Yazmak benim rahatlama biçimim. Haykırmak gibi. Sessiz ve içe kapanık olduğumu söylüyorlar. Belki bende bu şekilde kendimi ifade ediyorum. Hayati tüm konuları takip ederim. Ama herhangi bir dernekle bağlantım hiç olmadı. Hayatıma renk katacak şeyler yapmayı severim. Sürekli yenilik isteyen ve yenilik arayan biriyim. Milliy..
"Boyun eğmeyen beş yüz bin kişi" arıyorlar
Meyva vermeyen bir ağaç kadar Faydasız olsun bu yazdıklarım. Dallarına meyvasına tamah edip Kimse taşa tutmasın. Bu yazdıklarım çok budaklı, çok bükümlü Bir ağaç kadar faydasız olsun. O zaman marangozlar Kesip biçmeye değer bulmazlar böyle bir ağacı. Dokusu gevşek, gözenekleri geniş, reçinesiz Bir ağaç kadar faydasız olsun bu yazdıklarım. Kökü toprakta, Başı gökyüzüne dönük. Belki kimse bahçesine dikmez, Şehrin bulvarlarına da sokmazlar onu. Ama Uzak, kıraç bir ıssızlıkta Bunalmış bir yolcu Dibinde oturacağı, Sırtını dayayacağı bir ağaç buldu diye Ferahlarsa Bu yeter...
22 Nisan 2011 23:26Yedek
vazgeçme korkusuyla da yedeklerimiz çoğalır.seçimlerle geçmiş hayatımda yalnız seçemediğim zamanlarımdan pişman oldum.bu nedenle yedeklemekten de yedek arkadaşlıktan da yedek sevgilikten de nefret ettim.yedek anı öldürür.her anımı seviyorum bu yazıyı okurken hissettiklerimi de çooook seviyorum
21 Mart 2010 23:08Uyumuş bir mayının uyanmasıdır aşk
bir mayın patlar ve bir filiz 'yıldırımın toprakla buluşmasıdır öpüşümüz' der...muhteşem...eğilip yüreğinizi saygıyla öpüyorum hocam...
08 Şubat 2010 07:47- Toplam blog
- : 6
- : 570
- Kayıt tarihi
- : 28.01.10