- Kategori
- Güncel
Müjde! Necdet Özel çekip gitmiş... Ama Şemdinli dağlarına!
Kelime oyunlarıyla...
Laf cambazlığıyla...
Hedef tahtasına oturttunuz...
Domino gibi oynadığınız sözcüklerin arkasına saklanarak...
Kırdınız kaleminizi!
***
Hiç dinlemediniz...
Belki suçunu itiraf eder...
Af diler diye...
Konuşturmadınız...
Mahkümların ezelden gelen hakkı son isteğini bile sormadan...
Çarmıha gerdiniz!
***
Çünkü siz onun görevdeyken konuşmasını beklemiştiniz...
Selefleri gibi iki de bir ekranlara çıkıp...
Balans ayarı yapmasını...
Olmadı...
Sincan sokaklarında...
Paletlerle yürümesini!
***
Çağdaş ülkelerde meslektaşlarının esamesi bile okunmazken...
Onun burada...
7'den 77'ye...
Kendisinin ve arkadaşlarının adlarını ezberlettirmesini
Hayal ettiniz...
Bakanlardan önce!
***
Suçu...
Demokrat olmak, hukukun üstünlüğüne inanmaktı...
Halk adına konuşacaklar varken...
O, susmayı tercih etti...
Suçu çok büyüktü...
Cezası da büyük olmalıydı!
***
Kuzuyu yemek için kurt...
Bahane arıyordu...
Afyonda patlayan yada patlatılan bombayla...
Ve peşinden kurulan iğrenç tuzakla...
Saflığının, temizliğinin cezasını ödettiniz!
***
"Çekip git" dediniz...
Çekip gitti!
O, şimdi Şemdinli dağlarında...
Çoluk çocuğundan uzak; ateş hattında...
Olanca alçak gönüllülüğüyle...
Erleriyle aynı karavanadan atıştırıyor...
Bulgur pilavıyla nohuttan.
Ve onlarla omuz omuza çarpışıyor...
Tıpkı Atatürk gibi!
***
Sırf sizin keyifleriniz kaçmasın...
Rahatınız buzulmasın...
Sırça köşkünüzün bahçesinde...
Kahvenizi yudumlayasınız...
Ve kediyle köpeğinizi...
Güvenlik içinde okşayasınız diye.
Ne de olsa onlar Kandil Dağı'nın(*) tavşanlarından daha değerlidirler!
***
O, adı gibi özel...
Kişilik olarak güzeldi...
Hâlâ bilmeyenler, anlamayanlar için...
O, Necdet Özel'di...
***
(*) 2007 yılında bir köşe yazısında, iktidarın sınır ötesi harekâtta geciktiği bahanesiyle, "Kandil Dağı'nda şimdi sadece tavşanları bulursunuz" yazmaktaydı.
14 Eylül 2012
Hasan Basri Özgen