Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ocak '14

     
    Kategori
    TV Programları
     

    Mutlu son mu yoksa hayat mı?

    Mutlu son mu yoksa hayat mı?
     

    Son günlerde sanırım dizi çöplüğü gibi birşey yaşanıyor. Nedenini anlayamıyorum çokta bilmiyorum. Eskiden sezon başı çıkan dizi 2.bölümde kaldırılmazdı.

    Ama benim bahsetmek istediğim biten 'Bir aşk hikayesi' dizisinin arkasındaki kocaman ekip ve en önemlisi sosyal medya kısmı. Günümüzde sosyal medya sayesinde istediğimiz ünlü oyuncu bir tık ötemizde bulunuyor, cevap verebildikleri sürecede elllerinden geleni yapıyorlar.

    Tam konuya girmeden önce çok dikkatimi çeken ve anlamakta zorlandığım bir konu var sanırım 'Hayranlık' evet bir oyuncuya sanatçıya hayranlık. Sanki bir gariplik varmış gibi herkesin kendi eli, yüzü varken başkasına taparcasına kendini küçülterek tapma derecesine gelmesini anlamıyorum herhangi bir sosyologla bunu konuşmak isterim. Sanırım oyuncuların gerçekten ciddi bir psikolojiye sahip olmaları gerekiyor. Çünkü bu derece yoğun baskıyı kaldırma zor olsa gerek, kimi zaman insanlar sizi o kişi olarak görmek istiyor ve olmadığınızı anlayınca kızıyor. Düşünsenize kendiniz olduğunuz için yargılanıyorsunuz, sigara içebilir, alkol kullanabilir tam tersi dine yönelebilir, başrol eşinizden başka biriyle sevgili olabilirsiniz bunlar doğal şeyler... Damla Sönmez Hanım bundan sonraki oyunculuk yaşamında anca Kara Melek rolüyle karşımıza çıksa silinebilir hafızalardan Ceylan rolü, dizinin başında cici bir kızken sonunda anne olarak bitirdi rolünü ve hakkını verdi. Kimsenin kızmasını istemem gerçekten anlamıyorum ve merak ediyorum sadece ve eklemek istiyorum;lütfen önce kendinizi sevmeyi öğrenin sizde o oyuncu kadar güzel yada yakışıklısınız.

    Gelelim sosyal medyanın gücüne,inanılmaz birşey,artık kanallar halkı dinlemek zorunda kalıyorlar bu çok güzel birşey özellikle bu dizinin sosyal medyası müthiş bir aileydi dizilerini çok takip edecek fırsatım yoktu ama onlar beni içlerine çektiler yazılanları iyi kötü okudum.Anlamadığım bir noktada burada ortaya çıkıyor.Hiçbirimiz gidip bir binanın mimarına karışıp çirkin bir çizim yık bunu demezken bir senaristin her yazdığına neden bu kadar karışılır ki üstelik baştan beri çok değer verip herkesi dinlemiş biri...

    Türkiyede unutulan bir durum var dizi diye birşey vardır haftalık takip edilir fanı da olunabilir ama sonuçta bu bir dizidir zamanı gelir eser sahibi nasıl isterse öyle biter.Kitap okurken sonunu beğenmeyip yazarına kızan kaç kişiyiz? Düşünsenize Breaking Bad Walking Dead izleyen dünya bunlara delicesine inansa neler olabilir.

    Kısaca demem o ki şu devasa maliyetli sinemalarda bile tanıtımı yapılan projelerin 2.bölümde rafa kalktığı şu günde 36 bölüm devam etmiş bir dizi. Emeği geçenler gönülden tebrikler size, yapımcısını ilkkez bu dizide gördüm ama kendisinin fanıyım sanırım yüzünden utanmasam nur akıyor dicem, çok tatlısınız efendim üzülmeyin artık.Fahri memleketim Cunda'ya çok yakışacak yeni eseriniz...

    Saygılar ve sevgiler hepinize...

     
    Toplam blog
    : 1
    : 307
    Kayıt tarihi
    : 15.01.14
     
     

    Belkide nefes almak demek benim için yazı yazma demek beynimdeki tek karşılığı bu olmalı ama yaşa..