Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Aralık '07

 
Kategori
Yılbaşı
 

Mutlu mu yıllar?

Mutlu mu yıllar?
 

Her yıl birbirimize "mutlu yıllar" diliyoruz. Peki mutlu mu yıllar? Geriye dönüp baktığımızda, bir yıl öncesine dair hatırladığımız güzel anılar mı daha fazla, can sıkıcı olanlar mı? İşte bütün mesele burada. Siz ne kadar Pollyanna olmaya çalışın, sizin dışınızda gelişen olaylar, belki içinde yaşamadığınız halde belleğinizde sıkıntılı izler bırakıyor.

2007 yılını düşünüyorum. Ailemde ciddi bir rahatsızlık, bir kayıp yok, bu açıdan sıkıntısız. Geçen çok güzel günlerim de var, canımın sıkılıp sabahlara kadar uyuyamadığım günler de. Bu da normal. Hayat bu, her zaman pembe değil, arada, morlar, griler, siyahlar da var.

Ülkeme gelince. Bir vatandaş olarak en çok kaygı duyduğum yıllardan biri. Kendim için değil belki ama bundan sonra gelecek nesil için, çocuklarımız için duyduğum kaygılar. Çocuklarına ağlayan anneler, sevimsiz politikacılar, her an birbirinin üzerine atlayacak gibi duran karşıt fikirliler. Önce cumhurbaşkanı seçimi krizi, askerin göz dağı vermesi, ardından yapılan cumhuriyet mitingleri, seçim...2007 Türkiye siyaseti için bir dönüm yılı oldu belki. Ne tarafa döndük? Bunu da tarih kitapları yazacak...

2008'den şu an beklediğim en güzel şey, aileye 2 bebek katılacak olması. 2008 doğumlu iki erkek bebek, biri Nisan, biri Haziran'da bizimle olacaklar. Şimdiden hoşgeldiniz diyorum onlara. Umarım sağlıklı bir şekilde kucağımıza alırız. Birisinin halası, birisinin büyük teyzesi olacağım ki, ben de artık çoooook büyüdüm...

Oğlum durmadan yılbaşında ne yapacağımızı soruyor. Ben onun yaşlarındayken yılbaşı günlerinde, evde mutlaka tavuk yenir, sonra babam önüne aldığı ağdayı yoğura yoğura , o zamanlar "teltel" dediğimiz kadayıf yapardı. Oturup bir güzel yerdik. Tombala oynardık. Çinkolar, tombalalar arasında, uykulu gözlerle Nesrin Topkapı'yı bekler, çok geç olmadan da yatardık. Zira soba sabaha kadar yanan bir ısıtma aracı değildi.

Mesleğim açısından bakınca 2007'ye, değişen çok şey var. Sınıf mevcudumun bu okulda ilk defa 38' e düşmesi, rehber öğretmenimizin evlenip gitmesi, yeni programın uygulanışı, sorunlar, konuşmalar, koşturmalar, toplantılar, gelen giden öğretmenler...

Dostlarımı düşününce; gelişen dostluklar, yara alan dostluklar, sığ arkadaşlıklar, iş arkadaşlıkları. Birlikte paylaşılan güzel anlar, paylaşılamayan trajik zamanlar...

Eh! Fena bir yıl olmamış 2007. En azından dolu dolu yaşanmış. Daha iyisi 2008'in başına.

Bu yazıyı okumak lütfunda bulunan herkesin yeni yılı kutlu olsun. Her şey gönlünüzden geçtiği gibi olur umarım. İyi şeyler düşünelim ki, iyi olsun.
"2008 barış, huzur, sevgi yılı olsun.."

 
Toplam blog
: 111
: 5210
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

1997 yılında öğretmenliğe başlamış bir mühendisim. Bir oğlum var. Çocukları ve yaşamı seviyorum. ..