- Kategori
- Güncel
Muhteşem bir konserdi..
Orhan Bursalı'yı yakaladım bu akşam konser bitimi sonrası çıkışında ve sordum, "Adalet yürüyüşü sonlarına doğru Gezi ruhu tekrar öne çıkabilir mi?" diye ve cevabı şöyle oldu;
- Karşı tarafın (iktidarı kasdederek) negatif söylemlerin dozu artarsa olabilir, Gezi ruhu öne çıkabilir.
Şu ana kadar yürüyüş boyunca Maçka parkı meydanını baz aldığımda henüz öyle bir heyecan bir enerji göremedim ama Bursalı'nın dediği gibi Tayyip Bey son günlere doğru eleştiri dozunu arttırırsa olacak olan Gezi ruhunun tekrardan Kılıçdaroğlu'nun lehine enerji yaratacağıdır. Bunun tersi düşünülemez zira toplum çok gergin ve her an adeta patlayacak bir bomba gibi durmakta.
Hakikaten cehepelisi de akepelisi de mehepelisi de hedepelisi de adalet istemekte dir!
Çok şey değil, sadece adalet!
Konsere gelince Fazıl Say mükemmeldi doğrusu her zaman olduğu gibi..
Bambaşkadır Say'ın konserleri..
Daha direkt'tir..
Daha açık, daha heyecan vericidir..
Doğrudan kalbe ulaşıyor..
Piano ile konuşuyor gibi adeta ilk etapta Fazıl Say ve konser akışı içinde hüzünleniyor coşuyor tekrar hüzün moduna giriyor pianosuyla hem canlı hem dinamik.
Onu bunu bilmem, eğer bir sanatçı sanatçi olmak istiyorsa Say gibi olmayı hedef almalıdır diye düşünüyorum.
Evrensel boyutta grafik yakalamak istiyorsa bir sanatçi Fazıl Say'ı örnek almalıdır. Yoksa kısa süreli aşk dedikodularıyla ünlü olabilmeniz oldukça güç bir durumdur. Daha doğrusu olamazsınız. Olsanız olsanız kısa süreli şöhret olur kalıcı olmanız imkansız.
Hiç aşk dedikodusuna rastladınız mı Say'ın?
Hayır!
Fazıl Say, kendisine inanarak bugünlere kendisini taşımış uluslararası bir sanatçıdır. Say gibi kendisine inanan ve uzun süreli kalıcı ünlü bir yazar, ünlü bir şair, ünlü bir oyuncu ve uluslararası akademisyen olmak isteyen bir de Pelin Batu'yu tanımaktayım ki kendisine son derece güvenen ve üst boyutlarda bilgi donanımına sahiptır.