Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mart '10

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Mustafa Balbay..

Mustafa Balbay..
 

SevgiliBalbay.. Özlüyoruz seni ve yazılarını..


Cumhuriyet’in Ankara Bürosu Çankaya’da dır. Ahmet Rasim Sokak ta.

Çankaya’ya yolum düştüğünde, özellikle Hoşdere’den Atakule’ye doğru çıkarken Halit Ziya sokağa saparım, oradan da Ahmet Rasim’e geçerim.

Zaten Çankaya’da daha bir gönül huzuru ile dolaşıyorum ama Cumhuriyet gazetesinin önünden geçmek daha bir keyif verir bana. Çok daha müreffeh, çok daha özgür bir ülkedeymişim gibi hissederim kendimi. Bazen eşim ve çocuklarımla da geçerim oradan ve her seferinde üzerine basa basa “bakın burası Cumhuriyet’in Ankara Bürosudur” derim.

Sevgili Balbay’ın özgür olduğu günlerden bir gün yolum Ahmet Rasim’e düştü. Sokak dar üstelik sağ tarafta araçlar park etmiş. O yüzden yavaş gidiyorum. Tam Cumhuriyet’in önünden geçerken, bir baktım Mustafa Balbay..

Gazeteden çıkmış (herhalde) bana doğru geliyor, daha da yavaşladım, aramızda bir metre ya var ya yok.

Göz göze geldik. “Sayın Balbay saygılar, seviyoruz sizi, mücadelenizde başarılar” dediğimi ve onunda “Saygılar bizden” dediğini duyduğumu hatırlıyorum. O da sokaktan karşıya geçiyordu herhalde. Yürüdüm gittim.

Nasıl sevinmiştim..

Nasıl pişmanım şimdi..

Durdur arabayı, in aşağı, bir elini sık, bir merhaba de.. Hatta oradaki güvenlikten rica et bir resmini çeksin sevgili Mustafa Balbay ile.

Ne büyük onur olurdu.

Ömür boyu saklardım o resmi.

Ne aptalmışım..

Elimin ayağıma, direksiyonun vitese karışmasını engelleyemedim heyecandan. Durup kendisi ile tanışamadım. Çok pişmanım, kendime çok kızıyorum.

Sevgili Balbay, bir yıl oldu, sen yoksun gazetende…Özlüyoruz..

Ama en azından ben biliyorum ki, seni “orada olmak zorunda bırakanlar” şimdi utanıyor, halk içine çıkamıyor. Bu rezaletin hesabını hem vicdanlarına (varsa tabi) hem de kendi eşlerine ve çocuklarına bile veremiyor.

Ama biz, her gün seninle yaşıyoruz, çıkmanı ve yeniden yazmanı bekliyoruz.

Hani demiş ya Nazım;

“Sen yanmasan, ben yanmasam,

Nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.”

İçerde olman bile aydınlatıyor Türkiye’yi, sevgili Balbay..

Sekiz Mart Dünya kadınlar günü.

Ben utanıyorum, eşimin yanında olmaktan, sen içerdeyken..

Eşimin “sekiz mart nedir” diyen imalı sorularını, bilmemezlik ten, duymamazlık tan geliyorum.

Çünkü ben sekiz mart ile ilgili tüm düşüncelerimi, kadınlara yakışacak tüm onurları, eşiniz sayın hanımefendiye gönderiyorum.

Eşim kusura bakmasın..

Bekliyoruz sevgili Balbay, geçecek bu günler.. Yakındır aydınlıklar..

Saygılar..

 
Toplam blog
: 243
: 760
Kayıt tarihi
: 26.03.07
 
 

1957 Kars doğumluyum. Emekliyim. Gazi Üniversitesi İİBF İşletme bölümü ön lisans mezunuyum. Yazı ..