Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ekim '16

 
Kategori
Siyaset
 

Musul'da kim ne istiyor? Musul alınsa da ihtilaflar devam edecek..

Musul'da kim ne istiyor? Musul alınsa da ihtilaflar devam edecek..
 

Başkan Gücünü dolar ve silahtan almaktadır.


Irak'ın Bağdat'tan sonraki ikinci büyük şehri Musul iki buçuk (2.5) yıldır İŞİD'in elinde. Irak Musul'u İŞİD'den kurtarmak için 17 Ekim 2016'da harekat başlattı.

ABD'nin amacı İŞİD'in yok edilmesidir. Ayrıca, yaklaşan Başkanlık seçimleri öncesinde Musul'un kurtulması ve İŞİD'in gerilemesi Obama'nın Hillary Clinton için istediği desteği güçlendirecek. ABD'nin Irak'ta danışman ve askeri gücü beş (5) bine yakın. Obama'nın Irak'tan erken çekildiği, yeni düzenin etnik esaslı ve problemli kaldığı, Barzani bölgesinin geniş tutulduğu söyleniyor. Türklerin bir kısmı, İsrail'e ve ABD'ye müttefik Kürt devleti taşlarını ABD'nin döşediğini söylüyor. ABD, İŞİD mücadelesinde hava gücünü kullanıyor. Hedef koordinatları kararı, Irak ordusuna lojistik destek, taktik yardımı yapıyor.

Barzani'nin amacı  Musul'un kurtulmasına destek vermek ve  sonrasında Musul'da etkin olmak, Kürt hakimiyetini genişletmek. Irak Hükümetindeki petrol parası payını artırmak. Türkiye, İran, Irak ve Suriye Bölge ülkelerince hakları yenen, mağdur Kürt halkının Temsilcisi rolünü oynuyor. Rolünde başarılı. Musul ve Irak işgalinden en kârlı bölge. Irak'a Saddam benzeri bir lider gelir ve Irak tek devlet olacak, Kürtlere karşıyım diyene kadar hükmü devam edecek.

Irak'ın amacı Musul'u kurtarmak ve tekrar hakim olmak. Petrol gelirini artırmak. Amerika yardımıyla kurulan Ordu'nun itibara ve dolayısıyla zafere ihtiyacı var. Musul'un sekiz (8) bölgeye ayrılacağı ve vali yardımcılarından birinin Kürt olacağı belirtiliyor.

İran'ın amacı, Irak'ta etkinliğini artırmak. Şii yayılmasını sağlamak. İsrail'e kadar taraftar kuvvetlerinin erişmesi; İran-Irak-Suriye rotası için yatırım yapıyor. Şii milisler uzun dönemde İran'ın etkinliğini artırmak ve İŞİD'in yok edilmesi için Musul savaşına katılıyor. Irak, Şii egemenliğine tam olarak girerse sıra Körfez ülkelerine öncelikle Şeyhliklere gelecek ve İran'ın etkinliği bölgede artabilecektir.

Türkiye'nin amacı, İŞİD mücadelesinde batı cephesinde yer almak. Kendisine zararlı olan İŞİD'in etkinliğini önlemek. Güney sınırında, Irak ve Suriye'de oluşturulmak istenen Kürt koridoruna engel olmak istiyor. Bu koridor ileride Kürt bağımsız devleti alanı ve petrol yolu olabilir endişesi var. İç politikada bu çabaları abartarak AKP oyunu ve sempatizanlarının sayısını artırmak istiyor.

Dış politikasında İŞİD'in yok edilmesi için destek veriyor. İslamın kesme biçme ve zorla insanlara ne yapacağını söyleyen bir din olmadığını belirtiyor. Ayrıca, Türkiye'nin  Sünni Şii mezhep savaşında taraf olmadığını açıklaması ve mezhepsel yaklaşımlara hiçbir platformda destek vermemesi gerekli.

