Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ağustos '09

 
Kategori
Deneme
 

Mutluluk bir yoldur, doğru yolu bulun

Mutluluk bir yoldur, doğru yolu bulun
 

Hep bir şeyleri bekleriz hayatta.
Küçükken büyümeyi, büyüdüğümüz zaman küçülmeyi isteriz. 
Lise yıllarında, üniversiteyi kazanıp, üniversite bitince, daha mutlu olacağımızı düşünürüz. Üniversite biter, bir iş bulunca hayatımızın değişeceğini, bizi iyi şeylerin beklediğini düşünürüz.
Neyse işi de bulur, erkek isek eğer bu sefer askerlik olayı gelir, kapıya dayanır. Büyükler “erkek adam askere gider, git ondan sonra bak hayat nasıl olacak derler.” Biz de askerden sonra bir şeylerin değişeceğini ve de daha mutlu olacağımızı düşünürüz. Askere de gidilir. 1,5 yıl sonra gelinir. Türkiye’de işi bulan şanlılardan biri olduğumuzu düşünmeden, bu sefer evlenirsek daha mutlu olacağımızı düşünürüz. Her taraf da kız aranır ya da erkek her neyse aranır. İstenir. Bu sırada da sanki çocuklarının evlenmelerini istemiyorlarmış gibi aileler türlü türlü zorluklar çıkarır. Onlarla mücadele edilir. Sonunda başarılı olunur. Evlenilir. Bu defa da çocuk telaşı başlar. Çocuk olursa daha mutlu olunacağına, çocuğun evliliğin betonarmesi olduğuna inanılır. Hele bir der çocuk olmuyorsa, herkes daha da telaşlanır, sanki insanların üzerine vazife imiş gibi “-Neden çocuğunuz olmuyor?” diye sormaya başlarlar. 
Siz de kısaca “-Düşünmüyoruz?” dersiniz ama karşı taraf
“-Neden düşünmüyorsun?” der. 
Sana ne lan deyip karşınızdakine bir kafa atmak istersiniz ama büyüğünüzdür yapamazsınız. 
“-Düşünmüyoruz.” Deyip kesip atmaya çalışırsın ama bu sefer karşı taraf,
“-Ne zaman düşüneceksin?” der. Ya sabır dersin sesini çıkarmazsın. Eğer gerçekten çocuk olmuyorsa, bu sefer yine doktorların kapısı çalınır. Tüp bebek yapılacaktır. Çuvalla para özel hastanelere verilir. Tahliller yapılır. O kadar para verirken, sana “-Bak işin garantisi yok, olmazsa olmaz ha, paranı geri alamazsın derler. Sesini çıkarmazsın. 
 
Siz hala evlendikten sonra, bir çocuğumuz doğduktan, hatta o da yetmeyip ardından bir tane daha olduktan sonra hayatın daha iyi olacağını düşünürsünüz. 
Sonra çocuk doğduktan sonra, türlü türlü istekleri başlar. Bu sefer mutsuzluğunuzu çocuğun bu isteklerine bağlarsınız. Yeterince büyük olmadığını, büyüyünce sorunun da çözüleceğine inanırsınız. Oysa çocuk büyüdükçe hele bir de ergenlik dönemine gelince, yeni yeni sorunlar çıkmaya başlar. Bir defa laf dinlemez. Kendi başına hareket etmeye başlar. Bu sefer bu sorunları çocuğun ergenlik dönemine bağlarız. Çocuğun bu dönemden çıkması ile daha mutlu olacağımıza inanırız. Oysa bir süre sonra yanıldığımızı anlarız. Çocuk ergenlik döneminden çıkınca yine mutlu olamayız. 
Artık mutluğumuz başka şeylere kalmıştır. Yeni bir araba alınca, yurt dışına güzel bir tatile çıkınca, emekli olunca her şeyin daha iyi olacağını, kendimizin de mutlu olacağına inanırız. 
Oysa bunların hepsi aldatmacadır.
Hepsi de yalandır. 
Gerçek nedir? 
Gerçek mutlu olmak için bu andan daha iyi bir zaman olmadığıdır. 
Eğer şimdi değilse ne zaman?
Şimdi yada, hiçbir zaman.
Başka seçenek yok. 
Yoksa hayatınız hep bir şeyleri beklemekle geçecektir.
En iyisi bunu kabul edin, her ne olursa olsun mutlu olmaya çalışın. 
Mutluluk bir yoldur. 
O zaman doğru yolu bulun, sahip olduğunuz her anın, her kişinin, nesnenin kıymetini bilin. Mutlu olun. Unutmayın, zaman hiç kimse için beklemez. Kendince geçer gider, size de geride kalan yılları saymak kalır. 
 
Toplam blog
: 718
: 2690
Kayıt tarihi
: 13.07.06
 
 

Tıp alanında doktor olarak çalışmaktayım, beyin cerrahi uzmanıyım..