Mutlulukla oynanan bir saklambaç oyunu mu yaşam?...

Nerede acaba mutluluk… Nereye saklanmış?.. Hep arayıp duruyoruz... Yıllar önce (2001 yılında) yazdığım bir şiir geldi aklıma böyle düşününce… Zor zamanlar geçirdiğim bir dönemdi…

mutlulukla oynanan
bir saklambaç oyunu muydu
yaşam!!!
çok mu iyi saklanmıştım da
bir türlü bulamıyordu beni ?
öyle çok isterdim ki
sobelemesini...

Sanırım o zamanlar farklı yerlerde arardım mutluluğu… Şöyle bir düşündüğümde onu aramak için ne kadar çok zaman tükettiğim aklıma geliyor... Tabi ki zaman ve yaşanmışlıklar olgunlaştırıyor insanı… Ve işte onları paylaşıyorum şimdi sizinle… Benden ufacık bir tavsiye, bırakın şu mutluluk meselesinin iç yüzünü kurcalamayı… Elinizdekiler ile yetinmeyi bilin... Mutluluğun onu arayanlara tesadüf ettiği pek az rastlanmış bir olaydır… Çünkü mutluluk biraz da zamansızdır, ecel gibidir bir nevi… Şu kısa ömründe evde hesaplanmış mutluluklarınızın çarşıda iflas ettiğini görmekten sıkılmadınız mı daha?.. Peki , o zaman? Neden hala yel değirmenleriyle savaşıp duruyorsunuz?.. En sevdiğiniz yemek olan zeytinyağlı yaprak sarmasının lezzeti mi değişti?.. Sizi kucaklayan dostlarınız yanında değiller mi?.. Yoksa aman Allah’ım çaresi olmayan bir hastalığın esirimi oldunuz?.. Gözlerin görmez, kulakların işitmez mi oldu?..Yürüyemiyor musunuz?... Felç mi indi vücudunuza?.. Bir iftiramı atıldı üzerinize çamurunu temizleyemediğiniz? Zindanlara mı kapattılar sizi? Gün ışığına hasret mi kaldınız? Yoksa siz mutluluğu özgürlükte, sevgide, şefkatte, esenlikte, dostlukta, samimiyette aramayan birimisiniz?.. Bunlardan biri elinizde olmasa gerçekten mutlu olabilir misiniz?...Sanmıyorum… Size saydıklarımın sadece birisiyle ömrü boyunca mutlu olacak onlarca birey tanıyorum... Benim tanımamın ötesinde bunların birinin eksikliğinden ömür boyu mutsuz olacak bireylerin de var olduğunu biliyorum…

Kabul ediniz lütfen… Ne uçan kuşun kanadında mutluluk ne de yüce dağların doruklarına gizlenmiş…bizden çok ötede değil… Bazen yanıbaşımızda… Bazen bir telefon kadar yakın… Bazen de aynada gördüğümüz yüz… Bazen dostlu içilen kahvenin tadında… Sahi en iyi dostunuzu ne zaman arayıp hadi kahve içelim dediniz?... Bugün bunun için iyi bir gün değil mi?... Hadi çağırın mutluluğu gelsin yanınıza…

Dostlukla…