Irak ve Barzani ilişkisinde dostluk terazisini eşit tutması gerekirken Barzani lehine  hata yaptı. Sünnileri koruma yaklaşımı ile mezhepçi damgasını yedi. Başika sorununun muhtemelen özü bu iki hatadır.

İç politikasında, Musul olaylarına dayanarak Irak'tan Musul'la ilgili hak iddia edecekmiş gibi AKP iç politikada konuyu tartışıyor. Bu yanlış. Üzerinden doksan (90) yılı aşkın süre geçmiş bir olayı tersine çevirmek oldukça güç. Bu konuda başarılı olmak; ABD ile çok daha iyi bir uyum ve daha ekonomisi güçlü, modern, Dünya'ya örnek bir Türkiye gerektiriyor.

İŞİD'in amacı İŞİD halifeliğini kurmak ve devlet olmak için hükmedilecek halk ve toprak istiyor. Musul'daki dört ile sekiz (4-8) bin tahmin edilen güçleri, otuz (30) bin kişiye ve hava saldırılarına direnecek.  Dar sokak savaşlarında, Koalisyonun tank ve hava gücünü kullanması zor ve riskli. İŞİD'in karşı tarafa yeterli zayiat verdirdikten sonra halkın arasına karışmaları, kaçmaları beklenebilir. Musul halkının tepkisi de gidişatı etkileyecek. İŞİD yenilse de varlığı ve dini iddiası devam edecek.

Musul'un petrolü olduğu için önemi var ve yüz (100) yıldır göz önünde bir şehir. İki milyonluk nüfusu azaldı. İŞİD yaşamı olumsuz etkiledi. Yokluklar arttı. Şehir göçlere ve işgallere maruz kaldı. Nüfus dağılımı Kürtler lehine değişti.

Sonuçlar:

Musul'un kurtarılması için sahada uzlaşma, koordinasyon gerekli. Bu sağlanamazsa Koalisyon kayıpları artacak. İŞİD psikolojik üstünlük sağlayarak çekilebilecektir. Musul'da Sünni Şii mezhep savaşları başlarsa bu iç savaş daha geniş bölgelere  yayılabilir.

Tüm Irak'ta barışı ve birliği hedefleyen ve işleyen bir hükümet modeline ihtiyaç var. ABD bu modeli oluşturamadı ve işleyen bir demokrasi inşa edemedi.  Sıkışılınca Irak'ta insan malzemesi entellektüel değerleri bu kadar deniyor. İlave olarak da başarısız Libya ve Mısır örnekleri gösteriliyor. Irak'taki parçalanma ve olaylar bu işlemeyen modelin başarısızlığının sonucu. Bu duruma biraz da Ortadoğu halklarının uzlaşmacı tavrının eksikliği, kavgacı olmaları sebep oluyor. Mezhepsel ve etnik yapılanmayı geri plana atan bir Hükümet modelinin Irak'ta geliştirilmesi gerekli. Bu Irak kuzeyindeki Kürt yapılanması Barzani iktidarı için de geçerli.

ABD tarafından kitle imha silahları var diye Irak 2003'de  işgal edildi. Saddam ve Irak ordusu yok edildi. Ancak daha sonra Irak'ta iyi işleyen bir yapılanma oluşturulamadığından Irak Şii, Sünni ve Kürt olarak üçe (3) bölünme yolunda devam ediyor. Musul alınsa da Irak huzuru bulamayacak. Kürt, Sünni, Şii ihtilafları devam edecek. Muhtemelen Saddam türü güçlü, acımasız  bir  potansiyel diktatör ileride tek Irak deyip Arapları harekete geçirip Kuzey Irak'a saldırmayı planlayacak.

Yazarların bir kısmı Ortadoğu'daki huzursuzluk ve savaşları ABD'nin kurguladığını söylüyor. ABD'nin kaya gazı ile petrol bağımlılığının azaldığı ve Ortadoğu'daki kavgalı yaşamın İsrail'e ve ABD'ye yaradığı belirtiliyor. Ancak Ortadoğu halklarının kaybettiği açık.

