Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ekim '07

 
Kategori
Sosyoloji
 

Modernizm ışığında “Yeni Sol ve LİBERAL” ilkelere deneysel bir yaklaşım.

Modernizm ışığında “Yeni Sol ve LİBERAL” ilkelere deneysel bir yaklaşım.
 

Modern Yaşam ve onun ilkeleri bu coğrafyada önemli bir süre sekteye uğramaya devam edecektir. Bugün bulunulan noktadan daha geriye gidileceği, gidişin duracağı veya geriye gidecek noktalara geleceğini sanmıyorum. Bu geçiş dönemini sonlandırmanın en kolay yolu 2025 e kadar planlı ve düzenli bir biçimde modern yaşamı kurgulayacak ve organize edecek yaklaşımlarla toplumsal hayatı kucaklamak olmalıdır. Bunun en önemli unsurlarından biri de “Yeni Sol ve liberal” yaklaşımlardır.

Solun, Leninizm, Stalin ve baskıcı diktatör yaklaşımlarından kaptığı hastalıkları tedavi ederek, liberal düşünceler yelpazesinde değer bularak aşağıdaki prensiplerle yeniden organize etmek bu coğrafyanın geleceğinin hayrınadır.

1. Yeni Solu ve liberalizmi inançların dışına taşımak.
Herkes vicdan ve din hürriyetini özgürce kullanmalıdır. Dinin kitleleri uyutan afyon olduğu görüşü safsatadan ibarettir. Özellikle bu coğrafyada bütün dinlere, inançlara hatta inançsızlara kucak açan bir anlayışla “Yeni Sol ve liberal” kitleleri kucaklamalıdır.
Dinsel örgütlenmeler terk edilmeli ve devletin din eğitimlerine son verilmeli, her dine ve inanca eşit ve mesafeli bakılmalıdır. Dinin toplumsal gelişimdeki önemi kabul ve teslim edilmeli ve dinlerle barışılmalıdır. (Din ve inançla savaşmak aptallığı Lenin ve Stalin dönemi hastalığıdır)

2. Üretim araçlarının mülkiyetinin nasıl dağıldığı ve sınıf savaşları yeniçağ felsefesine paralel olarak terk edilmelidir. Yerine devleti üretimden tamamen çekerek dağıtımın adaleti üzerine yoğunlaşılmalıdır. Girişim, serbest ticareti ve barışçı yoldan gelişimi izleyerek bilgi toplumundan eşit adaletli ve kaynaşmış bir topluma geçiş hedeflenmelidir. (Karl Marks’ın sınıfsız toplum öngörüleri de bu stratejik geçiş çerçevesinde ele alınmalıdır)

3. Hukuğun evrenselliği ilkesi ile yaşamın ve özgürlüğün teminatı olarak anayasa yeniden kurgulanmalıdır. İnsan haklarına ve yeniçağ inançlarına özenli bir anayasa hazırlanmalıdır. Adalet, hukutan bir adım önde olmalı ve daha kapsayıcı bir anlayışla toplumu sarmalıdır.

4. Etnik ve küçük gruplar kültürlerini ve dillerini özgürce kullanabilmelidir. Etnik köken ayrımını desteklemek ve ayrımcılığı savunmak ise bir dönem daha suç sayılmalıdır. AB kriterleri adı altında gerçekleştirilmeye çalışılan daha küçük devlet biçimlerini getirmeye kalkan anlayışa karşı etkin bir strateji benimsenmelidir.

5. Spirütüel yaşam, inanç ve araştırmalar gelecek yaklaşımları içinde günlük hayatın bir parçası haline getirilmelidir. Bireysel özgürlük ve ifade özgürlüğü tümüyle güvenceye alınmalıdır.

6. Toplumsal tarihin tümü kapsanmalı ve içselleştirilmelidir. Osmanlılık başta olmak üzere bütün geçmiş Anadolu Medeniyetleri bizim kültürel zenginliklerimiz olarak sahip çıkılmalı ve kutsanmalıdır.

7. Güzel Sanatlar her alanda toplumsal gelişimimizde önemli bir yer tutmalıdır.

 
Toplam blog
: 202
: 994
Kayıt tarihi
: 29.06.07
 
 

Sosyal medya danışmanı, grafik tasarımcı.  ..