Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ocak '13

 
Kategori
Dünya
 

NATO ve özgürlük

NATO ve özgürlük
 

NATO


Bildiğimiz, bildikleri ve bildiğiniz ABD müttefikimiz! AB ise uymaya çalıştığımız birlik! NATO, Kuzey Atlantik Güvenlik Örgütü. Yani Emperyal Yahudi, Protestan, Katolik Birliğinin, zamanenin Roma İmparatorluğunun haçlı Ordusu. Bu örgüt tüm dünyaya demokrasi götürür, karşılığında ise demokrasi götürdüğü yerlerin doğal kaynaklarını zenginliklerini alır, büyük emperyal devletlerle paylaşır. Şehirleri bombalar yıkar, yıktığı ülkelerin insanlarını borçlandırıp, tekrar o şehirleri kendisinin güvenlik belgesi verdiği şirketlere inşa ettirir, döngü budur. (Cüzi miktarda maliyetine fiyatlarla)

Dininizi, milliyetinizi, demokrasinizi sizin için size karşı korur. Demokrasi için medeniyet için sonsuz özgürlükler için dünya sınırlarını yeniden çizer, böler ve yönetir.  Ama söyledikleri Uluslar arası arenada propaganda yaptıkları hep insanlık içindir. Demokrasi, medeniyet, özgürlük ve adalet en çok kullandıkları kavramlar. Savundukları, işgal ettikleri, saldırdıkları ülkelere de bu kavramları hakim kılıyorlar güya. Böylece o ülkelere demokrasi getirmiş oluyorlar. Saldırdıkları tüm ülkelere yaptıkları baskınlarla binler masum sivil insanın ölümüne de neden olmuşlardır. Irakta, Afganistanda, Libyada, Bosnada hep siviller zarar görmüştür. Libyaya yaptıkları 20.000 nin üzerindeki sortinin sonunda hiçbir sivilin kılına bile zarar gelmediğini beyan etmişlerdir tüm dünyaya. Onlar bu tür açıklamalar yapsalar da gerçek tüm sivillerin; kadın, kız, genç, çoluk, çocuk, ihtiyarlar canı ile ödemişlerdir emperyal güçlerin demokrasi adına yaptıkları yolculuklarını nedense.

Ülkelere üsler, cezaevleri kurarlar. İşkence yaparlar. Öldürürler. Tecavüz ederler. Demokrasi için, insanlık için. Yöntemin başlangıcı ise işgal edecekleri, saldıracakları ülkelere girmeden önce o ülkedeki medeniyet, demokrasi yanlısı insanları bulurlar, onlara dernek, vakıf, parti kurdururlar. Gerekirse de o ülkelerde tarikat ve cemaatler kurarlar, istedikleri mezhepleri desteklerler, iktidar yaparak tepeden yönetirler. Üretirler, sivritirler. Gerekirse o ülkenin sahip olduğu dinin için boşaltırlar, onu da daha demokratikleştirirler, Ilımlı hale getirirler, getirdikleri o yeni din anlayışını ülkenin yeni inancı olarak yerleşik hale getirirler.

Bunları ne için yaparlar? Toplumları, devletleri kalkındırmak, demokratikleştirmek, medenileştirmek için yaparlar… Hatta insanları diktatör rejimlerinin baskısı altından kurtararak özgürleştirme çabalarıdır tüm bunlar.

Bizim Ülkemizdeki aydınımsı insanlarda sözüm ona tüm yapılanları bizi ve diğer ülkeleri kalkındırma çabalarına yönelik yaptıklarına inanır ve söylerler. Bedava, karşılıksız, iyilik olsu diye, ABD, AB ve bunların silahlı uluslar arası örgütleri, unsurları, insan haklarını, demokrasiyi, özgürlüğü, İslamı, ekonomiyi en doğru bir şekilde öğretirler bize.

Natonun dünyada işgal ettiği ülkelerin durumuna bakın şimdi. Gerçekten özgür oldular mı? Demokratikleştiler mi? Medenileştiler mi? İnsanlık öğrendiler mi?

Belki bilirsiniz Aziz Nesin asker kökenli bir yazardı. Askeri öğrenci psikolojisini şöyle anlatırdı. Bir genç askeri okula girdiği yıl önüne dünya haritasını alır ileride paşa olunca dünyayı nasıl Türkleştireceğini hayal edermiş. Biraz eğitim alıp üst sınıflara geçince Osmanlı haritasını önüne koyup kaybedilen toprakları nasıl kazanacağını planlayıp, programlarmış. Son sınıfa geçip mezuniyet dönemi gelince “Ulan bu sınırları nasıl koruyacağım” derdine düşermiş.”

Bence de bize bu kadar zarar veren müttefiklere sahipken, daha çağdaş, daha güçlü daha büyük, daha adil, daha eşit bir Ulus nasıl yaratacağımız kadar, misak-i milli sınırlarımızı nasıl koruyacağımız da en önemli sorunsallarımızdan biridir.

Öyle değil mi?

Nizamettin BİBER                        

Uzman İnşaat Mühendisi

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..