Narcissus'un Pınarı

İzmir - Karaburun' a bağlı Mordoğan' da bulunan, Narcissus' un Pınarı, 5000 yıllık Narcissus Efsanesi' ni, Neşet Öztekin, 50 yıllık araştırma ve çalışmaları sonuca ulaştı. 

Çocukluk arkadaşı Ramazan Gezer Londra 'da öğretmenlik yaptığı yıllarda, İngiliz yazar A.S. Owen in 1938 yılında yazmış olduğu, "Karşı Dağların Acılı Otları" adlı kitabından alıntılarda geçen ilgili bölümü, 1950 yılında Neşet Öztekin'e vermişti. 

Bundan ilham alan Öztekin, kitaptaki tanıma uygun yörede yaptığı araştırmalarda, 5000 yıllık efsane pınarı bulmasıyla işe başladı. Mordoğan (Ionia) daki, Mimas(Akdağ) ın güney yamacındaki Ardıç mevkiinde, denize bakan alanda suyu hiç kurumayan kaynak suyun tarihsel yapısından, tarihi pınarı bulduğunu anladı. Pınarın bulunduğu yerin, 78 çeşit mor çiçeği bulunan, "Çiçek Tanrıçası Flora"nın botanik bahçesinin içinde olduğu anlaşıldı. Irmak perisi "Nana", bu pınarın önünde biriken suda, serinlemek için girip yıkanıp, pınarın yanında bulunan bir badem ağacının altının gölgesinde, yatarmış. Bu arada bakire Nana, herzaman güzel bir oğlan evladı olmasını dilermiş. Uykuya daldığı böyle bir anında, ağaçtan içi tutulmamış (ham-sıvı) bir badem düşer. İrkilen, Nana, bademi alır, elleriyle kırıp kabuklarını ayırır. Bademin içini yerken, içini göbeğine düşürür. Tam badem içini almaya çalışırken, cinsel uzuvlarına temas etmesine engel olamıyor. Arama esnasında cinsel tatminle karışık çekirdeği araken, keyifle uykuya tekrar dalıyor. Bir süre sonra, hamilelik belirtileri başlıyor. Normal insanlar gibi 9 ay 10 gün sonra doğum sancıları başlıyor ve pınarın başında, tanrıçaların şarkı ve türküleri arasında kainat güzeli bir oğlan çocuğu dünyaya getiriyor. Büyümeye başlayan çocuk, çıplak dolaşırken, pınarın başında, birikinti suda vücudunun ve yüzünün yansımasını görüyor. Ve kendi güzelliğine aşık oluyor. Delikanlılık çağına dek, botanik bahçesini her gezmeye gittiğinde, pınarı da ziyaret edip kendini seyrediyor. Bugünkü klizman( Klozomenai) kentinin Yelki köyünün karşısındaki, Dianusse (orman perisi) koruluğunda her yıl yapılan şarap şenlikleri yarışması yapılır. Bütün tanrı ve tanrıçaların davetli olduğu bu yarışmalarda, herkes deli gibi eğlenip şarap içerler. Narcissus da bu şenliklerde görülür. Dağ perisi Zeus un pek çok kızlarından biri olan Echo, Narcissus u görür görmez aşık olur. Tüm çabalarına Narcissus un ilgisini çekmeyi başaramaz. Eline bir kadeh keskin şarap alarak Narcissus a ikramda bulıunur. Narcissus 1 yudum şarap alıp arkasını döner. Echo, " Seni çok seviyorum, benden neden kaçıyorsun" diye sorar, Narcissus "ben yalnız kendimi severim" diye cevap verir. Çiçek tanrıçası Flora, eğlence kervanını, Ionia Mordoğan da bulunan, botanik bahçesine yönlendiriyor. Şenlikler orada da devam eder. Narcissus bu eğlencenin arasında herzaman gittiği pınarın önüne gelir. Kendi yansımasını seyrederken, Echo da O nu takip eder. Bir süre sonra Narcissus dizlerinin üzerine çöker, bir duman oluşur. Narcissus burada tanrısallaşarak, ölümsüzleşir. Echo ağlayarak uzaklaşır. Eğlence kervanı dağılır. 

1 Yıl sonra pınarın başına gelen Echo, suyun etrafında nergiz çiçeklerinden bir bahçe oluştuğunu görür. Bir benzetme yapmış, bakire beyazı yaprakları arasında, altın sarısı göbeği, boyunlarını büküp saplarını seyredercesine, bu aşkın sembolü olsun deyip oradan ayrılmış. 

Karaburun yarımadasında o günden bu yana, dağtaş Nergis çiçekleriyle doludur. Günümüzde her evin vazolarında görülmeye devam eder. 

Bu projeyi Neşet Öztekin, zamanın İzmir İl Turizm Müd. Abdülaziz beye sunmuştur. Bu projeyi benimseyen Abdülaziz bey, zamanın il genel meclisi başkanı Hakkı Berksoy'a götürmüş, Hakkı Berksoy unda ilgilenmesiyle, proje, Karaburun Kaymakamı İlker Özerk benlatılmıştır. İlker beye Neşet Öztekin ve Hakkı Berksoy tarafından anlatılmıştır. Yüksek Teknoloji Entitüsüne kaymakam beyin açtığı telefonla, enstitünün desteği talep edilmiştir. Enstitütü kabuldeip gerekli çalışmalar yapıldıktan sonra, Karaburun Kaymakamı İlker Özerk'e teslim edilmiştir. 

Vali yardımcısı Nevzat Ergün tarafından, Neşet Öztekin projeyle birlikte, İzmir valisi Cahit Kıraç'a sunulmuş ve vali bey pınarı yerinde görmek istediğini belirtmiştir. Turizm il müdürlüğüne bir yazıyla, özel idareden çevre düzenleme projesi yapılarak, ödenek çıkarılması emredilmiştir. Proje İl turizm müd. ce havale edilip olumlu cevap alınmıştır ve yapılma aşamasına gelinmiştir. Neşet Öztekin Y.T.E den sınırları içerisinde yabancı ağaçların temizlenerek belirlendiğimevcut haritasına uyularak tel örgü içine alınıp korunması ve ağaçlandırılması talebinde buşlundu. İzmir Y.T.E. rektörü Zafer İlken, projeyi hazırlamayı üstlendi. Karaburun Kaymakamlığına vekalet eden Nevzat Ergün, bu konuya duyarlılık göstererek, kadastro müdürlüğüne verilen talimatla, sınır belirleme çalışmaları yapılmasını emretti. Karaburun Milli Emlak Müdürlüğü'nce, Köylere Hizmet vakfı adına bedelsiz tescili yapılması taşlimatı verildi. Devam eden işlemler karayolları bölge müdürlküğü nün Pınar ın başınma kadar yol asvaltlaması hizmetleri başlanmıştır. Aynı zamanda, bölgeye giriş ve çıkışlarda yerli/yabancı turist geçişleri için yollarda hazırlanmaktadır. 

Bu aşamadaki projeler, ulusal ve yerel değerlerimiz açısından sevindirici olmakla beraber, proje içindeki mitolojik müze, milli park, 50 araçlık otopark, 7 adet Narcissus heykeli ve tarihi yel değirmenlerinin restorasyonu ve bu alanda fıstık çamı gibi diğer ağaçlandırma projelerininde başlangıcı olacaktır. 

Neşet Öztekin'in bütün hayali, bu bölgenin, Narsizm rahatsızlığını tüm dünyaya yayılan bir yer olarak da, turistik değerinin karşılığını görmesidir. 

Bu projeyle ilgili gelişmeleri ilerleyen günlerde de paylaşmaya devam edeceğiz.