Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ağustos '06

 
Kategori
Mesleki Eğitim
 

Mütefekkir ve toplum

Büyük medeniyetlerin büyük ilim ve fikir adamları vardır. Köklü milletler bunu büyük adamlarına sahip olmalarına borçludurlar. Tarihe bakınız nerede ilim adamı varsa oradan hala ışığın gelmeye devam ettiğini göreceksiniz. İnsanlık tarihi boyunca yeryüzünde en itibarlı toplumlar ilim adamlarına sahip olanlar arasından çıkmıştır. Çünkü ilim adamları toplumların itibarını korurken onurlu kalmalarını da sağlamışlardır. İlim adamları eğilmeye başlamadan evvel hiçbir toplumun eğildiği görülmemiştir.

Bir ülkenin dirilişi için çıkarılacak fermanda münevver kadronun mührü yoksa o ülke dirilemez. Dirilişin ve ilerlemenin ölçüsü ilim adamlarına sahip çıkmaya bağlıdır. Bu şehirler ve kasabalar hatta köyler içinde geçerlidir. Birçok ülke ve şehirler değişik zamanlarda orada yaşayan ilim adamlarının ismiyle anılmış ve şöhret bulmuştur. Şems-i Tebrizi (Tebrizli Şems) Sadi Şirazi (Şirazlı Sadi) birkaç örnektir.. Horasan, Buhara, Bağdat gibi vilayetler daha çok ilim adamlarıyla ön plana çıkmışlardır. Hatta bu insanlar bölgenin sosyo-ekonomik yapısının değişiminde de önemli rol oynamışlardır. Konya’nın hareketliliğinde Mevlana’nın katkısı unutulmamalıdır. Mevlana kadar uzun süre Konya’ya hizmet veren ve verecek olan bir idareciye rastlanamamıştır. Yunus sevgisi ile Anadolu toprağını hamur etmiş, bize sunmuştur.

İlim adamları toplumların nefesleridir. Toplumların ömrü bu nefeslerin gücüne bağlıdır. Bundan dolayıdır ki onlar gittikten sonra toplumlar oksijen tüpüne muhtaç olacak kadar nefessiz kaldılar. Zira milletlerin en parlak dönemleri sadece iyi idarecilere sahip oldukları dönemler değil, iyi alimlere de sahip çıktıkları dönemlerdir. Alimlerine sahip çıkmayanlarsa alemlerin elinde oyuncak olmuşlardır. Tarih bize mütefekkirini tokatlayan idarelerin ayakta, milletlerinde hayatta kalamadığını göstermektedir. Yine milletlerin hak sultanları öldüğünde döktükleri gözyaşlarının, halk sultanları öldüğünde döktüklerinden daha fazla olduğunu biliyoruz.

İlim adamları her devirde toplumların ışıklarıdır. yüzlerce yıl idarecilere deniz feneri görevini yapmışlardır. Bu fenerden yararlanabilenler yollarına devam etmişler yararlanamayanlarsa dağılıp gitmişlerdir. Bu ışıkların aydınlatma mesafesi yüzlerce yıl öteleri de kuşatmaktadır. Geçmişten ışık alamayanlar geleceğe de ışık veremezler. Onlar hem toplumlarına ışık, hem de vicdanlarına ses olmuşlardır.

Günümüzde cüzdan seslerinin vicdan seslerini bastırdığını görüyor ve üzülüyoruz. İlim adamlarından yeterli derecede faydalanamıyor günübirlik meselelerle zaman tüketiyoruz. Bu salt bugün için değil yarın içinde önemli bir kayıptır. Kaybolan birçok şeyin telafisi mümkün olabilir fakat bu kaybın telafisi mümkün değildir. İlim adamı da ne pahasına olursa olsun sahip olduğu kimliği taşımaya gayret göstermelidir.

 
Toplam blog
: 574
: 922
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Samsun Yazarlar Derneği (Kurucu) Başkanı. 12 kitabı neşredildi. Türk Güreşinin Sembol ismi Yaşar ..