Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mart '17

 
Kategori
Güncel
 

Monşerleri küçümsemek doğru mu?

Monşerleri küçümsemek doğru mu?
 

Monşer dendiğinde aklımıza bir devletin dış işleriyle görevli üst düzey yetkili ve temsilcileri gelmektedir. Büyük elçiler, orta elçiler, konsoloslar, dış işleri bakanlığının üst düzey yöneticileri gibi.

Hafızalarımızı yoklarsak, dış işleri bürokrasisini devre dışı bırakarak tek başına demeç veren, karar veren, diğer bir ifade ile dış politikayı kendisi belirleyen siyasi lider Turgut Özal olmuştur. Vermiş olduğu demeçleri dış işleri bakanlığı bürokrasisi ilk defa duyuyor, ne yapacaklarını bilemeyerek devlet büyüğünün dış politikası uygulamasına uyum sağlamaya çalışıyorlar. Hal böyle olunca monşerlerimiz de devre dışı bırakılmış oluyor haliyle. Ak saçlı monşerlerin birikiminden yararlanmak yerine kendi danışmanlarıyla çalışmayı tercih etmiş oluyorlar.

Bugün önümüzde skandal sayılabilecek uluslararsı kriz bulunmaktadır. Önce Almanya, sonra da Hollanda krizi. Diğer Avrupa ülkelerinin de tutumu dostane değil ayrıca.  Peki bu kriz bizim milli meselemiz mi? Tabi ki hayır. Hükümet Avrupa ülkelerinde referandumla ilgili propaganda konuşmaları yapmak istiyor, buna da o ülkeler izin vermiyor. Buna rağmen bakanların ısrarcı olmaları krizin de boyutunu büyütüyor. Haliyle o ülkelerde yurttaşlarımızın olması ve siyasi iktidarın taraftarı olanların eylemlerde bulunması olayları büyütüyor.

Medyadan öğrendiğimize göre AB de boş durmamış, ülkemize tahsis edilen yardım fonlarını iptal etmiş Devletler arası ilişkilerde hangi devlet askeri,ekonomik yönden güçlü ise daha başarılı oldukları görülür.

Bir zamanlar İtalya ile aramızda kriz yaşanmıştı. İtalyan limonları dökülüyor, eziliyor, malları boykot ediliyordu. Medyada görmüştüm İtalyan marka kravatlar da yakılıyordu. Ben de kravatıma maktım. Made İtaly yazıyordu. Diğer kravatlarıma da baktım çoğunda aynı marka. Markasına göre değil de desen ve fiyatına göre alırdım. Kusura bakmasınlar para verip almışım, ne yakarım,ne atarım, yeni 5-6 kravat masrafına niye gireyim. Düşer bu tansiyon nasıl olsa dedim. Hem limon ezmekle, kravat yakmakla dış politikada ne kazanım sağlanacak, o da ayrı bir konu.

Son yıllarda bakan, başbakan, cumhurbaşkanının nornalin üstünde danışman istihdam etmesi dikkat çekmektedir. Bu yönetim şekli bakanlık bürokrasisini devre dışı bırakmak anlamına gelir. Üst düzey bakanlık bürokratlarını etkisiz hale getirir. Telafisi imkansız zararlara da yol açabilir. Seçilmişlerin öteden beri atanmışlara karşı biz üstünüz egolarına bürünmeleri devletin, dolayısıyla milletin zararına yol açabilecek, hatta açan iş ve işlemlerin yapılması sonucunu doğurmaktadır.

Monşerleri değil küçümsemek, aksine değer vermek saygı duymak, desteklemek,fikir ve önerilerine kulak vermek dış politikamızda daha başarılı konumda olmamızı sağlayacaktır.

 
Toplam blog
: 491
: 222
Kayıt tarihi
: 15.03.11
 
 

A.İ.T.İ.A Yönetim Bilimleri Fakültesini bitirdim. Kütüphaneci ve Maliyeciyim. Emekli oldum. İlgi al..