Ne AKP Hükümetiymiş ama.....

Lütfen kusuruma bakmayın. İçinizi karartacağım biraz.
Bunları zaten biliyorsunuz ama Blog sayfalarımızda not olarak kalsın, ilerde lazım olur bu gerçekler.

2002 yılında 220 milyar dolar olan dış ve iç borç toplamımız,
2007 yılında 440 milyar dolar olmuş..

2002 yılında 1, 7 milyar dolar olan cari açık,
2007 yılında 36 milyar dolar olmuş.

2002 yılında her vatandaşımız 3500 dolar borçluyken,
2007 yılında her vatandaşımızın 5800 dolar dış borcu olmuş.

2002 yılında 10 milyar dolar olan dış ticaret açığımız,
2007 yılında 60 milyar dolar olmuş..

2002 yılında vatandaşların bankalara olan borcu 2, 5 milyar YTL iken,
2007 yılında bu rakam 90 Milyar YTL olmuş..

Son 6 yılda bu hükümet 185 milyar dolar faiz ödemiş.
(Türban'a gelince müslüman, faize gelince.... Takiyye burdan bile rahatlıkla anlaşılabilir.)

Ülkemize giren sıcak para, kendi ülkesinde 50 yılda alacağı faizi ülkemizde 1 yılda almış.
5 yıl evvel 1000 dolar olarak giren para bu gün 5000 dolar olarak dışarı çıkıyor.

Merkez Bankası % 5 ile borç para veriyor,
Aynı Merkez Bankası % 17 ile borç para alıyor,
Bu herhalde dünyanın hiç bir yerinde yoktur, olamaz.

Savunma Sanayinin dışa bağımlılığı hiç bir hükümet döneminde görülmeyen bir seviyeye yükselmiş,
Sanayide rekabet gücü kaybedilmiş,
Tarımda (maalesef en sonunda bu da oldu) ithalatla idare ediyor hale gelmişiz,
Bu yüzden köylülerin şehire kaçışı artmış..

Dünyanın en pahalı Pirinç, buğday, Ayçiçeği, Arpa üretimini yapıp, buna bağlı olarak,
Dünyanın en pahalı süt, et ve yumurtasını yiyoruz.

ABD'nin 1500 Euro'ya ülkemize sattığı bir ton buğdayı,
Biz 4600 Euroya mal ediyoruz.

Türkiye'de ton başına 750 dolara pirinç satılırken,
ABD ton başına 350 dolara pirinç getirip satıyor.

Yine Rusya'nın 900 dolara mal ettiği bir ton eti,
Biz 4600 Dolara mal ediyoruz.

Aileler 2002 yılında bütçelerinin % 4 ünü borç ödemeye ayırırken,
Bu rakam 2007 yılında % 25 olmuş..

Bu rakamlara bağlı olarak ülkemizde 2007 yılında 18 milyon yoksul, 700 bin aç var.

AKP dönemlerinde;
Sıfırdan gelmiş arazi almış, kiralamış, inşaatını yapmış, fabrikasını kurmuş, istihdam yaratmış, üretim ve ihracat yapmış bir tane, evet bir tane yabancı sermaye veya yatırım yok.

Geçtiğimiz 6 yıllık dönemde 350 bin tane bakkal kapanmış, batmış..

AKP'li Belediyelerin (Başta Ankara Büyükşehir Belediyesi olmak üzere) BOTAŞ'a olan borçlarını ödememeleri yüzünden bu kuruluşun batma noktasına gelmiş olması nedeniyle yaptığı Doğal Gaz zamlarından dolayı, ailelerin düştüğü sıkıntının yanın da, birde Doğal gazın maliyeti yükseltmesiyle Gübre'ye de daha geçen ay % 15-40 arası zam yapılmış..
Üstüne üstlük birde;
İstanbul, Samsun, Gemlik Gübre fabrikaları haraç mezat satılmış.

Akaryakıt, Elektrik, Gübre ve Zirai ilaçlara yapılan zamlar nedeniyle;
2006 yılında 4, 5 Katrilyon Lira,
2007 yılında 5, 5 katrilyon lira ve
2008 yılındada 8 Katrilyon lira destek almak zorunda olan çiftçiler bunları alamayınca şehirlere kaçmaya çalışıyorlar.

Yandaş kişi ve kuruluşlara yapılan kıyak arazi satışları ve verilen ballı ihalelerden başka bir yazımızda bahsederiz.

Tüm bunlara karşın muhalefet yapabildiği kadarıyla (Ki hiç bir zaman yeterli değildir), özelleştirme adı altında yapılan haraç, mezat satışlara karşı direndi, bir çoğunu iptal ettirdi, yeniden yapılan satışlar hiç olmazsa biraz daha döviz kazanmamıza neden oldu.

Daha geçtiğimiz günlerde Petkim'in satışı iptal edildi.

Fakat tüm yapılanlar yetersiz kalıyor ki, atı alan Üsküdar'ı geçiyor.

Bu yazıyı yazarken faydalandığım; Açık oturumlarda, basında halkı aydınlatan, bilgilendiren ve Ekonomimizin ne halde olduğu konusunda araştırmalarıyla bize ışık tutan Sayın Dr. Turhan Çömez ve Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na teşekkür ederim.

Saygılarımla...