Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mart '08

 
Kategori
Anılar
 

Miyavlasa tam olacak

Miyavlasa tam olacak
 

<ı>

Aklıma eski günler geldi. Sayım memurlarıyla ilgili ilginç hoş anılarım var...

Ne enteresan ne misafirperver bir toplumuz. Annemim Sayım memuru gelecek diye pasta börek yaptığını bilirim.

İstanbul sokakları hiç olmadığı kadar boş ve sessiz olurdu. Evin hanımının o gün için tek derdi Sayım memurunu iyi ağırlamaktı.

Bunlar ne güzel şeyler aslında, insana değer vermek. Kibirin gururun hesaplanmadığı türden sevgi ve saygı dolu bir yaklaşım.

Anlatırken aklıma o dönem yaşadığım bir olay geldi. Sayım memurumuz okul öğretmenimdi. Annem öğretmenime iyi hizmet ettiğinden emin olana kadar etrafında pervane olmuştu. Öğretmenim işini bitirdi ve vedalaştık. Tam dış kapının önüne geldik babam birden eğildi ve öğretmenimin kapıda duran ayakkabısı düzeltti. Annem sanırım bu ayrıntıyı telaşından gözden kaçırmıştı.

O an çok utandığımı hatırlıyorum. Hem babamdan hem de öğretmenimden.

Babam aslında benim yapmam gereken bir davranışı yapmıştı. O an akıl edememiştim. Çocukluk işte.

Sonrasında bu konuyu hiç konuşmadık. Ama babam bana o gün nezaket dersi vermişti. Bazen davranışlar kelimelerin önüne geçebiliyor.

Böyle yazarken bir kez daha ne kadar şanslı olduğumu hissettim. Gururla bahsedebileceğim bir ailem var. Hep en iyiyi en doğruyu verdiler. Ve bunu sözlerle değil de davranış olarak öğrettiler.

Yazarken gözüm word dosyasının sağ alt köşesinde bulunan huysuzlanan sürekli hareket eden kaşınan yalanan kuyruk sallayan sarı bir kediye takılıyor. Bir de miyavlasa tam olacak...

Bilgisayar formatlandı. Ya evin prensi ya da saz arkadaşları ( Rock arkadaşları ) sanırım o kediyi oraya koydular.

Şimdi ben de babam gibi davranmayı isterdim. Ama babam gibi davranamam çünkü kedi çok can sıkıcı. Bütün dikkatimi dağıtıyor ve bu benim sayfam. Üstelik çalışıyorum bu dosya üzerinde. Kedi de kaşınıyor esniyor. Aynı uykusu gelip de uyuyamamış çocuklar gibi davranıyor.

Ah evlat ah beni nasıl çözümsüz hallere sokuyorsun.

Kendimi birden sağ alt köşedeki kedi kadar huysuz hissettim.

Durum anlaşıldı. O kediyi oradan kovalamadan rahat çalışamayacağım. Size doyum olmuyor ama şartlar olgunlaşınca geri gelirim.

Sevgiyle kalın

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..