Muazzez İlmiye Çığ'a yapılan ayıp

O'nu ilk kez, 30 Mayıs 2005 tarihinde Osmaniye 1.Kültür-Sanat Günleri etkinliklerinde ''Özgür İnsan Ödülü''ne layık görüldüğü törende gördüm. Teşekkür konuşması yapmak için sahneye çıktığında, tombul yanaklarındaki tebessüm, pembe lila arası keten takımı, şık kolyesi ile güneş gibi parlıyordu.

Konuşmasında, Kurtuluş Savaşı'nı görmüş bir insan olarak Cumhuriyet'in kolay kurulmadığını, bugünlere ulaşmada yaşanan zorlukları, yapılan fedakarlıkları, Atatürk'ü anlatırken çocukluğunu yeniden yaşıyor gibiydi 91 yaşındaki genç kız. Kalabalık bir aile topluluğu ve kendi alanlarında iki önemli insanla çektirdiğimiz fotoğrafa her bakışımda bu şansı yakaladığım için mutlu oluyor, dergilerde, gazetelerde onunla ilgili haberler olduğunda daha dikkatli okuyorum. Bir süredir ünlü bir Sümerolog olmasının dışında hakkında açılan dava nedeniyle daha sık yer alıyor gazete haberleri ve köşe yazarlarının sütunlarında. Ünlü olmak, gündem yaratmak, kendini göstermek isteyen birileri anlamadan, araştırmadan dava açtı bir söyleşi sırasında belgelere dayanarak verdiği bilgiler nedeniyle. M.İ.Çığ, polemikle, gereksiz tartışmalarla ilgilenmeyen, araştıran, belgelerle konuşan, gereksiz konularla gündemde kalmaya ihtiyacı olmayan, bir bilim kadını. ''1931 yılında Bursa Kız Mualllim Mektebi'nden mezun olduktan sonra Eskişehir'de öğretmenliğe başlayan, 1936 yılında Dil Tarih Coğrafya Fakültesi'nin ilk ve tek uygulama ile öğretmenleri kabul etmesiyle buraya kaydını yaptıran, hititoloji'den mezun olduktan sonra Sümerce, Sümeroloji'ye yönelen'' bugün dünyaca tanınan bir Sümerolog. Belgelere dayanarak yaptığı bir açıklama nedeniyle belki de hiç gitmediği adliye koridorlarında dava sırasını bekleyecek ve 92 yaşında yargılanacak olan çağdaş bir Türk kadını. Belki birçok insan onu araştırmaları, gün ışığına çıkarılıp, arşivlenmesinde büyük katkısı olan tabletler, kitapları, seminerleri, söyleşileri ile değil de hakkında açılan dava ile tanıdı. Basından takip edebildiğim kadarıyla çoğunluk, davanın yanlışlığı, konusunda hemfikir. Sonuç belli olduğunda, olumsuz bir durumla karşılaşılacak olunursa, Anadolu Medeniyetleri konusunda yaptığı çalışmalar, araştırmalarla yeni kuşaklara yön gösteren, ışık tutan bir bilim insanı ceza alacak ''Ben söylemedim, belgeler bunu gösterip, kanıtlıyor'' açıklamasına rağmen. Yeniden yazılar yazılacak, dava açan kişi demeçler verecek, tartışma programlarına konu olacak bu ayıp. Tarihe küçük değil, büyük olarak geçmesi gereken bir ayıp bu dava.

Muazzez İlmiye Çığ'a açılan haksız davanın sonucunun, yapılan ayıbı, düzeltecek bir sonuçla noktalanması dileğindeyim. Çün ki, M.İ.Çığ, yıllarını, Anadolu Medeniyetleri çalışmalarına, Sümeroloji'ye adayan bir bilim insanı. Çün ki, Kurtuluş Savaşı'nı yaşayan, zorluklar görmüş, bugün ki bağımsızlığımızı, kimsenin boyunduruğu altında olmadan rahatça yaşayışımızın kolay kazanılmadığının canlı örneği. Çün ki, ülkesini seven, çağdaş, laik bir Türk kadını. Çün ki, Muazzez İlmiye Çığ.

resim kaynağı:www.mature.com.tr

M.i.çığ biyografi bilgileri: www. acıkgazete.com