Muhteşem, Bayülgen, Pampiş... ‘Çocuk’lar ne iş?

Diyarbakır Silvan’da şehit edilen askerlerimizin acısı dinmemişken, kendine yabancı kimi medyanın yükte ağır pahada hafif içeriğine bakıp da hayıflanmamak mümkün mü? Ateş düştüğü yeri yakarmış! Ne güzel buyurmuş atalarımız... Çocukluğumdan beri TV’den izlerken yüreğimi burkan ve öfke uyandıran bu katliamların o günlerden aklıma yer eden resmi tesellisi, ‘Kanları yerde kalmayacak’ sözleriydi. Şimdilerde bu da unutuldu. ‘Ölen ölür kalan sağlar bizimdir’ zihniyetiyle, bu tür söylemlerin boşluğu görüldüğünden olsa gerek! Geçen zamana karşın hiç değişmeyen kanlı oyunlar sürerken halkı bilinçlendirmek ve kamuoyu oluşturmaya katkıda bulunmakla sorumlu medyanın tellerinde ‘lay lay lom’ nağmeleri tıngırdatılmakta... Modern (!) yayın düzeninde, gittikçe sanal ve de banal hale gelenler baş tacı yapılmakta... Şimdi bu noktada ‘boş iş’ muhabbetlerle medyanın her türünü işgal etmeyi beceren ‘En’lere bir göz atalım... Kanaldan kanala boy gösterip reklam yapan ‘pampiş’, medyanın ‘En Akıllı’sı! Uzun süreli ayrılıktan sonra kendilerine bir kapı aramak için ortama çıkan boş bakışlı cicişleri bile geçti... ‘İyi geceler fotoğrafı’ çektirip sanal âleme yollamak bu denli önemli işte! Muhteşem medyanın ‘En Ana’ sorunu, ‘Muhteşem Yüzyıl’ın ihalesinin hangi kanalda kalacağı... ‘En Baba’ sorunuysa, Okan Bayülgen’in Kanal D’deki geleceğinin belirsizliği! Sabaha karşı programlarıyla uykuları kaçırtan ünlü şovmen şimdi de hariçten gazel atanlarca yaratılan bu sorunla gündemi uyanık tutmakta... ‘Şike’lere gelip şekerlenenler, ekranların ‘En Fanatik’ konusu! Köşelerine kök salanlarca ‘çocuk’ olarak anılan şehitlerimizin yaşam hakkı üstünde pek durmayan, ülkelerindeki foto-sansürü unutup ‘Röportaj hakkına milliyetçi baskı’ diyerek medyamızın oto-sansürünü diline dolayanlar da ‘En Jurnalci’ yabancı medya... Bu olup biteni yaz sıcağından kavrulmuş beyinlerle izleyen ve umursamadan geçenlerin ‘En’liğineyse yakıştırılacak sıfat belli!  

Anibal Güleroğlu