Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ocak '09

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

MS(Multiple Skleroz)

Nişanlıydım, bu hastalığa yakalandığımda. Ne olduğu anlaşılamayan devamlı doktor doktor gezen ben; tanı konulamadığı için, romatizma ağırlıklı ilaçlar verilen bir hastaydım.
İnsanlar özellikle nişanlımın sülalesi tarafından hastalıklı kız diye anılan biriydim.
Nişanlım Nadir'le gitmediğimiz doktor kalmamıştı.En sonunda Okmeydanı ssk. ya yönlendirilmiştik. Şan-
sıma hastaneye gittiğimizde poliklinikte beyin cerrahları vardı. Şiktlerimi dinleyip muayene ettiler ve tomografi çektirmemiz için işlem yaptılar. Yıl 1987 ve o zamanlar koca İstanbul'da bile bir tane olan tomografiyi çektirebilmemiz için SAYGON'dan 30 gün sonrasına randevu alınmıştı.

İstanbul karlar içinde, soğuk bir kış günü , tomografi çektirmeye Nişantaşı'na gitmiştik. Nasıl bir alet olduğunu bilmediğimden biraz sinirlerim bozulmuştu ve tomografiyi gördüğümde ise titremeye başlamıştım. Neyse çekildi, sonuçlar alındı hastaneye gittik. Daha da sinir bozucu olayın olacağını hiç düşünmemiştim. O gün poliklinikte beni ilk gören hocalar yoktu, intör dedimiz son sınıf öğrencileri vardı. Bize, beyinde 2, 5 cm. çapında kitle olduğüunu söylemişlerdi. İşte o an hastane başıma çökmüştü, nasıl çökmesindi bebeğim vardı.
Nadir bizden filmi isteyen hocaları aramaya koyulmuştu ki kendrimizi beyin cerahında ve hocaların kapısında bulmuştuk. Odaya beni yalnız alıp soru sormaya başladılar ve sonunda onların bölümünü ilgilendiren bulguya rastlamadıklarını söyleyip başka bölüme yani nöroloji uzmanına yönlendirdiler. Aynı kattaki uzman doktor Dursun Kırbaş'a geçtik. Bugünkü gibi hatırlıyorum, doktor; şikayetlerimi dinledikten ve tomografiyi inceledikten sonra, çok sık rastlanmayan, yani o zamanlarda milyonda bir görülen, teshisi, tanınması zor olan MS demişti.
Hemen bize MS'in detaylarını, ne yapmam gerektiğini anlattı,


Aradan koca üçyıl geçtikten, adını sonradan öğrendiğim ataklara nihayet isim konulabilmişti. İlerleyen senelerde arkadaş olabildiğim bu hastalığın başlangıcı bende böyle olmuştu.
Çok evrelerini geçirmiş MS'li olarak sizlere tavsiyem, hele yürürken, rastladığınız , dengesiz, sarhoş gibi yürüyen birini gördünüzde laf etmeden önce MS'li olabileceğini aklınızın bir köşesinde bulundurmanız.
MS hakkında en iyi kendimden bahsedebilirdim, bilmeyenlere örnek olsun diye.
Çok yaygın olmakla birlikte hala çoğu insanlar tarafından bilinmemekte.
Ben buradan Dokuzeylül Üniversite Profösörlerinden EGEMEN İDİMAN ve eşi FETHİ İDİMAN'a teşekkürlerimi, saygılarımı, iletmek istiyorum. Ben insan sevgisini, insan kıymeti bilmenin ne olduğunu, eşlerin biribirlerine göstermeleri gereken sevgi ve saygı o iki yüce insanda gördüm.
Yine buradan, hastalığımın başlangıcından bu yana desteğini ve yardımlarını benden eksik etmeyen eşim Nadir'e, kızım Esra'ya, arkadaşlarıma, kuzenlerime, canlarım dediğim iki kızkardeşe, ağabeyim Sinan'a teşekkür ederim.
MS'le arkadaş olmayı öğrenince yaşam daha kolaylaşır. 28 yıldır ben bunu öğrendim. Atakların gelmeye başladığımda hoşgeldin, giderken de güle güle arkadaşım demeyi, onunla dalga geçmeyi öğrendiğimde hastalığın daha rahat atlatıldığını gördüm.
Hepimize bol toz pembe günler geçirmek dileğiyle.
Savaşsız, kavgasız, barış, sevgi ve sevinç dolu günler dileğiyle.
Altan Erkekli'nin tek kişilik oyununda söylediği gibi İNADINA YAŞAMAK diyerek yaşayalım.........

HOŞÇAKALIN.

 
Toplam blog
: 40
: 762
Kayıt tarihi
: 05.01.09
 
 

1960 doğumlu, ilkokulu Zühtüpaşa İlkokulu'nda bitirmiş, orta öğremimini Çamlıca Kız Lisesi'nde alt..