Nasrettin Hoca

Adı Nasrettin derler bir hoca varmış.

Nasrettin Hoca, kişiliği, olaylara bakışı ve nükteli söyleyişleriyle yaşadığı zamanın halk bilginiymiş..

Hoca bu ya bir gün Cuma Hutbesi'nde ''Ey cemaat!'' der..'' Size ne söyleyeceğimi biliyor musunuz?'' Cemaat, ''Bilmiyoruz.'' der.. Hoca da ''Bilmediğiniz bir şeyi ben size söyleyemem.'' deyip minberinden iner..

Ertesi Cuma, Hoca yine minbere çıkar ve aynı soruyu sorar. Cemaat, ''Bilmiyoruz.'' der. Hoca, ''Madem bilmiyorsunuz, tekrar söylememe gerek yok.'' deyip yine minberden iner..

Üçüncü defa minbere çıkıp aynı soruyu sorduğunda, camaatin bir kısmı ''Biliyoruz.'' bir kısmı ''Bilmiyoruz.'' der.. Bunun üzerine Nasrettin Hoca, ''Bilenler bilmeyenlere söylesin.'' deyip minberden iner.

Böylece Nasrettin Hoca, doğu hikmetinin bilgi konusundaki yaklaşım zenginliğini ortaya koyar..

Birinci hutbesiyle bilmeyene bir şey öğretilmez esprisine vurgu yapar. Bilgi öğrenme konusunda kişinin kendini hazırlaması gerekir.. Öğrenmeye hazır olmayan zaten öğrenemez..

İkinci hutbesiyle hiçbir bilgiye ön yargıyla yaklaşılamıyacağını gösterir.. Çünkü her bilgi yeni bir açılımdır.. Kendini bilmiş kabul eden bir şey öğrenemez..

Üçüncü hutbesiyle bilginin mahiyetine;itibari ve itibari olmayan yönüne işaret eder.

Neticede Nasrettin Hoca'nın bizlere verdiği ders:

Size bildiğiniz şeyleri söylemek istemiyorum. Ancak bilmediklerinizi öğrenmek için bilgiye aç ve hazır olmalısınız. Paylaşılmayan bilgi sahibine yüktür.. Bu yüzden bilenin bilmeyene öğretmesi gerekir..

Bileni de dışımızda değil içimizde aramalıyız öyle değil mi?

''Melekler yüreğinizden öpsün''

Sabiha Rana

Gönül notum: En iyi geceler gönlünüzce olan gecelerdir hepsi okuyanların olsun.. :)

Sahi kızlar epeydir size teşekkür edemedim.. Beni beyefendilerden daha çok sizler okuyorsunuz sizler için ne yapabilirim ? :)