Muhteşem Yüzyıl iyice yoldan çıktı; Kanuni'nin Allah için yazdığı şiirler Hürrem için okutuluyor!

Muhteşem Yüzyıl dizisini yapanlar iyiden iyiye restleşmeye giriştiler... Kiminle mi? Tabii ki Başbakan Erdoğanla...

Dizinin yapımcıları, senaristi, yönetmeni her kim varsa, tarihe karşı suç işlendiğini iddia eden Başbakan başta olmak üzere tüm muhafazakar kesime, "öyle olmaz böyle olur" diyor.

Bu, rest çekme,ya dizinin yeni yılda yayından kaldırılacağına karşı bir öfkenin yansımasıdır ya da Muhteşem Yüzyıl, hayatını anlattığı(!) Kanuni'den daha güçlü destekçilere sahip.

Ben, bu dizinin başladığı günlerden itibaren, bir "hesaplaşma" niyetinin olduğunu sezmiş ve bunu yazmıştım. Osmanlıyla, dahası Osmanlı algısıyla ciddi bir hesaplaşma söz konusu...

Şu son bölümünde, zehirlendikten sonra başucunda bekleyen Hürreme "Münacaat"ını sunan Kanuniyi görünce, kanaatim iyice pekişiyor.

Bilindiği gibi Kanuni Sultan Süleyman Muhibbi mahlasıyla(takma ad) şiirler yazmıştır. Bu şiirler bir Divan olarak yayınlanmıştır. Divan şiiri geleneğinde, divanların belli diziliş kuralları vardır. İlkin Allaha yakarış şiirleri, sonra Naat (Peygambere sevgi)ler, sonra da Padişahlara ve diğer önemli kişilere Kasideler yer alır... Devamında da Gazeller ve öteki türler bulunur.

19 Aralık günü yayınlanan bölümde, Muhibbi'nin Allah'a hitaben, tüm varlığını ona borçlu olduğunu ve tüm sevgisini ona (Allaha) hasrettiğini ifade eden şiirini, Hürremin ellerinden tutarak ona hitaben söyletildi. Yani, Kanuni, bir de Hürremin önünde secdeye varsa tam da tüy dikmiş olurlardı bu dizinin "birader"leri...

Muhteşem Yüzyıl adlı dizi artık sıradan bir televizyon dizisi değildir. Mahreci, menbaı neresi bilinmez bir Osmanlıyı zemmetme "projesi" dir.

Efenim, siz de başka diziler yapıp doğrusunu anlatın, diyenler ya çok saflar ya da iyi niyetli değiller... Çünkü, eğer tarihinize belli bir saygı ile bakan dizi yapacaksanız, böyle "Dallasvari" yapamazsınız...Dallas gibi yapamayınca da böyle raitng alamazsınız...

Yani, bu dizi, milletin tarihe olan merakından mı bu kadar izleniyor;yoksa günümüzün yozlaşmış ilişkilerini tarihin "muhteşem sahne" sinde yeniden canlandırdığı için mi? Herhalde ikincisi...

Son dönemde, bu coğrafyada yeniden Osmanlı misyonunun neşv ü nema bulması, Türkiye'nin tarihine sahip çıkarak oradan aldığı güçle yeniden büyük Türkiye inşaşına girişmesi birilerinin işine gelmiyor elbette...

Bir televizyon dizisine bu kadar anlam yüklemenin anlamı yok, demeyin... Günümüzde büyük ülkeler, bu büyüklüklerinin yüzde yetmişini sinema ve televizyon propagandalarına borçlular... ABD'nin dünya üzerindeki hegemonyasında Hollwood'un katkısını anlamayanlar çağı anlamaktan uzak olanlardır.

Bence, bu dizinin Osmanlı'nın (misyon olarak elbette) yeniden canlanmasını istemeyenlerin özene bezene hazırladıkları ve oldukça da başarılı oldukları bir projedir. Hükumetin  karşı atağa geçmesiyle, projenin sahipleri, son bölümlerde ne kadar vurursak o kadar kardır, tavrına girdiler.

Bu yüzden, Kanuni'yi küçültmek adına, onu bu milletin sevmediği bir figür olan Hürrem'in önünde eğdikçe eğiyorlar.

Koca Kanuni, Hürrem'e tapınıyor adeta! Bir hesabı olmayan hiç kimse, bu kadar vurmaz Osmanlı'ya ve onun sultanlarına!