Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Kasım '17

 
Kategori
İstanbul
 

Moda'nın Modası Geçmiyor Ama Girişim İçin Dikkat!!

Moda'nın Modası Geçmiyor Ama Girişim İçin Dikkat!!
 

Moda'nın en son modası Pancake


O kadar çok mekan açıldı ki Moda'da yetişebilene aşkolsun! Keşke Moda'da ben de "cafe" açsam diyenlere bir not: Çok şey kaçırmadınız, hatta kazançlısınız..
Kiraların ara sokaklarda bile çok yüksek olduğu semtte gıda sektöründen para kazanmak çok zor. Evet, hafta sonları ciddi bir hareketlilik var ama hafta içi gelin görün Moda'yı bir de. Hafta içinde çok az mekan ancak akşamüstü iyi iş yapmaya başlıyor ve belki ancak günü kurtarıyor. Yazın İstanbul'un 2 ay süreyle boşaldığı, kışın dışarda oturmanın epey azaldığı da düşünüldüğünde ortalamalar birçok mekan için zarar gösteriyor. Lütfen girişim yapmadan, bir yer devralmadan önce en az 3 tane işletmeye gidin ve durumlarını sorun. Devreden bir mekan üzerinde duruyorsanız, öncelikle "neden devrediyor, ben daha iyi ne yapabilirim" sorularına cevap bulmalısınız. Makul bir cevap bulamıyorsanız, paranıza, zamanınıza ve emeğinize yazık etmeyin..
Yine de işini severek ve iyi yapanlar ayakta kalmayı başarıyor. Bunu daha iyi anlatabilmek için, aynı sokakta bulunan iki Moda mekanını örnek vermek isterim. Moda Caferağa Mahallesi'nde Ruşenağa sokağa giderseniz, yemeğinizi "Köfte Dükkanı" 'nda yedikten sonra kahvenizi de "R.O.P." 'de içerek keyifli bir gün geçirmiş olursunuz.
Önce R.O.P ile başlayayım; Pancake'in epey revaçta olduğu bir dönemde R.O.P. ismiyle açılan mekanı Erdinç Bey işletiyor. Ben burayı biraz geç keşfettim ve kahvelerini çok beğeniyorum. Flat white ve chai tea latte, favorilerim. Geçenlerde bir belgeselde kahve için cehennem gibi sıcak, gece gibi karanlık olmalı denmişti. Burada bu tanım birebir tutuyor. Pancake'e özel bir merakım olmadığından henüz denemedim ama genelde buraya gelenlerin tercihi pancakeli veya krepli kahvaltılar. Zaten mekanın isim açılımı, "Republic of Pancake" yani Pancake Cumhuriyeti. Erdinç Bey'in güleryüzü ve tevazusu uygun fiyatlarla birleşince rekabette ayakta kalacağını öngördüğüm bir işletme burası. Amerikalı'lardan bile bize daha pahalı kahve içiren, maalesef birçok insanın refleksle tercih ettiği marka kahve dükkanında asla bulamayacağınız sıcaklığı, burada bulabilirsiniz.
Ruşenağa Sokağın öbür tarafındaki Köfte Dükkanı, bu yıl ortalarında Seda Hanım ve Bentül Hanım tarafından devralındı. Daha önceki işletmecilerin güleryüzü ve sıcaklığı kaldığı yerden devam ediyor. Dükkanın adı köfteyle özdeşleşmiş olsa da çorbalar, zeytinyağlılar, mantı ve günlük hazırlanan ev yemekleri oldukça başarılı. Fiyatlar Moda ölçüsüne göre makul; yemek kalitesi ve lezzeti olarak size geri dönüyor. Favorim en başta pırasa olmak üzere zeytinyağlılar. Sebze yemeklerini de başarılı buluyorum. Eğer giderseniz, Seda Hanım'ın babasının yaptığı Antep usulü ev turşusundan istemeyi unutmayın. Güne sabah kahvaltısı servisiyle başlayan mekanın günlük menüsü, Facebook ve Instagram'da paylaşılıyor. Bu mekanın da Moda'da uzun soluklu olacağını sanıyorum.
İşte size iki örnek işletme.
Moda olması şart değil, nerede olursa olsun mekan açmak niyetindeyseniz, sundukları yiyecek içecek bir yana bu mekan sahiplerinin mekanlarında yarattığı havayı solumanızı, gözlemlemenizi öneririm. Yediğiniz güzel yemek ve içtiğiniz güzel kahve de yanınıza keyif kalmış olur.
 
Toplam blog
: 66
: 2742
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

MBA değil ama HBA (Herşeyi Bilen Adam) yapmış birisiyim. Hemen her konuda fikrim var ama hiç fikr..