Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '09

 
Kategori
Güncel
 

Nasıl bir anayasa?

Nasıl bir anayasa?
 

Bugünlerde seçimlerden sonra tekrar gündeme getirilmesi beklenen anayasa değişikliği ile ilgili tartışmalar hakkında, ben daha önce görüşlerimi sizlerle paylaşmıştım. Şimdi tekrar etmek de fayda görüyorum. Bizi yönetenlerin geleceğimizi etkileyecek anayasa değişikliğinin yapılmasında, paylaşımcı olması gerek. Tıpkı uygar ülkelerde, katılımcı yönetim anlayışının hâkim olduğu gibi. Geçmişte yapılan anayasa çalışmaları AKP kurmayları tarafından kapalı kapılar ardında kamuoyundan saklanarak bölük pörçük deklere edilerek hazırlanmaya çalışılıyordu. Böyle toplumsal konsensüs sağlanmaz. Özellikle üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, sendikalar ve toplum bu sürecin içinde yer almalı, bilgilendirilmeli ve tartışmaya açılmalıdır. Her şeyden önce hazırlanacak olan sivil anayasanın cumhuriyetimizin temel değerlerine ve laikliğe sahip çıkması gerekir. Türkiye’yi geleceğe taşımalıdır. Demokrasinin asgari şartı; Özgürlüklere yer vermek azınlıkları korumak. Yani insanların temel hakları, kişi hakları ve siyasi, ekonomik hakları olmalı ve devlete karşı anayasa tarafından garanti altına alınmalıdır. İkincisi ise azınlık durumundaki vatandaşları veya seçmenleri çoğunluğun baskısından garanti edilmiş haklar ile diğer erklere karşı denge unsuru olarak ekonomik, siyasi ve hukuki bağımsızlığını kazanmış olan bağımsız ve tarafsız mahkemeler ile diğer denetim organlarından kurulu yapı oluşturulmalı ve özgürleştirilmelidir.

Demokrasi konusunda Uluslararası bir üne sahip olan Robert A.Dahl’a göre ise, demokrasinin varlığı için en az sekiz kurumsal garanti bir arada olmalıdır.

1. Örgütler meydana getirebilme ve bunlara katılma hakkı (Dernek vakıf, sendika ve mesleki oda kurma özgürlüğü.

2. İfade ve toplanma özgürlüğü. (Din ve inanç, Düşünce ve düşünceyi ifade etme özgürlüğü gösteri ve toplantı özgürlüğü)

3. Oy verme hakkı (seçme hakkı)

4. Kamu görevlerine getirebilme hakkı (Kanun önünde eşitlik)

5. Siyasi liderlerin seçmen tercihini kazanmak. (Halkın desteği )için serbest yarışma hakkı (seçilme hakkı)

6. Toplumda alternatif bilgi kaynaklarının olması hakkı(Basın ve Tv özgürlüğü hakkı) Değişik haber alma kaynaklarının varlığı

7. Serbest ve adil (Dürüst) seçimler. (Seçim sistemleri)

8. Hükümet politikalarının seçmen tercihlerine (oylara) ve diğer tercih belirtilerine dayanmasını sağlayacak (Gerekli kurumların bulunması) Bir takım kurumsal düzenlemeler.(Yönetim sistemleri) Yasama, Yürütme, Yargı. Seçmen çoğunluğunun hükümet kararlarına yansıması, kararlara halkın katılması (Referandum vb)

İlk 6 madde klasik demokratik özgürlükler son iki madde de kurumsal garantilerdir. Demokrasinin temeli insanın kişiliğine saygı, hukukun üstünlüğüne dayanmalıdır. Demokrasi insan özgürlüğünün toplumdaki bütün kesimlere hoşgörü gösterilmesi ve her fert için fırsat eşitliği sağlanmalı ve garanti altına alınmalıdır. Demokrasi temsili ve çoğulcu karakteri ile seçmene karşı sorumluluğu, kamu makamlarının hukuka riayet etmesi sağlanmalı, adalet yansız ve tarafsız bir şekilde dağıtılmalıdır. Hiçbir kimse yasaların üstünde olmamalıdır.

Dolaysıyla kapalı kapılar ardında değil kamuoyuna, üniversitelere, sivil toplum kuruluşlarına açılmalı, üzerinde günlerce tartışılmalı, toplumun bütün kesimlerin görüşü alınmalıdır. Eleştiriler ve tavsiyeler dikkate alınmalıdır. Türkiye ye yakışanda budur bence. Çağdaş, medeni, insan hak ve hukukuna saygılı, toplumsal uzlaşma sağlanarak modern, bizleri geleceğe taşıyacak bir sivil anayasanın ancak bu şekilde oluşacağını düşünüyorum.

www.itp.tv.tr

 
Toplam blog
: 65
: 1528
Kayıt tarihi
: 08.02.08
 
 

Ben Ankara'nın Polatlı ilçesinde 1962 yılında doğdum. Tahsil hayatımı Ankara'da tamamladıktan ve ..