Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '12

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Mustafa’nın gözü yaşlı eşi, Hacer, Sevtap Özaltun

Mustafa’nın gözü yaşlı eşi, Hacer, Sevtap Özaltun
 

Sevtap Özaltun


 

Doğum Tarihi: 09 Aralık 1984 (27 yaşında)
Doğum Yeri: Artvin
Eğitim Durumu: Lisans

2001 yılında Bakırköy Basat Sanatçılar Derneği'nde Tiyatro hayatına başladı.
2006 yılında Haliç Üniversitesi Konservatuarı Tiyatro Bölümü'ndenmezun oldu.
Şu anda İstanbul Yeni Sahne'de oyunculuk hayatına devam etmektedir
.(alıntı)

 

Sevtap Özaltun’un ne kadar güzel baktığını fark ettiniz mi?

Nasıl içten bakıyor, nasıl içten ağlıyor?

Aklınızda mı?

 

Ben gözleri ile oynayan oyuncuları çok seviyorum. Bırakın beden dilini, göz dili, göz anlatımı, göz ifadesi, gözle bütünleşme, gözle iletişim…

Gözlerle herşeyin sanatta çok önemli olduğu herkesçe malumdur. Ben bir daha üstüne basa – basa söylemek istiyorum.

Boşuna göz nurdur denmiyor.

Nur – ışıktır…

Işık – aydınlık…

Saydıkça bitiremezsiniz…

 

Sevtap Özaltun’u izlerken hep farklı sebepler aradım. Bu güzel kızın hayatı, bu güzel kızın aşkı, bu güzel kızın merhameti.

Şimdi bende bir senaryo yazarı olarak düşünüyorum.

Hacer tiplemesini ve onun etrafında dönenleri şöyle bir ele alınca; onun katkıları ile olayların renk bulduğuna inanıyorum ve senaristlerin o konuda çalıştıklarını görüyorum.

Kalbi iyi biri,

Kişiliği kuvvetli biri,

Kadın!

Burada düşünmek lazım…

Kadın…

Gururunu hiçe saydı çoğu zaman, gel – gitler yaşadı. Hayatın ihmal ettiği tiplemeler vardır ya senaryo ağzı ile konuşursak! Öyle zaten. Güçlü olmak istedi, bunu yaparken doğruları tercih etmekten yana oldu.

Yine zaman – zaman diyeceğim. Sebebi zamanın birinde gönlü, yüreği, dürüstlüğü galip geldi, diğer zaman diliminde ise Mustafa’ya olan büyük aşkı.

 

Aşk böyle bir şey!

Tanımı zor, yaşaması zor, getirileri zor, götürdükleri çok daha zor!

Aşk denilince ona kusur bulunmaz,

Aşk denilince günahta olmaz.

Elde değil ki, elde olsaydı, Hacer –Mustafa’yı bu kadar severmiydi?

 

Hacer ya da diğer adı ile Asu…

Aslında hayat kadını ama biz onu sevdik,

Aslında sinsice Fatmagül’e yaklaştı, biz onu yine sevdik,

Aslında mahkemede gerçeği anlatmadı ama biz yinede onu sevdik.

Sebebi hep bildik, günah keçisi onun yüreğiydi, onun kalbiydi, onun aşkıydı.

 

İçimizde ne kadar çok Hacer’ler var…

 

Hacer ya da Asu tiplemesinden bu kadar söz edebiliyorsam, onu bu kadar iyi anlayabilmişsem, bunda büyük başarı – başarılı oyuncu Sevtap Özaltun’un…

 

Böyle genç yetenekleri hep tebrik etmek istiyorum.

Bizleri bazen dizi izlemenin dışına çektikleri için,

Yaşamımızı ve yaşananları izlemeye zorladıkları için…

 

 

Nazan Şara Şatana

 http://www.facebook.com/#!/profile.php?id=100002892442552

http://twitter.com/#!/nazansarasatana

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....