şaşıranlar oldu. “ABD’nin itirafı” diye başlık attılar. Oysa dış politika dengeler üstüne kurulu. Ülkeyi yönetenler ülkesinin çıkarlarını düşünmek zorunda.

Türkiye, yeni Mısır yönetimine açıktan tavır aldı. Mısır’da askeri darbe olduğunu, bunun kabul edilmesi gerektiğini savunarak dünyayı yeni Mısır yönetimi hakkında harekete çağırdı ayrıca bu konuda diplomatik girişimlerde bulunduğu iç ve dış basında yer aldı.

Mısır’la Türkiye, Ortadoğu’nun geleceği için ABD tarafından iki önemli müttefik olarak görülüyordu. Mursi ile ABD’nin Ortadoğu hesapları örtüşmedi. 

Mısır’da karşı gösteriler devam ediyor. Mursi taraftarları meydanları dolduruyor. Ölümler yaralananlar her geçen gün artıyor.

Bu arada, Türkiye ile ilgili bir gelişme oldu. Mısır, Türkiye'nin askeri darbeyi kınama kararına tepki gösterdi. Türkiye'nin Kahire Büyükelçisi Hüseyin Avni Botsalı Mısır Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak, Türkiye'nin rejim değişikliği karşısındaki tavrı protesto edildi.

Türk hükümeti, Suriye’de Esad rejimine karşı göstermiş olduğu muhalefet tavrını, Mısır’da askeri yönetime karşı da göstereceğe benziyor. Mısır, Türk hükümetinin bu tutumunu, iç işlerine karışma olarak değerlendiriyor.

Ortadoğu bir o yana, bir bu yana sallanmakta. Halk, yürümeyi ve itirazı öğrendi. Başkaldırıyı da. Ne kadını, ne de erkeği sokulmak istenen bir kalıba girmiyor.

Amerika’nın  Büyük Ortadoğu Planı veya projesi uygulama aşamasında dalgalanmalar gösteriyor.

ABD birkaç yıl önce Müslüman devletleri, özellikle Ortadoğu içinde ılımlı- moderate İslam topluluğu haline getirmek için kolları sıvadı. Kimine göre 5 yıl, kimine göre daha fazla bir süre içinde bazı İslam ülkelerini Bahar’a hazırladı. Ilımlı İslam, şiddete bulaşmayan, teröre karşı duran, ABD çıkarlarını koruyan, laik, bireysel özgürlükleri kısıtlamayan, yerine göre geleneksel, yerine göre modern davranışlar sergileyen , Batı karşıtı olmayan bir yorum tarzı. Bu yorumdan yola çıkılarak Amerika düşünce kuruluşlarının yayınladığı rapora göre, İslam dünyasındaki politik farklılıklar şöyle sıralandı;

Demokratik değerleri ve çağdaş Batı kültürünü reddeden köktendinciler, İslam hukukunu ve faziletlerini uygulayacak otoriter, bağnaz bir sistem-rejim kurmayı amaç edinirler. Buna ulaşmak için teknolojideki yeniliklerden yararlanırlar.

Muhafazakar bir toplumdan yana olan gelenekçiler, değişim, yenilik ve modernliğe kuşkuludurlar.

Devlet ve dinin, Batılı demokrasilerde olduğu gibi kilise ve devletin ayrılmasını, dinin kişinin kendi mahrem hayatı olmasını kabul etmesini isteyen laikler.

Özet olarak yukarıda açıklanan raporla birlikte tavsiyeler ve yapılacak işler de yer alıyordu.

Kuzey Afrika ülkelerinde başlayan ayaklanmalar otoriter rejimlere karşı halk tarafından başlatıldı. İstek demokrasi idi. Demokrasinin olmazsa olmaz koşulu seçimle iş başına gelmekti. Halk ve politikacılar demokrasinin sadece seçim yanını gördüler. Seçim olur ve seçimle iktidar olunursa her şey sütliman olacak demokrasi gelecekti. Oysa, demokrasi sadece seçim demek değil. Demokrasi, iktidar ve muhalefeti ile birlikte bir davranış biçimi. Çoğunluğun azınlığı baskı altına alarak ona hükmetmesi demokrasi kuralları içinde olamaz. Seçim demokrasisi, bireysel hak ve özgürlüklere dokunamaz onları kısıtlayamaz. Muhalefeti ezmek, yok etmek demokrasi kuralları ile bağdaşmıyor. Demokrasi gereği, seçimle gelen iktidar, kendine oy vermeyenin de iktidarı olmalı.

Demokrasi, tam anlamıyla eğitimli toplumlarda mümkün. Bu yüzden, Arap Bahar’ında hesap tutmadı. Kaddafi  devrildi, Mübarek gitti, Mursi geldi. Suriye kana boyandı. Olaylar ne durdu, ne de demokrasi geldi.

Bu arada, beklenmeyen bir şey oldu; tüm Ortadoğu’ya ve İslam ülkelerine örnek gösterilen Türkiye’de de Bahar’a benzer olaylar, protesto gösterileri başladı. Dünya şaşırdı. Demokrasi vardı, ne güzel yönetiliyordu. Protesto nedenleri üstüne iç ve dış basında yazıldı, çizildi, binlerce yorum yapıldı.  Türkiye Gezi Parkı Direnişi ve protesto gösterileri, türkülere, şarkılara ilham kaynağı oldu. Bu işe Amerika bile şaşırdı.

Velhasıl, İslam ülkelerinde, demokrasinin öyle kolay bir şey olmadığını, kısa sürede yeşerip gövermeyeceğini dünya anlamaya başladı.

Hüseyin Seyfi. 

 
Toplam blog
: 498
: 1546
Kayıt tarihi
: 12.08.07
 
 

Öğretmen Okulunu ve İktisat Fakültesi Kamu yönetimi bölümünü bitirdim, eğitimciyim, İyi derecede ..