Müslüman dediğin yılbaşını kutlamaz

Bir yılı daha iyisiyle kötüsüyle geride bırakıyoruz. Yepyeni bir yıla girerken içimizi heyecan kaplıyor, umut doluyuz, herşeye rağmen.

Yeni yıl geliyor, heyecanlıyız, umutluyuz 2008'den ama her evde aynı coşkuyu, kutlamaları göremiyoruz. Yeni yıl coşkusu var belki her yürekte ama bunu yansıtma tercihleri farklı farklı.

Yeni yıl bahanesi ile aile üyelerini bir araya getirmiş evler hazırlık yapıyor kutlamalar için. Birbirinden lezzetli yemekler hazırlanıyor, biraz demlenir miyiz düşüncesiyle mezeler hazırlanıyor. Ağızlar tatlansın diye muhteşem tatlılar yapılıyor. Çerezler, meyveler alınıyor. Çekilişler yapılıyor, yılbaşından önce, kim kime ne hediye verecek merakla bekleniyor. Coşkuya bir de merak ekleniyor böylece.

Başka bir eve giriyoruz. Yeni yıl için farklı bir organizasyon yapmayacaklarını söyleyen bir aile karşılıyor bizi. Herhangi bir gün işte diyor, Allahın bir günü. İçimizde 2008 ile ilgili çok büyük umutlar var diyorlar ama nihayetinde başka bir anlamı yok işte, bir yıl bitip diğeri başlıyor, yaşlanıyoruz, bunun bir göstergesi sadece deniliyor.

Caddede yürürken gözümüze salonunun camında ışıl ışıl, oldukça heybetli bir çam ağacı çarpıyor. Üstünde kocaman yaldızlarla bezenmiş 2008 yazısı var. Her dalında ayrı renk, ayrı süs, altında onlarca hediye. Yılbaşında açılmayı, sahiplerini şaşırtmayı bekleyen.

Tam karşısındaki evden keskin bir çift göz bizi izliyor. Bir diyeceği vardır diyerek yanına yaklaşıyoruz. Biraz tedirgin oluyoruz bakışlardan, yeni bir yıl geliyor neden bu denli sinirlisin diyoruz. "Yeni yıl kutlanır mı oğul" diye tepki veriyor yaşlı amca. "Bak hele bir de ağaç koymuşlar cama, günahtır oğul, biz gavurmuyuz. Bize ne yeni yıldan Noel Baba'dan, bize ne İsa'nın doğum gününden, kutlama yapacağımıza, oturup düşünmeliyiz aslında, ölüme bir yıl daha yaklaştık, acep ne yaptık ahiri dünya için diye". Haklısın amca diyoruz, o da senin görüşün, sen de haklısın. Yine de kutlu olsun yeni yılın deyip ayrılıyoruz.

2007'yi de bitiriyoruz, tam hızla geliyor 2008. 2007'nin koşar adımlarla geldiği günler de daha dün gibi aklımızda. Yaşlı bir 2006 giderken boynu bükük, gencecik bir 2007 yerine geliyor. Hepsi aklımda sanki 1 yıl değil de 1 gün geçmiş üstünden. 2007 'de olanlar da aklımdan bir filim şeridi gibi geçiyor.

Yüzlerce kötü anının arasından, iyi olan birkaç tanesini cımbızla çekip alayım gerisini sileyim diyorum ama olmuyor. Önceki yıllara baktıkça, önümdeki yıllardan korkuyorum belki, ama yine de gelsin diyorum 2008. Sonra 2009, 2010, 11, 12. Artık ömrüm ne kadar elverirse gelsin yeni yeni yıllar. Çünkü yaşamayı seviyorum, acısıyla, tatlısıyla, derdiyle, dermanıyla.

Acıların daha az, dermanı olan dertlerin daha çok olduğu yep yeni yıllar geçirmeniz dileğiyle, hangi bakış açısına sahip olursanız olun, aynı yeni yıl coşkusuyla kutluyorum.