İran'ın Körfez Ülkeleri hakimiyeti dengelenmeli. İran'ın bölgede  hakimiyeti artarsa İsrail, Türkiye ve Saudi Arabistan bundan olumsuz etkilenir. İran körfez hakimiyeti için taarruza dayalı bir politikaya geçtiğinde, Saudi Arabistan varlığını tehlikede hissedebilir ve bölgede anlaşmazlıklar daha da artabilir.

İran'ın petrol pazarına girmesi ve Irak'taki Şii hakimiyetiyle yeni bir motivasyon kazanmasını tehlikeli olarak görenler var. Şeyhliklerin ve Saudi Arabistan'ın huzurunun azalması, bölgede silahlanma ve petrol üretimi yarışının şiddetlenmesine yol açar.

Petrolde arz fazla, talep az kaldığından petrolün 50 dolarlar civarında seyri Ortadoğu petrol Şeyhlikleri'nin, Saudi Arabistan'ın ve Rusya'nın gelirini azaltıyor ve ekonomilerini zorluyor. ABD yönünden, Rusya'nın  Ukrayna'ya müdahalesi ve Kırım'ın ilhakı uzlaşmazlığı sebebiyle, bu durum hoşuna gitse de uzun dönemde Rusya'nın alacağı  tedbirler olacak ve ABD karşıtlığı Rusya'da ve Ortadoğu ülkelerinde artabilecektir.

Suriye'de ateşkes ve barış gerekli. Irak ve Suriye problemlerinin devamı bölgede yeni bölünmelere yol açıyor. Suriye iç savaşı Ortadoğu'daki vekalet savaşlarının yeni alanı olmuştur. Suriye bataklığı olmasaydı, belki Irak'ta durum bu kadar kötüleşmeyecekti.

Türkiye'nin güvenliği ve ekonomisi düzlüğe çıkarılmalıdır. Ortadoğu'daki yeni konuşlanmalar, Türkiye'yi olumsuz etkiliyor. Türkiye güneydeki Kürt koridoru, Suriye ve Irak'taki YPG genişlemesini istemiyor. Suriyeli ve kısmen Iraklı göçmenler Türkiye'ye geldiler ve ekonomiye yük durumundalar. İntihar bombacıları İstanbul ve Türkiye  turizmini zarara uğrattı. Türkiye komşudaki iç savaşın zararlarını fazlasıyla yaşıyor. PKK, Güneydoğudaki şehirlerde ve kırsalda yaşamı olumsuz etkiliyor. FETÖ olayı ve darbe teşebbüsü Türkiye'yi sarstı. Devlet, Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetiliyor. Ekonomi küçülüyor ve bunun yaşama olumsuz etkisi işsizlik artışı ve gelir azalması olarak yansımaya başlıyor. Türkiye, Suriye ve Irak olaylarından en çok zarar gören ülke oldu. Terör geldi. Yeterinden fazla göçmen geldi. Güvenlik ve göçmen harcamaları arttı. Turizm zarar gördü. Halkın özgüveni sarsıldı.

Türkiye'nin yeni bir hikayeye ihtiyacı var. Türkiye'yi huzurlu, uzlaşmacı, çağdaş, demokrasiye, hukuka saygılı, kuvvetler ayrılığı olan ve devletin güvenlik, sağlık, eğitime odaklı olduğu ve küçüldüğü, özel sektörün daha çok rol aldığı, küresel sisteme entegre  ve yenilikçi (inovasyon) odaklı bir Türkiye olarak inşa etmek faydalı olabilir. AKP mevcut söylemiyle ve hep mağdur olarak ikinci bir on beş yıl gidemeyebilir.

Ortadoğu İhtilafları petrol ve güneş oldukça bitmeyecek görünmektedir. Musul küçük bir fasıldır. 

 
Toplam blog
: 182
: 1556
Kayıt tarihi
: 14.10.12
 
 

Elektronik Y.Mühendisiyim. Teknik alan dışında Tasarruf ve tutumlu yaşam, Kişisel Finans Yönetimi..