Nasıldı Hayatın Tadı Orada?

Gezmiş görmüş dünyayı, okumuş anlatıyor, dinliyorum, bir adam.

Gitmiş yaşamış, tekrar gitmiş, okumuş, düşünmüş, yazmış bir kadın, okuyorum.

Hiçliğini NET görüyorsun!

Hiçliğini net göremeyen aslında yaşamayandır, diyorum. Bu dünya o kadar çok ki, içinde dünyalar, ne haddimize bilmek ve bildiğini şen şakrak ortaya dökmek.

İkilemier, çoklamlar içinde boğuluyorsun!

Boğulmaya biri yaşamayan biridir. Boğulmazsan, oradan geri dönmezsen burayı, seni beni nereden bileceksin sen! Ben, o adamın karşısndayım, sen o kadının. Bizden bıkmazlarsa biraz yaşayacağız işte. Hani o film bitene kadar diyelim.

Konuşmuyordu, konuşmadı, final hariç, olmadı bizce. Öbürü de kırdı geçti, güya neticede doğruyu buldu, kabullenmedik. Bir sonraki deve kuşunun yumurtasına kırmış hayatını....Yedin mi hadi aramızda yabancı yok, lütfen yaz, yedin mi ha, nasıldı tadı hayatın orada?

Bir ömür boyu piyano çaldı. Çaldı piyano onun hayatını. Sen bir ömür boyu neye adadın seni? Çaldın mı, çalındın mı?

NET göremiyorum!....

1. Not: Herkesin gözlüğü kendine der ve çekilir sahneden.

2. Not:

Peşimden koşturdular

beliki ben öyle sandım

peşinden koştum

o öyle sanmadı

kondum ben

kuş misali

kendi dalıma

incecik

sözde incecik yaşadım

kalın yaşlandım

izninizle.

Ş.Y.