Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ekim '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Mola bitti, kaldığım yerden devam!

Mola bitti, kaldığım yerden devam!
 

Hepinize iyi akşamlar, birçok arkadaşım bu saatlerde hala yollarda yuvasına dönme telaşını yaşıyordur. Öncelikle metropolde yaşayanlara geçmiş olsun! Susuz kalacağız derken birçok vatandaş çamurun içinde yaşamak zorunda kalacak. Yine "Nerede devlet!" diye çığıran ve ağlayan insanları izledik. Sel nedeniyle ölen 5 kişiye ve yollarda ölen 89 kişiye Allahtan rahmet dilerim. Onlar diğerleri kadar ses getirmeyecek, sadece haber içinde aktarılan birer sayı olarak kalacaklar, ateş yine düştüğü yeri yakacak, ama trafik canavarı yollarda kan dökmeye devam edecektir.


Bizim misafirler sağsalim yerine ulaştı ve eşim döndü, ben de kafam rahat olarak oturdum buraya. Konular birikti, yazmak ve yorumlamak gerek. Akşam milli maçı kayınvalidemle birlikte izledik, hayret uyuklamadı, sonuna dek izledi, fakat Yekruseha'nın annesi gibi yorum yapmadı. Aslında ayrı bir blog yazacak kadar eleştirim var da,
çarşambayı, Yunanistan maçını bekleyeyim öyle yazayım, dedim.

Neresinden başlasam bilmem, kadro mu, sahaya diziliş mi, yenen gol mü, atılan havalar mı, maç sonu yapılan açıklamalar mı? Valla yine Fenerbahçeliliğim tutacak ve yazacağım, Zico'ya futboldan anlamıyor diyenlerin ne düşündüğünü sormak isterdim.

Kendi takımında kaç maçtır oynamayan Tümer'in orada ne işi var? Takımı tarafından yuhlanan İbrahim Üzülmez rakip oyunucunun yanında ne kadar zayıf kaldı, üstelik İbrahim canını dişine takıp mücadele ediyor. Selçuk yine öyle, Manisaspor'un Süperlig'de durumu belli değil mi? Gökhan ve Servet sadece heybetli, pratik ve akılcı değiller. Takımın en iyisi Mehmet Topuz'du, sonraki yine bir Mehmet, yani takım Mehmetlere emanetti. Ümit Karan da son günlerde formda olduğunu kanıtlarcasına güzel bir gol attı. Eşim de Fener niye onu almadı, diye hayıflandı. Küçümsediğimiz ve hiçbir iddiası olmayan Moldova çok güzel oynadı. Baştan sona oyunun hakimiydiler.

Torpille kurulan takım böyle olur işte! El-kol sallayan Kaptan-ı Derya Emre, çokoprensler Tuncay ve Arda, işte bu kadar! Yine söylüyorum İsviçre maçlarından sonra izlediğim hiçbir milli maç benim milli duygularımı harekete geçirmedi. Şenol Güneş'li milli takımı arıyorum ben. Birkaç aylık değil, birkaç yıllık yanlışlar var, Hakan Şükür üzerine kurulmuş bir milli takım, başarılı olamıyor, olamayacaktır da.

Ve Fatih Terim'in hala" güzel oynadık, üstünlük bizdeydi, aklım almıyor garip bir gol yedik", demesi var ki, benim de aklım almıyor. Zico'yu izlemesi gerek! Ağzını burnunu oynatmadan, gözümüzün içine bakarak yapması gerek açıklamaları, ezberlediği konuyu unutan öğrencilerin tavana bakarak anlatması gibi değil. İşte böyle yabancı basında dalga geçilen bir takım olursunuz!

Yine geçen hafta beni çok gururlandıran ve örnek alınması gereken iki davranış var, Milliyet Blog'da yerini bulmadı, olsun ben döndüm ve es geçmem, yazarım.

İlki Roberto Carlos'un şehitlerimiz için başsağlığı dilemesi, birçok futbol starına örnek olmuştur, umarım. GS Tv.'de Hakan Şükür'ün medyada haber olmakta R. Carlos'a fark attığı söylendi, çok komik bence ve övünülecek birşey değil. Haber olduğu doğrudur, ama o haberlerin yarısından çoğu aleyhte yazılan ve eleştiren haberlerdir. Geçen yıl Hasan Şaş kendini Alex ile kıyaslıyordu . Şimdi kulübe bekliyor. Benim içimden ne yazarlar, ne starlar geçiyor da,
söyleyemem, ayıp olur...değil mi ya?

İkinci gurur kaynağım kaptanım Alex'imin başlattığı hayırlı kampanya, sporculardan ve Konyaspor maçının gelirinden şehit ailelerine yapılacak yardım kampanyası. Eminim çok yaraya merhem olacaktır. Verimli bir kampanya olacaktır, diğerlerine de örnek olsun, onlar formanın rengini tartışırken al mı, kara mı, diye elin gurbetçisi yol aldı bile. İyi ki Fenerbahçe'nin taraftarıyım, onurluyum ve gururluyum.

Bu arada Basketbolde Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı da kazandık. 100. yılda 100 kupaya az kalmış. İnşallah yıl sonuna kadar 100 kupa olacakmış. Bir daha gururluyum.

Benim bu blog da Kerem'in "Dilenci Vapuru" gibi oldu hani! Ne yapayım konular birikti : Haftanın Panoraması.

Bugün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ümüzün kızının düğün töreni vardı, fotoğrafları inceledim, first lady'ler, hanım hanımcık, kocalarının iki adım gerisinde, Emine Hanım biraz daha ciddi. Hayrünisa Hanım yüzünde gülücükler saçıyor. Allah mesut etsin, eder de zaten!

Bayram yorgunluğum henüz geçmedi. İki gündür aralıklarla yağmur yağıyor ve hava oldukça serinledi. Şimdilik bu kadar yeter.

Sevgilerimle esenkalın!
 
Toplam blog
: 480
: 2046
Kayıt tarihi
: 27.03.07
 
 

Üstkimliği ile insan, altkimliği yeterince kalabalık birisi; Eş, anne, öğretmen emeklisi. Doğa, H..