Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mayıs '12

 
Kategori
Deneme
 

Nazlı prenses'e masallar

Gündüz gökyüzünün mutlak hakimi güneştir, ondan başka hiçbir yıldız göremezsiniz. Bazen ay görünür biraz…O da ayrı bir hikâye.

Aslında güneş batmaz, dağların arkasına saklanır ya da bizim bilmediğimiz başka bir yere… Saklandığı yerden gökyüzünü izler çünkü güneş çekildikten sonra tam bir savaş başlar gökyüzünde: Yıldızlar savaşı…Her yıldız kendini göstermek ister. Daha parlak daha renkli… Hepsinin amacı güneşe görünmek onun kalbini kazanmaktır; insanoğlu da öyle değil mi? Hepimizin kendimizi göstermeye çalıştığı bir güneşi yok mu?

En parlak yıldızlar hep şanslıdır, güneşin çevresine girer, onun himayesinde olur hatta sevgilisi... Dünyanın düzeni bu değil mi? Güçlü olan, sahip olur. İşte bu kurtlar sofrası her akşam kurulur, bütün yıldızlar maharetlerini gösterir, güneş en parlaklarını seçer, onların yörüngesine girmesine izin verirmiş.

Bu yıldızlar arasında sarı cılız ışıklar saçan minik bir yıldız varmış.Diğer yıldızlar arasında hiç şansı olmadığını bildiği halde ısrarla her gece kendini göstermeye çalışırmış, çoğu zaman onun varlığı bile hissedilmezmiş. Onun sesi bir orkestranın yanındaki sinek vızıltısı kadarmış ama o, güneşe âşıkmış ve aşkın büyüklüğünü ancak Tanrı ölçebilirmiş… Hangi Tanrı?...

Diğer yıldızlar onunla dalga geçerlermiş. Okyanusu geçmek için limandan ayrılan koca gemilerin arasına karışmış küçük bir kayık olarak görüp onu küçümserlermiş… Öyle ya büyük yıldızın ışığı büyük olur.

Minik yıldız, kendini güneşe gösterebilmek için hiçbir yıldızda olmayan ışıklar çıkarmış. Aslında onlar ışık değil, güneşe yazdığı şiirlermiş. Yıldızlar konuşamadığı için ışıkla anlatırlarmış kendilerini.Hiçbir yıldızda olmayan mavi, yeşil, sarı, mor ışıklar…Güneş bunları fark etmiş ve sormuş:” Kimden geliyor bu ışıklar, kim bu densiz, nasıl yapıyor bunu?” Diğer yıldızlar hemen onu karalamaya başlamışlar, onu büyücülükle suçlamışlar.

Minik yıldızın ışığını engellemek için ellerinden geleni yapmışlar. Artık minik yıldız güneşe aşkını dile getiren o rengârenk ışıklarını gönderemiyormuş. Minik yıldız çok üzülmüş,Tanrı’ya dua etmiş.”N’olur Tanrı’m aşkımı anlatmama izin ver!” demiş.Tanrı da ona demiş ki: ” Âşık bazen kendini feda etmeli ki sevgilisi anlasın.”

Minik yıldız mesajı anlamış, kendini patlatmış. Aslında o hepsinden büyük bir yıldızmış, güneşten bile… Kendini patlatınca hepsi bunu anlamış çünkü onun ışığı binlerce galaksiyi etkilemiş… Güneş kendini bir nokta kadar küçük hissetmiş ama minik yldız bu noktayı taşımaya razıymış çünkü onu seviyormuş.

Kimin aşkının büyük olduğu ancak patlayınca anlaşılırmış...

 
Toplam blog
: 114
: 1620
Kayıt tarihi
: 01.08.07
 
 

1964'te Ankara'da doğdum. Meslek lisesinin elektrik bölümünü bitirip fabrikada ve şantiyede çalıştım..