Muharrem İnce, önce ağır eleştirilerde bulundu; sonra Kılıçdaroğlu'na biat etti...

KILIÇDAROĞLU, MUHARREM İNCE'NİN AĞIR ELEŞTİRİLERİNİ YALADI YUTTU... MUHARREM İNCE DE, KILIÇDAROĞLU'NA BİAT ETTİ; BİR ÖZÜR DİLEMEDİĞİ KALDI... BUNA DA "DEMOKRASİ" DEDİLER..

Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu'nu "tek adamlıkla" suçladı. Bu kadarla da kalmadı; onu sağcı adaylardan medet ummakla eleştirdi...

Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu'na imza veren delege sayısıyla çıkan oy sayısına dikkati çekerek, bu farkın "korku imparatorluğunun sürdüğünün" işareti olduğunu söyledi... "Yola çıktık yolumuza devam. Dönen dönsün, ben dönmezem yolumdan" dedi.

Ancak, şişirdiği bu "dik duruş balonu" kısa zaman sonra söndü ve "ben dönmem" dediği yolundan ilk dönen de bizzat kendisi oldu...

Kılıçdaroğlu da, yaptığı konuşmada, kendisini ağır şekilde eleştiren Muharrem İnce'nin adını hiç kullanmadı denebilir. Bence bu planlı bir tavırdı. Bu planın nedeni de, seçimlerden sonra ortaya çıktı.

Kılıçdaroğlu, konuşmasını parti içindeki muhaliflere yönelik yaptı; elbette Muharrem İnce de bu muhaliflerin içindeydi... Muhalifleri "elitist" olmakla suçlayan Kılıçdaroğlu, "Rakı sofralarında Türkiye'yi kurtaranlardan partiyi temizleyeceğim" dedi... Kılıçdaroğlu, bu sözün  bazı zihinlerde nerelere kadar uzatılacağını hiç düşündü mü acaba? 

Seçim sonuçları belli olduktan sonra, teşekkür konuşması yapan Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce'yi yanına çağırdı. İnce de, iki saat önce, Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında, seçmenlere "tıpış tıpış sandığa gideceksiniz..." diyen Kılıçdaroğlu'nu eleştirdiğini unutmuş, balonu sönmüş bir çocuk gibi "tıpış tıpış" Kılıçadaroğlu'nun yanına gitmiştir

Muharrem İnce'nin, konuşmasında sergilediği "dik duruş", sanki Kurultay salonunun sıcaklığında eğilip bükülmüştü...Muharrem İnce'nin bu tavrında, "Rakı sofralarında Türkiye'yi kurtaranlardan partiyi temizleyeceğim" şeklindeki sözü de etkili olmuştur sanırım...

SONUÇ : Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce'nin ağır eleştirilerini yalayıp yuttu. Muharrem İnce de, Kılıçdaroğlu'na biat etti; ondan bir özür dilemediği kaldı.

Buna da "demokrasi" dediler...

Ne değişti?

CHP'ye iktidar yolu mu açıldı?

Hadi bakalım; "bu karar iyi karar, gidelim Mekke'ye kadar"...

NOT : Bu bloğumu yayına verdiğimde, Kurultay'ın ikinci bölümü devam ediyordu...

cdenizkent