Nasıl toplum olabiliriz?

İnsanlar neden topluluk halinde yaşarlar?

Bu insanların varolduğu zamandan bugüne tartışılan, bazen kendimizi şehirden uzaklaşıp yalnızlığa iten fikirlerimizi ortaya çıkartan sorudur.

İnsanlar ortaklaşa sahip oldukları şeylerden dolayı birarada yaşarlar ve bu sahip oldukları şey birbirleri ile kurdukları iletişimden dolayı varolmuşlardır. İnsanların bir topluluk oluşturmaları için gereken şey amaçlar, idealler, inançlar, özlemlerdir. Topluluk oluşturmanın bir diğer yolu aynı kafa yapısında olmaktır.

Bu tür şeyler bir kalem ya da taş gibi elden ele geçen fiziksel özellikler değildir. Hedefler, amaçlar, hayaller bir pastanın paylaşılması gibi paylaşılmaz.

İnsanlar birbirlerine yakın olmaları ile topluluk oluşturmazlar. İnsanların tümünün ortak bir amaç için çalışmaları bile onların toplum olmaları için yeterli değildir. O zaman çamaşır yıkamak için bir arada bulunan parçalarda bir topluluk oluşturmuş dememiz gerekirdi.

Bütün olarak aynı amaç, ilgi, beceri, özlem için çalışmanın yanısıra her birey ortak bir amacın bilincinde o amaçla ilgil olarak kendi kararlarını ve insiyatiflerini devreye koyabiliyorsa o zaman topluluk oluşturmaya başlamışız demektir.

Bu iletişimi gerektirir. Her bir bireyin ne iş yaptığının bilinmesi ve diğerlerine kendi amacını ve bu doğrultuda neler yaptığı konusunda bilgilendirmesi sonucunda topluluk olmaya başlarız.

Siyasetçilerimizin, iş arkadaşlarımızın, eşimizin, kardeşlerimizin bizden ve diğerlerinden gizli yaptıkları her eylem ve aldıkları kararlar toplum olmamızı engelleyen bir sorundur.