Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Mart '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Müjdee, artık ölmeyeceğiz!

Müjdee, artık ölmeyeceğiz!
 

Ölüm ve Yaşam Üzerine Analitik Düşünceler I

İnsanlar artık ölmeyecekler.

Nasıl mı? İşte şöyle:

Ölüm nedir? Ölüm, canlının bütün hayat fonksiyonlarının geri getirilemeyecek şekilde durmasıyla ortaya çıkan durumdur. Bütün hayat fonksiyonlarının durması birincisi doğal yollardan olabilir, ikincisi doğal olmayan yollardan.

Doğal yol; canlının organlarının yaşlanma sonucu artık çalışamaz duruma gelmesi ile ölmesi.

Doğal olmayan yol; canlının kaza benzeri gibi nedenlerle organının kullanılamaz hale gelmesi.

Doğal yoldan ölüm engellenebilir. Tıp bunu çok yakında sağlayacaktır. Evet, insanın organlarının yaşlanmasını tıp engelleyecektir. Yaşlanma, insan bedeninde ölen hücrelerin yerine yeni gelen hücrelerin yeter sayıda olmaması nedeniyle olan bir şey. O halde, ölen hücrelerin yerine yeni hücrelerin gelmesini tıp sağladığında yaşlanma olmayacaktır. Organlarda sorunlar çıksa bile, tıp, gen teknolojisi sayesinde ya da başka teknik gelişimlerle, bu sorunları ortadan kaldırabilecektir.

O halde doğal yoldan ölüm olmayacaktır.

Peki, doğal olmayan yoldan ölüm olacak mıdır? Doğal olmayan yoldan ölümleri engellemek daha uzun sürebilir, ama o da belli koşullarda engellenebilir olabilir. Örneğin bir bomba ile parçalanmış bir canlıyı geri getiremezsin. Ama, diyelim, kalbi, ciğerleri parçalanmış bir canlıyı, belli süreler içinde hayata döndürmek mümkün olabilir. Belli süre dememin nedeni, diğer organlar kullanılamaz hale gelmeden, parçalanan organların yapma organlarla değiştirilme imkanı olsun diye. Yoksa, geç kalındığında, insanın bomba gibi patlamış olmasından bir farkı kalmayacaktır. Uygun zamanlarda, tıp, yapma organlar takarak, insanın doğal olmayan yollardan ölmesini engelleyecek.

Bir başka gelişim ise, insanoğlunun yapacağı insan robotlardır, bunlar o hale gelecek ki, bildiğimiz insandan farkı kalmayacak. Bu tür canlıların da bir hayat hikayesi olacağı için, onların da ölmesi sözkonusu olacak. (Çünkü, ölüm, hayat hikayeleri olan canlılar için vardır, ne acıklı!) Aynı imkanlardan bunlar da faydalanacak. Doğal ya da doğal olmayan yollardan ölmeleri engellenebilecek.

Peki, doğal yoldan ölüm olmaz ise, bu gidiş nereye varacak? Bu gidişte, tabiki, besin kaynağı sorunu ortaya çıkıp, bu sorun aşılana kadar, insanın besin kaynağı, insan olmaya başlayacak ve bu yüzden birbirleriyle savaşacaklar. Bu sorun çok daha az besine gerek duyulması ile aşıldığında ise, diğer sorun olan yaşam alanlarına sahip olmak için, bu canlılar birbiriyle savaşacaklar.

Bu savaşımın mümkün olması için, dünyanın bir gezegen olarak var kalması şartı var. Eğer dünya bir nedenle patlayıp dağılırsa, o süreçte bu insanlar, yine binlerce yıl yaşayabilecekleri başka yerlere gitmemişlerse, hayat denen şey zaten kalmayacak. Ama gitmişlerse, gidecekleri yerin koşulu bilinemeyeceği için, varsayım üretmek imkansız.

Evet, insanlar çok az öleceklerine göre, bu dünyaya nasıl sığacaklar? Birincisi dediğim gibi, birbirlerine besin kaynağı olacaklar bir süre, bunun için yapılan savaşlarda ölecekler. Yakalandıktan sonra fabrikasyon besine çevrilecekler. İkincisi ise yer kavgası yapılacak bunun için ölecekler. Bu mücadeleler, insanların artık çok uzun süren yaşam güçlerini ortadan kaldıracak silahların yapılmasını sağlayacak. Öyle silahlar olacak ki, örneğin bir insanın kanına bulaştı mı, anında eritip atacak. Geri dönüşüm olmasın diye yani. Bu şekilde nüfus sürekli artmayacak ve dünyaya sığılacak. Ama sığım için, savaşım ihtiyaç olacak.

Evet, şimdilik, sen-ben öleceğiz, ama ileride insanlar ölmeyecekler, öldürülecekler! Ne kadar dayanabilirlerse, o kadar uzun yaşayabilecekler... Ölümü kaldırdım gitti...

 
Toplam blog
: 467
: 1012
Kayıt tarihi
: 21.10.07
 
 

Ankara'da yaşıyorum. Çeşitli güncel konularda, zaman zaman "Neden olaya böyle bakılmıyor?" diye düş..