Mutluluğu ve Huzuru Siz Nerede Arıyorsunuz?

Huzur ve mutluluk arayanlara...

Çoğumuz mutlu olmak için, huzurlu kalmak için bazı şartların oluşmasını bekleriz. Eğer eşim bana çiçek alırsa, çok mutlu olurum. Eğer patronum yaptığım işi onaylarsa, kendimi iyi hissederim. Eğer arkadaşım bugün giydiğim ayakkabıyı beğenirse, güne iyi başlarım. Eğer beni takdir ederlerse, işte o zaman mutlu ve huzurlu olurum... Eğer, eğer, eğer, ... Eğerle başlayan, sonu gelmeyen pek çok cümle kurulabilir, bizi mutlu edecek, huzurlu kılacak. Peki bu oluşan durumlar karşısında yaşanılan duygular kalıcı mı? Her zaman olması mümkün mü? Bizi her an iyi tutabilir mi? Koca bir HAYIR!!!

Hepimiz kendi hayatlarımızı ayrı ayrı yaşarken, pek çoğumuz aynı şeyi bekliyoruz. Karşıdan onaylanma, karşıdan ilgi, karşıdan sevgi, karşıdan merhamet, karşıdan güzel söz duymak istiyoruz. İşte o zaman kendimizi iyi hissediyoruz, mutlu hissediyoruz, kendimize olan güvenimiz artıyor. Peki mutluluğumuz için bu durumların gerçekleşmesini şart koşmak, kendimize yaptığımız en büyük haksızlık değil mi?

Bugün kendinize, sadece güne iyi başlamak için, bir çiçek almaya ne dersiniz? Aynanın karşısına geçip, bugünkü kıyafetim de çok yakıştı, diye söyleseniz mesela. Bu işi de tam zamanında ve elimden gelenin en iyisini yaparak hallettim demeyi, patronunuzdan önce kendinize siz itiraf etseniz, nasıl hissedersiniz?

Etraftan beklediğimiz tüm olumlu dönüşleri, kendi kendimize verebildiğimizde, gerçek huzuru ve mutluluğu yaşamaya başlarız. Çünkü o anda kimseye ihtiyacımız olmadığını fark ederiz. Kendi ruhumuzu kendimiz beslerken, olumlu duygularda daha fazla kalmaya başlarız. Bu da bizi pozitife çeker, titreşimimiz olumlu yönde artar ve her gün yaşanılan güzelliklere bir yenisi eklenir. 

Huzur ve mutluluğu yaşamak kendi elimizde sadece içimizde saklı. Onu açığa çıkarmak da yine bize bağlı. Hepimiz bütünün bir parçasıyız ve eşsiz yaratılmışvarlıklarız. Hepimiz aynı potansiyellerle dünyaya geldik. İhtiyacımız olan tek şey daha yüksek farkındalık! 

Hadi şimdi ayağa kalkın, geçin bir aynanın karşısına. Önce kendinize bakın, gözlerinizin içindeki ışığı görün. Gülümseyin, kocaman gülümseyin. Sonra hadi kendinizi sarıp sarmalayın kollarınızla. Kocaman bir nefes alın, iyice sarılın ve ne kadar değerli olduğunuzu kendinize, ruhunuza hissettirin. Belki de akşam eve gelirken mis gibi kokması için, her kokladığınızda ne kadar değerli bir insan olduğunuzu size hatırlatması için, bir çiçek alırsınız KENDİNİZE... 

Huzurla, mutlulukla, sevgiyle kalın...